Değerleri okurlarım;

12 Aralık 2019 tarihinde, facebook sosyal paylaşım platformunda aşağıdaki paylaşımı yaptım:
"Sayın Cumhurbaşkanım;

2011 yılında, Kanal İstanbul Projesi (KİP) bir çılgınlık olduğu için mi topluma çılgın proje olarak takdim etmiştiniz?

Bu projenin fikir kaynağı siz misiniz?

Değilseniz, kimin ya da kimlerden oluşan uzmanların ürünüdür?

Bu meganın da çok üstünde büyük projede; ekonomiklik (fizibilite), çevresel, hukuki, stratejik ve diğer ilgili konularda yapılabilirlik ve öncelik sıralaması etütleri yapılarak mı uygulama (ihale) aşamasına gelindi?

Sayın Genel Başkan Kılıçdaroğlu;

Sayın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu;

Sizler de yukarıda belirtilen yapılabilirlik etütlerini ve ülke ve İstanbul boyutundaki öncelik sıralamasını yaptırdınız ve olumsuzluk sonuçlarına ulaştınız da mı bu projeye karşı çıkıyorsunuz, İstanbul'a ve ülkeye ihanet olarak görüyorsunuz?

Eğer bu etütleri yaptırdı iseniz, yapan uzmanlar kimlerdir?

Sayın Cumhurbaşkanım;

Sayın Genel Başkan;

Sayın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu;

Bu konularda bizleri bilgilendirmenizi beklemekteyiz.

İlgilerinize ve değerli paydaşlarımın bilgilerine saygılarımla arz ederim."

Bu paylaşım, bugüne kadar 160 kadar paydaşımın beğenisini, 120 kadarının yorumunu ve yorumlara yanıtlarını almış, 20 kadar paydaş da paylaşmıştır. Bu beğeni, yorum, paylaşım ve atışmalar halen de devam etmektedir.

Bu yapılan yorumların önemli bir bölümünün Sayın Cumhurbaşkanımızın ve partisinin yanında olanlarla olmayanların gruplaşmalarını, atışmalarını ve ayrışmalarını yansıtır nitelikte olduğu görülmektedir. Projeye taraftar olanlar, olmayanları, Boğaz Köprüleri, Marmaray, otoyollar gibi büyük projelere hep hayır diyen zihniyetin mensupları olarak nitelendirmekte; yazdıklarını, genellikle "Allah Reisin yar ve yardımcısı olsun!" dilekleri ile sonlandırmaktadırlar.

Eğer bu paylaşımı, bir başka arkadaşım yapmış olsaydı; ben de, duyduklarımdan, okuduklarımdan ve biraz da bildiklerimden yararlanarak; herhalde aşağıda belirtilen, 'taşlıyorum' soru türünde bir yorum yazardım.

"Sayın Cumhurbaşkanımız ve muhalefet; bu projenin kazandıracakları ve kaybettirecekleri konusunda halkın bilgilenmesini sağlamalıdır.

Bu projenin yararları ve zararları, gazeteciler, politikacılar gibi, proje konusu ile ilgili olmayan meslek mensuplarının konuşup tartışabilecekleri (siyasi/ideolojik!) bir konu değildir. Onlarca meslek disiplininden uzmanların konuşup tartışabilecekleri; halkın da, anlayabildiği bir dille, bilgilendirilmesi gereken, çok teknik bir konudur.

Üniversitelerimizde, bu projenin yararları ve zararları konusunda yetkilileri uyarmaları, halkı aydınlatmaları görevleri gereği olan yüzlerce bölüm, binlerce akademisyen vardır. Onlardan, (başka konularda olduğu gibi) bu önemli konularda olumlu-olumsuz hiç ses çıkmaması üzücü bir durumdur.

