Hac, mali bir ibadet.
Kimlere farz?
Sağlık, servet ve yol emniyeti yönünden haccetme imkanına sahip...
Akıl sağlığı yerinde...
Buluğ çağına ermiş...
Şartları taşıyan kimse, geciktirmeden farzı yerine getirmeli.
Bir defa hac yapmış olan kişinin, bir daha gitmesi gerekmez.
Ancak nafile olarak hac yapabilir.
Hac yolculuğuna katlanamayacak...
Fiilen haccedemeyecek derecede hasta olanlar...
Yaşlılar, hac kendilerine farz olsa bile, eda ile yükümlü değildirler.
Şartları oluştuğu takdirde, bizzat haccederler.

Eğer şartlar oluşmazsa, kendi yerlerine bedel göndererek hac yaptırırlar.
Hacca yazılıp da kurada ismi çıkmadığı veya yurtdışına çıkışla ilgili başka engellerden dolayı gidemeyen kişiler için, bu da bir mazerettir.
Hac durumu özetle bu.
Servet miktarı nedir?
Borcu ve aile fertlerinin her türlü ihtiyacı dışında, hacca gidip gelecek kadar parası varsa...
Malı, mülkü ve imkanı bulunuyorsa...
Hac farz olur...
[*] [*] [*] [*]
Şartlar böyle...
Çocukluğumuzun hacılarını hatırlıyoruz.
Hepsi göçtü...
Dişinden tırnağından artırır.
Yıllarca hayalini kurar.
Giderken tüm şartları taşır.
Herkes ile helalleşir.
Giderdi.
Geriye...
Bambaşka bir insan gelirdi.
Üzerine manevi bir ağırlık çöker.
Onu her haliyle hissederdiniz.
Arınmış olmak.
Tövbe etmiş olmak.
Helalleşmek.
Vesaire...
Önceki hataları bilir.
Çok titiz davranırlardı.
Kişisel yaşamlarında dikkatli.
İbadetlerinde titiz.
Aileye karşı muhabbetli.
Konu komşuya hürmetli.
Ve her konuda adaletli olurlardı.
Dilleri hak söyler.
Kulakları hak dinlerdi.
Ve herkes onlara hürmet ederdi.
Tüm bunlardan dolayı...
Akil insanlardı.
Maddi manevi...
Kim sıkışırsa.
Önce onların kapısını çalardı.
Eğer çalmazsanız.
Onların kulağına giderse.
Üzülürlerdi.
Kendilerini sorgularlardı.
- Ben nerede hata yaptım.
Komşum, evladım, müslüman kardeşim sıkışınca bana derdini atlatmadı...

Velhasılı...
Belki yaşadıkları bölgeye göre ilim tahsil etme imkanları olmadı.
Ya da çok az oldu.
Ama hep, bildikleriyle amel ettiler.
Karıncayı incitmekten çekindiler.
Öğrendikleri her yeni bilgiyi.
Yaşam tecrübelerini...
Her daim paylaştılar.
Hakka, hukuka riayet ettiler.
[*] [*] [*] [*]
Şimdi corona virüs tehlikesi var.
Umreden dönenleri gördük.
İnsanlara davranışlarını gördük.
Devlete başkaldırılarını gördük.
Hele bir de, canı pahasına milletin emniyeti, devletin güvenliği için görev yapan polisimize tükürmelerini gördük...
Bizim köyde bir tabir var.
Semeri giderken havaalanında bırakmışlar.
Gelirken yüklenmişler.
Ne insana, ne islama, ne de mübarek toprakları görmüş bir varlığa yakışmayacak tavırlar.
Yazık...