CHP'nin Zonguldak ilçe ve beldelerinde kazanan belediye başkanları, geçtiğimiz salı günü partinin grup toplantısına katıldılar.
Grup toplantısı sonrası da Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ziyaret edildi.
Belediye başkanları ile birlikte Zonguldak Milletvekilleri Ünal Demirtaş, Deniz Yavuzyılmaz,
İl Başkanı Hakkı Güney ve Merkez İlçe Başkanı Yusuf Mar da ziyarete katıldılar.
Bu ziyaretle ilgili elimize bir görüntü geçti.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu; Demirtaş, Yavuzyılmaz, Güney ve Mar'a öyle sert uyarılar yaptı ki...
"Fırça attı" desek yeridir.
Milletvekili Demirtaş, bu videonun kimsenin, özellikle basının görmesini istememiş.
Partilileri tembihlemiş, "basının eline geçmesin" diye...
Video ile ilgili haber, bir yerel gazetede çıkmış, ancak bazı yerleri kırpılarak...
Biz videonun tamamını Pusula'nın internet sitesinde yayınladık.
Kılıçdaroğlu, öyle uyarılar yapmış ki, adeta "kendinize gelin" demiş.
Konuşmanın bir kısmı şöyle:
"İşçilerin hakkını biz savunuyoruz, ama biz kaybediyoruz.
Burada bir sorun var. Önce kendimize bakacağız.
Zonguldaklılara bakmaya gerek yok. Zonguldaklı sandığa gidip, oyunu kullandı.
Demek ki, bizde bir eksiklik var. Bir yanlışlık var.
Biz bir yerde bir yanlışlık yapıyoruz.
Onu bir şekilde gidermek zorundayız.
Haritaya bakınca, merkeze biraz daha asılacağız.
Parti içindeki kutuplaşmalar, parti içindeki kavgalar bize zarar veriyor.
O ağır faturayı ödemeye, en azından Zonguldaklılara ödetmeye hakkımız yok."
En önemli mesaj da "parti içindeki kutuplaşmalar ve içerideki kavgalar" oldu.
Milletvekilleri, bu yüzden bu videoyu herkesin görmesini istemedi.
Çünkü parti içinde en büyük kavga ve kaosu kendileri yaratıyor.
Demirtaş, videoda bir de övünerek, "Ereğli'yi aldık" diyor.
Seçim sürecinde yaptıkları aklıma geldikçe, gülüyorum.
Demirtaş, hep şöyle der ya...
"Bu bizim aile içi meselemiz..."
O zaman bu ailenin reisi nerede, bu ailenin babası nerede, sayın milletvekilleri?
Boş teneke çok ses çıkartır!
"Boş tenekeden çok ses çıkar, ne kadar vurursanız, o kadar ses çıkartır..."
Bu deyimin açılımına bir bakalım...
"Herhangi bir şey hakkında en çok konuşanların ya da bir fikri en ateşli şekilde savunanların aslında o şey ve o fikir hakkında en az bilgiye sahip kişiler oldukları" şeklinde bir deyim.
Çok şey söyleyip de aslında hiç bir şey söylememiş olanlar...
Daha doğrusu, söylediklerinde kıymete değer hiç bir unsur bulunmayan insanlar...
Durmadan konuşan, saçmalayan, ota-çöpe laf yetiştiren insan grubu...
Hiç bir şeyden anlamayan, bomboş, cahil insanlar olduğunu, "boş teneke" misali çok ses çıkardıklarını anlatan deyimdir.
Son günlerde çok "boş teneke" sesi geldi de...
İşe girmek istesen bir dert,
istemesen ayrı bir dert
Türkiye Taşkömürü Kurumu'na (TTK) bin 500 işçi alımı süreci devam ediyor.
İlk bin kişilik alımda 35 bin civarı başvuru olmuştu.
6 Mayıs 2019 Pazartesi itibarı ile 500 kişilik olan ikinci işçi alımı süreci başladı.
İŞKUR aracılığıyla yapılan TTK'ya işçi alımı başvurularında büyük düşüş yaşandı.
Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Gönül Demirsu, Zonguldak'taki işsizlere çağrıda bulundu.
Başvuruların azalma sebebi, bence bu sürecin çok uzatılması...
İlk alımda kuradan çıkanlar, henüz iş başı yapamadı.
Çekiliş tarihi 2-3 Mart, aradan geçmiş iki ay, hala kuradan çıkanlar iş başı yapmadı.
İnsanlar bir yere işe girmek için başvuru yapıyor, binlerce kişinin başvurusu var.
"Bana sıra gelmez, şans yüzüme vurmaz" diye bir ümitsizlik içinde.
Artık gençlerde bir küskünlük oluştu.
Ama Zonguldak'ta işsizlik yok zannedilmesin, işsizlik her yerde var.