Sayın Cumhurbaşkanımız ve uzmanları bu projeye karşı olan (Deniz Bilimci Sayın Prof. Cemal Saydam gibi) uzmanları da dinlemeli ve onların görüşlerini de değerlendirmelidir.
Ülkemizin, yapılması farz olan bu kadar önemli, acil işleri dururken; iç ve dış sorunlarımız doruk noktasında iken, bugünden yarına sünnet niteliğinde bile olmayan, sonuçlanması on yıllarca süreceği söylenen bir projenin konuşulmasını, tartışılmasını doğru bulmuyorum.
Eğer bu projeye harcayacak 15-20 milyar dolar gibi bir finansman kaynağınız varsa; bu kaynağı, öncelikle, uzmanların, geldi-geliyor dediği, İstanbul depremine hazırlık için; İstanbul'daki 16 milyon nüfusun bir bölümünün olsun, geldikleri ata/baba topraklarına dönmelerini sağlayarak, İstanbul nüfusunun azaltılması; eğitim, üretim, işsizlik gibi acil ve önemli projeler için harcayınız.
KİP, Boğaz Köprüleri, Marmaray gibi büyük projeler ile ilgili, her türlü dış etkilemeden uzak, yapılabilirlik ve öncelik sıralaması etütleri yapılmadan, bu etütlerin raporlarına dayanmadan oluşturulacak kararların, bu tür projelere karşı olmaların hiçbir değeri yoktur.
250-300 metre genişliğinde, 25-30 metre derinliğinde, 45 kilometre uzunluğunda; bölgenin toprağının, suyunun, denizinin, havasının doğasını bozacağı söylenen bu proje, ya tutmazsa, neden olacağı (bazı uzmanların, telafisinin mümkün olmayacağını söylediği) sorunlar nasıl çözülecek?

Projeyi gerçekleştirmek için harcanan kaynak, bu projede de gelir garantisi verilerek mi karşılanacak?
Bu projeyle nüfus fazlalığı nedeniyle zaten yaşanamaz hale geldiği bilinen İstanbul'un nüfusunu bir-iki milyon daha artacağı, yeni rant alanlarının yaratılacağı yazılıyor, söyleniyor.
Safranbolu'nun Güney Köyü'nde, babadan kalma 40 dönüm kadar, ekilip dikilmeyen tarlam vardır. Eğer Katar emirinin muhterem valideleri kabul buyururlarsa, bu arazimi kendilerine hediye etmeye hazır olduğumu arz ederim.
Muhalefet; projenin, İstanbul'a, ülkeye ihanet olduğunu ve iktidara geldiğinde vazgeçileceğini söylemektedir. Bu olasılık gerçekleşirse yaşanacak sorunlar da değerlendirilmelidir.
Bazı uzmanlar, Boğaz'da kazaları önlemek için, 15-20 milyar dolar harcayarak yapılacak kanala gerek olmadığını; kılavuz kaptan hizmetleri, yapılacak etkin düzenlemelerle ve kıyılarda tesis edildiği bilinen izleme kulelerinden yapılacak teknik yöntemler gibi tedbirlerle de sağlanabileceğini ifade etmektedirler.

......"
Az-çok proje ile ilgili mesleklerden birisine mensup olsam da, bu konuda hazırlanmış uzman raporlarının sonuçları hakkında bilgi sahibi olmadığım için, bu aşamada, projeye evet ya da hayır demenin doğru olmadığını düşünüyorum.

Ancak; proje ile ilgili olarak, konunun uzmanlarının sabah-akşam televizyon ekranlarındaki konuşma ve tartışmalarını dinlemekteyim. Özellikle, Mimar Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp gibi, Uluslararası Hukukçu Rıza Türmen gibi, eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ gibi ulusal uzmanların paylaşımları hakkında biraz bilgi sahibiyim. Tüm bu duyduklarımdan, okuduklarımdan ve dinlediklerimden, bu projenin yapılabilirlik etütleri olumlu olsa bile, bugün için gerçekleştirilme aşamasına geçilmesinin doğru olmadığına inananlardanım.

Bu arada, bu tür işlerde, işi alan yüklenicilerin, işin uygulama projelerini (geçmişteki Karadeniz Otoyolu'nda, müteahhitlere adrese teslim ihalelerde olduğu gibi!) kendilerinin hazırlaması durumunda, kamunun büyük zararlara uğramasının örnekleri çoktur.

İnşallah KİP'de böyle olmaz.

Şahsım ve paylaşımı beğenen 160 facebook arkadaşım adına, Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın İmamoğlu'nun, KİP'in yararları ve zararları konusunda bizleri bilgilendirmelerini saygılarımla arz ederim. Bu konuda projenin yanında ve karşısında olan tarafların birbirini dinlemesini; konunun toplumda, yeni bir ayrışma konusu olmamasını, yöneticilerimizin bu konudaki kararlarının ülkemiz ve İstanbul için hayırlı olmasını dilerim. Kamu projelerinin çılgın projeler olmamasını da dilerim.