Zonguldak şehir merkezinde ücretsiz tuvalet olmadığı için insanlar şehrin içine yaptı.

Aslında yaşananları bu şekilde özetlemek mümkün...

Zira, ülkenin her yanında müthiş gelişmeler olurken, Zonguldak'ın yerinde saymasını başka bir ifadeyle anlatmak mümkün değil.

Sen Mithatpaşa Tüneli'ni yapama!

Adamlar Ovit Tüneli'ni yapsın!

Sen Zonguldak Havalimanı pistini uzatama!

Adamlar Ordu'ya, Giresun'a, Rize'ye hem de denize havalimanı yapsın!

Sen 45 kilometrelik yolu 45 senede bitireme!

Adamlar, İstanbul-İzmir arasındaki 500 kilometrelik yolu 5 yılda bitirsin!

Biz hala Zonguldak şehir merkezinde umumi hela yok, onu konuşuyoruz.

Allah'tan Vali Erdoğan Bektaş, göreve gelişinin dokuzuncu ayında Valilik binası altında kapalı bir umumi hela olduğunun farkına vardı.

Ya varmasaydı...

Hala insanlar şehrin içine ediyor olacaklardı.

Geç olsun, yanlış olmasın.

100 yıl bekledik, biraz daha bekleriz.

Hela dediğin nedir ki!

Zonguldak böyle işte...

Türkiye koşar adım gidiyor...

Zonguldak ise, 100 yıl geriden geliyor.

Demiryoluyla, denizyoluyla, karayoluyla, havayoluyla...

Ama kabahat, bu hizmetleri yapmayanlarda değil...

Yazıp yöneticileri suçlayan gazetecilerde...

Mesela bizde!

Sizin de Kurban Bayramınız mübarek olsun sevgili yöneticilerimiz...

Acele etmeyin!

Nasıl olsa 100 yıl bekledik.

Biraz daha bekleriz.

Deliye her gün bayram nasıl olsa...

Yine yeşillendi fındık dalları!

Karaelmas Gazeteciler Derneği'nin TTK emeklisi Başkanı Mustafa Emen, 24 Temmuz Basın Bayramı ve basında sansürün kaldırılmasının 111'inci yıldönümünde Atatürk Anıtı'na çelenk koymayı ve etkinlik yapmayı unutmuştu.

Son olarak Manolya Park'ın açılışını, Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Derya Akbıyık organize etmiş...

Karaelmas Gazeteciler Derneği'nden kimse yok.

Meğer Başkan, Giresun'a fındık toplamaya gitmiş.

Karaelmas Gazeteciler Derneği'nin düştüğü duruma bakar mısınız?

Geçimini gazetecilikten sağlayanların üye olduğu bir dernek olarak kurulan Karaelmas Gazeteciler Derneği'nin bugünkü başkanı, TTK emeklisi...

Ve gazetecilik etkinliği yerine fındık toplamaya gitmiş.

Yine yeşillendi fındık dalları!

Acep ne olacak KGD'nin halları!

Bu vesileyle geçimini gazetecilikten sağlayan meslektaşlarımın mübarek Kurban Bayramı'nı yürekten kutluyorum.

Günün Fıkrası: Sen de ye...

Temel, bir gün pazardan bir kilo fındık alıp eve gelmiş.

Küçük oğluna, "Oğlum, bu fındıkları ye şeyin büyüsün" demiş.

Mutfaktan gür bir sesle Temel'in karısı Fadime seslenmiş:

"Temel, o fındıktan sende ye, sende ye..."