Parasız kalan bize, habersiz kalan bize, kocasız kalan bize saldırıyor.

Katsız kalan bize, yatsız kalan bize saldırıyor.

Kafası bozulan bize, tokası takılan, rakısı azalan bize saldırıyor.

Parayı düşüren bize, kadını düşüren bize saldırıyor.

Fetö gelen, getö gelen bize saldırıyor.

Hazine gaspçısı, kaçak inşaatçısı, SİT meraklısı bize saldırıyor.

Evini satan, çocuğunu satan bize saldırıyor.

Koltuğunda biraz daha oturmak isteyen de bize sallıyor.

Koltuk arayan da bize sallıyor.

Çalana karışma, yazana karışma, taşana karışma diyorlar.

Ama biz yazmayınca her SİT'e atlıyorlar.

Kimi belediyenin başka birine ihale ile verdiği arsaya park etmiş.

Kimi belediyenin otoparkına usulsüz bir şekilde park etmiş.

Kimi hazinenin vatandaş için ayırdığı araziye park etmiş.

Kimileri siyasetteki soylu insanları kullanıp soysuzluk yapmış, kimi soylu insanları kullanıp yolsuzluk yapmış.

Şimdi bunların hepsi, gözünü 'alan'a dikmiş!

Bakalım kim 'alan', kim 'veren' göreceğiz.

Bunları yazarsan kötü oluyorsun.

Yazarsan "Avanta istiyor, alamayınca yazıyor" diyorlar.

Yazmayıp alırsan, alanlara göz yumarsan "Adam" diyorlar.

Hırsızları kahraman yapmakta üstümüze yok.

Kentin en büyük hırsızını "Yunan askerinin saldırısına uğradı" diye koruyor, kahraman yapıyoruz.

Hatta yazanları "Azıcık dokunma, elini ayağını toparlasın" diye uyarıyoruz.

Sonra Allah diyor, kitap diyor, Ensar diyoruz.

Kentin rantının haksız-hukuksuz, adaletsiz bir şekilde dağıtılmasına göz yumuyoruz.

Bu arsızlık ve hırsızlığı da "Ama gurbete çıkan biraz tırmalar" deyip kapatıyoruz.

Sonra insanların bunu anlamadığını sanıp; "Anlamazlara anlatıyoruz" deyip, kendimizi kandırıyoruz.

Kente yazık ediyoruz.

Kent insanına yazık ediyoruz.

Dine, imana, ahlaka, insanlığa yazık ediyoruz.

Denize, havaya, suya, ormana yazık ediyoruz.

Zonguldak'a yazık ediyoruz.

15 Temmuz imtihanı

15 Temmuz 2016 gecesi yaşadığımız darbe girişimini unutamıyorum.

Zonguldakta "Ben Fetullah Gülen'in elini öptüm" diyenlerin, darbe girişimi başarısız olunca öpecek yer aradıklarını görünce çok şaşırmıştım.

Mesela o gece biz Pusula olarak kısa sürede darbe karşıtı yayına başladık.

Fotoğrafın netleşmesini bekleyen, darbenin önlendiğini anlayınca aslan kesilenleri de unutmadık.

15 Temmuz, Türkiye Cumhuriyeti'nin kırılma noktalarından biridir.

Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Savaşı kadar önemlidir.

Bu mücadelede şehit olanlara Allah'tan rahmet, gazilerimize şifa diliyorum.

Allah; böylesi karanlık geceleri bir daha göstermesin.

Günün Fıkrası: İntihar nedeni

Yıllardır genelevde çalışan hayat kadının intihar etmesine kimse anlam verememiş, ta ki bıraktığı mektubu okuyana dek:

Mektup şöyleymiş:

"Yirmi yildur bu kenelevde çalişiyurum. İnsanlara hızmet aşkiyla her turli zorluğa, her aciya katlandum. Ama yillardur omuz omuza çaliştiğum bazi arkadaşlarimun pu işi para karşiliğunda yaptuklaruni oğrenunce, pu utanca dayanamadum..."