Pusula'nın yükselişini önlemek için gösterilen çabayı kendi işlerinde gösterseler; başarılı olma ihtimalleri var.

Bizim ekstra bir performans göstermemize gerek yok.

Rakipler ahlaksızlaştıkça ve alçaldıkça Pusula yükseliyor.

Milletin bankadaki parasını çalanlar, devletin, milletin parasını, arazisini çalanlar; Pusula'nın okurlarını çalmaya çalışıyorlar!

Herkes işini yapmalı!

Mesela biz dayımızı dolandırıyor muyuz?

Banka soyuyor muyuz?

Hazine arazisi işgal ediyor muyuz?

Kömüre taş katıyor muyuz?

Uyuşturucu kullanıyor muyuz?

Reklam almak için yaşlı başlı adamların kucağına oturup; "abi", "baba" diyor muyuz?

Gazeteciliği kullanıp danışmanlık yapıyor muyuz?

Araç kiralama işi yapıyor muyuz?

Çalıştığımız kurumdan teklif alıp, doğrudan teminle kendimize iş alıyor muyuz?

Bu işlerin tümünü yapanlar, şerefsizce bize saldırıyor.

Sonuç:

Giderek alçalıyorlar!

Zonguldak gerçekleri!

Zonguldak'ta merdiven altı gazeteciler türedi.

Merdiven altı gazeteciler, yasal gereklilikleri tamamlamadan, merdiven altı yayın yapıyorlar.

Yasal eksiklerini buradan açıklamak istemiyorum.

Bu yazıyı bir uyarı kabul edip, gereğini yaparlar!

Merdiven altı gazeteciler, işportacı gibi!

Nerede pazar var, gidip oraya tezgah atıyorlar!

Hangi tezgah çok iş yapıyorsa onun yanına, karşısına kuruluyorlar!

Ürünler taklit!

İmalat fason!

Bazıları haftanın belli günlerinde tezgah açıyor!

Sosyete pazarı, işportacısı gibi!

Kalite arayışı olmayan bazı siyasetçi ve bürokratlar bu tezgahları geziyor!

Tencere kapak misali!

Ya da üç harflilerin buluştuğu kenef gibi!

Kimi bit pazarı esnafı gibi!

Bizim için mahsuru yok...

Tespitimizi yazar geçeriz!

Bunlar Zonguldak gerçekleri!

Kıssadan Hisse: 12 inek ödedi; kız, 12 ineklik bir kadın haline geldi

Yıllar önce Hawai'de başlık parasına benzer bir uygulama revaçtadır. Bir erkeğin sevdiği kızla evlenebilmesi için kızın ailesine belli sayıda inek vermek zorundadır. İnek sayısının 10 adet olması gerekmekle birlikte kızın özelliklerine göre bu sayı değişebilmektedir.

Ve adada iki kızı olan bir adam yaşamaktadır. Kızlardan büyük olanı bizdeki deyişle -kabul görmeyen- tipte, şanssız bir kızdır ve babası ona 3 inek fiyat biçmiştir; 2 inekli bir teklifi de kabul edecektir; hatta iyi bir pazarlıkla 1 ineğe fit olmaya razıdır.

Bir gün adanın zenginlerinden Johny Lingo bu eve geldiğinde herkes onun diğer kızı isteyeceğini düşünür. Oysa yaşlı adamı sevince boğarak büyük kıza talip olur. Herkes en azından isteneni yani; 3 inek ödeyeceğini düşünürken Johny yanında 12 tane inekle gelmiştir!..

O dönemlerde normal bir balayı ortalama bir yıl sürmektedir ama gelin ve damat iki yıllık balayı planlamıştır.

Damatla gelinin dönmesinin beklendiği gün ahaliden biri dönüşlerini haber vermeye gelir gelmesine ama gelenlerin Johny ve eşi olduğundan emin değildir. Aslında Johny''i tanımıştır fakat kızdan emin olamamıştır; yaklaşan kadın çok güzel, zarif birisidir. İyice yaklaştıklarında kimsenin tereddütü kalmaz. Fakat kızın güzelliği, cazibesi ve çekiciliği en eleştirici gözle bile reddedilmeyecek ölçüdedir. Yakından bakanlar Johny''nin 12 inek karşılığında iyi bir alışveriş yaptığını düşünürler.''

Hisse: Eşinize veya sevgilinize verdiğiniz değer, ona kazandırdığınız değerdir. Aslında ''doğru adam'', ''doğru kadını'' inşa eder, ''doğru kadın'' da ''doğru adamı''...

Günün fıkrası: Yapar sana yenisini

Bayburtlunun birisi camiye girer. Allah'a yalvarır.

'Ya rabbi koluma kuvvet ver, yarabbi omuzuma kuvvet ver,

Ya rabbi ayağıma kuvvet ver' diyerek yalvarır.

Oflu da yanına girer...

Bayburtlu'ya döner..

'Ula Allah'ın başka işi mi yok...

Yapar sana yenisini'