Ben sigara içmiyorum.

Yanımda içilmesini de istemiyorum.

Cumhurbaşkanlığı, özel aracında sigara içene 153 lira ceza yazıyor.

Bu ceza hoşuma gidiyor.

Ancak, kendisini zehirleyen adama 153 lira ceza yazan devlet, vatandaşını zehirleyen termik santrale ceza yazmıyor.

Çatalağzı Termik Elektrik Santrali özelleştirildiği tarihten bu yana, yani 5 yıldır; Zonguldak insanını zehirliyor.

Yeni bir torba kanunda, 2 yıl daha Zonguldaklıları zehirleme hakkı kazandı.

Kendini zehirleyen adama 153 lira yazılırken, Zonguldak'ın tümünü zehirleyen ÇATES'e hiç ceza yazılmaması adil mi?

Zonguldak'ı yönetenler.

Zonguldak'ı idare edenler.

Söyleyecek bir sözünüz var mı?

Kötülük, yapanın yanına kar kalmıyor

İlçe gezilerimden birinde sohbet derinleşti.

Masadaki dostlardan biri dedi ki:

"Kimi yazdıysan gitti..."

"O kadar değil" dedim...

Ama aklıma geleni söylemedim.

Gözlerimin içine baktı, güldü.

"Aynı şeyi mi düşündük?" diye sordu.

"Allah şifasını versin" dedi.

"Amin" deyip üzüldük.

Ermiş olduğumdan filan değil.

Kötü niyetle iyi murada erilmediğini anlatmak için yazıyoruz bu satırları.

Bazıları hemen oluyor...

Bazıları zaman alıyor...

Ama kötülük, kimsenin yanına kar kalmıyor.

Çıkartamamışlar!

Adalet ve Kalkınma Partisi Zonguldak İl Başkanı Zeki Tosun, Merkez İlçe Başkanı Mustafa Çağlayan ve Zonguldak Belediye Başkanı Doktor Ömer Selim Alan, akşam üstü Camlı Köşk'te sohbet etmişler.

Sorular, Adalet ve Kalkınma Partisi Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar'ın geçen hafta sonu yaptığı açıklamalar üzerinde yoğunlaşmış.

Hamdi Uçar'ın açıklamaları Pusula'da ayrıntılarıyla yayımlandı.

Kamuoyunda da geniş yankı buldu.

'Karşı mahalle', Hamdi Uçar'a karşı taarruza geçti!

Gelişmeleri büyük bir dikkatle izliyoruz.

Biz Hüseyin Özbakır'a karşı dururken, hep birlikte karşımızda olanlar, bugün Hamdi Uçar'ın yanında dururken de karşımızda oluyorlar.

Hatta "Ama Pusula size yazarken, biz sizin yanınızdaydık. Şimdi siz Pusula'nın yanındasınız. Oluyor mu böyle?" diyenler var.

Bu durumda soda için!

Faydası olabilir!

Ya da 'derviş' hikayesini yeniden okuyun!

Günün Fıkrası: Yorgo ben pastaci?

Eleni akşam eve gelen kocası Yorgo'ya; "Yorgo, musluk damlatıyor tamir eder misin" diye sorar.

Yorgo; "Eleni, kuzum... Ben muslukcii?.." der.

Eleni başka bir gün; "Yorgo, salondaki priz çalışmıyor bakar mısın" der.

Yorgo; "Eleni... Ben elektrikcii?.." der.

Yine başka bir gün, Eleni; "Yorgo, kapının biri kapanmaz oldu, tamir edebilir misin kuzum?" der.

Yorgo cevap verir: "Eleni... Ben marangoz?.."

Birkaç gün sonra Yorgo akşam işten döner ve bir bakar musluk yapılmış, priz çalışıyor, kapı da kapanıyor.

Merak eder ve Eleni'ye sorar: "Eleni, tüm bunları sen yaptın kuzum?

"Karşı komşumuz Andrea yaptı hepsini" der Eleni.

Yorgo şaşırır: "Ama karıcım; o şerefsiz, kimseye bitini vermez. Karşılıksız bişey yapmaz ki o!"

"Tabi yapmaz. Bu işler karşılığında bana "ya bana pasta yaparsın ya da benimle yatarsın" dedi zaten" der Eleni.

Yorgo tedirgin olur, ama belli etmez.

Yine de sorar: "Peki neyli pasta yaptın kuzum?"

Eleni cevap verir:

"Yorgo, ben pastacii?.."