Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yaptırılan ya da bir türlü yaptırılamayan cami şekillenmeye başladı.

Zonguldak Merkez Kargo Alanı'na yapılacak caminin ilk olarak Bayburtlu Grup İnşaat tarafından yapılacağı duyurulmuştu.

Temel atma töreni de 23 Mart 2018 tarihinde gerçekleştirilmişti.

Camiyi yapacak olan firma devletten ödeneği alamayınca inşaata devam etmedi, öylece kaldı.

Cami şimdi başka bir firmaya yaptırılıyor, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan talimat verdi.

Cami için geçtiğimiz Perşembe günü Zonguldak'a gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, yeniden temel attı.

2018'de atılan neydi, bilemiyoruz, bu farklı bir temel mi?

Camide 2 minare, 22 kubbe olacak ve 6 bin kişilik olacak.

Önce adı 'Protokol Cami' olan cami sonra 'Merkez Cami' şimdi de 'Selatin Cami' adının verileceği açıklandı.

Selatin Caminin kelime anlamına baktığımızda; "Osmanlı padişahlarınca ya da padişah eşlerince yaptırılan büyük, görkemli cami" olduğunu görüyoruz.

Camiyi yaptırana bakıyoruz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.

Zonguldak'a niye 'Selatin Cami' yapılıyor ki?

Zonguldak Cumhuriyet'in ilk şehri, Şehzadeler şehri değil ki burası!

Bu kadar büyük bir camiye kimi dolduracaklar?

Mevcut camiler bile Cuma namazlarında ya kandil günlerinde zor doluyor görüyoruz.

Yani şu camiye harcanan paralar, ayrılan ödenek başka bir yerlere aktarılsa.

Diğer yapılmayan projelerimiz hızlandırılsa, o ödenek geciken projelere aktarılsa.

Zonguldak'ın bu kadar büyük camiye ihtiyacı yok!

Mevcutlar dolmuyor, bir de şuna açıklık getirilse;

Selatin Cami'ye kimler gidecek? Sıradan bir vatandaş gidebilecek mi?

Sürekli açık mı kalacak, yoksa sadece Cuma namazlarında ne bilim kandil gecelerinde mi yoksa şehit cenazelerinde mi açık olacak?

Bunlara bir açıklık getirilse iyi olur.

Yöresel Ürünler Pazarı Projesi fos çıktı

Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş'ın çok önem verdiği 'Eceler Köyü Yöresel Ürünler Pazarı' fos çıktı.

Eceler Köyü'nde yapılan köylü pazarı ve ürünleri satış yeri projesi pek ilgi görmedi.

İlgi görmemesinin sebebi de şu; yapılan bölümün kiralarının yüksek olması.

14 bölümlük yerde sadece bir kişinin kiraladığı ve satış yaptığı ortaya çıktı.

Çünkü kirası köylülere yüksek geldi.

Bu projeye talep büyüktü, böyle bir yere ihtiyaç vardı.

O bölgede yaşayan vatandaş, bağında bahçesinde yetiştirdiği ürünleri,

Ya da hayvanından elde ettiği et, süt, yumurta, peynir, bal gibi ürünlerini o pazarda satacaktı.

Köylünün eti ne butu ne ki, oraya kira ödesin.

Hem tarım ve hayvancılık gelişsin isteniyor ancak köylünün, çiftçinin elinden tutan yok!

Köylünün ayağı pazara alışana kadar tezgahlar ya da bölümlerin kirası düşük ya da hiç olmasa daha iyi olmaz mı?

Bir yandan yöresel ürünlere önem verirken bir yandan yüksek kira bedeli koymak ne demek?

Vali Bektaş, Eceler Yöresel Pazarı ile bir ilgileniverse ya da İl Özel İdaresi müdürlerine görev verse de

Yapılan bu proje amacına ulaşsa daha güzel olmaz mı?