Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş, Zonguldak Limanı Rekreasyon Projesi ile Lavuar Alanı Projesi'nin şehir merkezini planlamadan hayata geçirilmeyeceğini belirterek, "Profesyonel anlamda şehir merkezi planlanacak. Bu şehir kalıcı, yarın bir daha sökemeyiz. Olmuyor, en fazla yap-boz oluyor. Ne kadar beklenecekse beklenmesi lazım... Çünkü yanlış proje istemiyorum. Geç proje, yanlış projeden iyidir" dedi.

Bu haberi basında okuyanlar, "Biz Lavuar Alanı için 10 yıldır bekliyoruz. CHP'li Zonguldak Belediyesi, bu projeyi hayata geçirmediği için seçimi kaybetti. AK Partili Belediye Başkanı seçtik. Zonguldak Valisi hala, 'Ne kadar beklenecekse beklenmesi lazım' diyor" diye konuşuyorlar.

Vatandaş soruyor:

"Biz bekleyecektiysek, niye Muharrem Akdemir'i gönderdik ki?"

Zonguldak halkının beklemeye tahammülü yok.

Ne yapılacaksa, bir an evvel yapılmaya başlanmalı.

Biz yıllardır "Muharrem Akdemir'i bir şey yapsın" diye bekledik.

Şimdi de "Vali Bey proje yapsın" diye bekliyoruz.

Her gelen Vali, her gelen Emniyet Müdürü bir şey deniyor.

Sanki Zonguldak, Türkiye Cumhuriyeti'nin staj ili!

Zonguldak'ta iftar saatleri...

14 Mayıs 2019 Salı akşamı Tepebaşı ile Kapuz Camilerinde okunan akşam ezanların arasında 7-8 dakika fark olduğunu yazmıştık.

Böyle mübarek günlerde daha hassas olması gereken Zonguldak İl Müftülüğü'nden hiç ses çıkmadı.

Sahi bu işle başka bir kurum mu ilgileniyor?

Haberi yazdık. Sabah büroda konu yine açıldı. Spor Muhabirimiz Ender Yüksel, "Ben Karaelmas'ta oturuyorum. Çarşıda ezan okunuyor, bizde 5-6 dakika sonra okunuyor" dedi.

Mübarek Ramazan gününde bozgunculuk yapmak için yazmıyoruz. Ama ortada müdahale edilmesi gereken bir durum söz konusu... Açıklama beklemiyoruz. Açıklama yapılırsa, kesin her şey dört dörtlüktür, biz uyduruyoruzdur!

"Acaba" diyorum. Hani imamlar, hep devletin başka kurumlarına geçiş yapıyorlar ya!

Başka kurumlardan da imamlığa geçiş yapanlar var da, onun için mi böyle oluyor?

Kafamız karıştı!

Yetişkin film yıldızı!

Dün bu köşede yayınlanan yazımda, yetişkin film yıldızı gibi fotoğrafları elden ele gezen birinden söz etmiştim.

Herkes bu "yetişkin film yıldızı"nı merak ediyor.

Bir kere öyle merak edilecek biri değil!

İki, fotoğraflara baksanız, bir daha bakmazsınız!

Gelelim bizim bu fotoğrafları nasıl gördüğümüze...

Bir kadın bizi buldu, "Bu fotoğrafları kocamın telefonunda buldum, tanıyor musunuz?" dedi.

"Tanıyoruz tabi, tanımaz olur muyuz?" dedik.

Ama bizi asıl rahatsız eden bu fotoğraflar değil!

Böyle birinin devleti yönetenler tarafından ciddiye alınıyor olması...

Efendim şimdi, "Tanımıyordur. O yüzden öyledir" filan diyebilirsiniz.

Ne derseniz deyin?

Çirkin biri, çirkin bir olay, çirkin ilişkiler...

Bizden uzak olsunlar... 1+1'de dursunlar!

Günün Fıkrası: Siz dışarıda ne kadarsınız?

Siyasilerden biri, bir tımarhanenin yanından geçerken, dışarıya doğru bakıp duran akıl hastasına sormuş:

- İçerdeki mevcudunuz ne kadar?

Akıl hastası, ona bakıp tanıyınca biraz düşünmüş:

- Ben içerdeki mevcudu bilmiyorum, ama siz dışarda ne kadarsınız?