YAYLA MAHALLESİ'NİN DÜNÜ VE BUGÜNÜ

Raif TOKEL - ÇEKÜL Vakfı Temsilcisi([*])

Korumak... Ve Lafla Korumak!

"Fransız Mahallesi", "Fener Mahallesi", "Yayla Mahallesi" adlarıyla bilinen ve "Deniz Feneri", "Deniz Kulübü", "Tenis Kortu", "TTK-A Tipi Konukevi", "B Tipi Lokal", "TTK Misafirhanesi", "TTK Özel Yayla Sineması", "Maden Mühendisleri Derneği Lokali", "Tabipler Odası Lokali", "Kilise Restoran" gibi tesislerle anılan bu yöre doğal yapısı, tarihsel geçmişi ve kültürel özelliğiyle ele alınması gerekirken; son yıllarda kanıtlara dayanmayan söylemlerle ve önceliği tartışma konusu olan sözde proje önerileriyle dillendirilemeye başlanmıştır...

Söz konusu alanın yerleşim yeri olarak belirlenmesinden günümüze kadar geçen süre içerisinde "Fransız Mahallesi", "Fener Mahallesi", "Yayla Mahallesi" gibi üç farklı adla anılması; yörenin sahip oluğu "doğal", "tarihsel", "kültürel" değerlerinden kaynaklanmaktadır.

Doğal yapısı itibariyle "yayla" olarak kayda geçen, yüz yirmi altı ya da yüz yirmi üç yıllık tarihsel geçmişi ve bu tarihsel geçmiş içerisinde "sahip" ya da "sakin" konumunda olanların "yerleşim" ve "yaşam" kültürleri, yörenin sosyokültürel yapısını oluşturan temel değerler olup; yazımın konusu olan yerleşim kültürünün olmazsa olmazı da, dönem mimarisi özelliği taşıyan yapılardır. Kültürel miras anlamında korunması gereken bu mimari değerlerin bir bölümü "Socıété Ottomane D'Héralée (SOH)" adlı Fransız şirketi, bir bölümü de Cumhuriyet Dönemi'ne, özellikle "Erken Cumhuriyet Dönemi"ne ait taşınmazlardır.

Fransız Evleri Adlı Yapılar

1893-1896 döneminde yöredeki kömür üretim ocaklarına sahip olan Fransız şirketi (Socıété Ottomane D'Héraclée/Ereğli Şirket-i Osmaniyesi/Ereğli Şirketi) yöneticileri tarafından yerleşim yeri olacak seçildikten sonra "Fransız Mahallesi" adıyla anılan yörede "Fırın Sokak" ve "Tepe Sokak" ile "Fener Caddesi" ve "Behçet Kemal Çağlar Caddesi" adreslerindeki altısı kagir, dördü yığma kagir toplam on adet yapının mülkiyetleri Ereğli Şirketi'ne Müdürlüğü'ne aitken;

1937-1940 döneminde ulusallaştırma, devletleştirme politikaları çerçevesinde "Ereğli Şirket-i Osmaniyesi"nin tüm mal varlığı Etibank'a bağlı "Ereğli Kömür İşletmesi Türk Anonim Şirketi (EKİTAŞ) Müdürlüğü"ne devredilmesiyle(1) kömür havzasındaki yönetim ve yapılaşma; adı, "Ereğli Kömür İşletmesi Umum Müdürlüğü (EKİ)" olarak değiştirilen şirket tarafından sürdürülmesi sonucu, "Socıété Ottomane D'Héralée (SOH)" adlı kuruluşun mülkiyetinde bulunan taşınmazlar, 54/96 payı Ereğli Kömür İşletmesi Umum Müdürlüğü'nce satın alınmış;

Geriye kalan 42/96 payı için 1995 yılında mirasçılar adına Zonguldak Defterdarı'nın kayyum olarak atanmasıyla, kayyum ile Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü (TTK) arasında yapılan anlaşması sonucu, kayyumluğun kaldırılması üzerine, söz konusu yapıların mülkiyeti Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü'ne devredilerek, "EKİ" ve "TTK" yönetimleri tarafından "hizmetevi" ve "lojman" olarak kullanılmıştır.

Yaklaşık kırk yılı aşkın bir süreyi içeren dönemde "Socıété Ottomane D'Héraclée" adlı kuruluş yöneticilerince; seksen yıl "Ereğli Kömür İşletmesi Türk Anonim Şirketi", "Ereğli Kömürleri İşletmesi Müdürlüğü", "Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü" çalışanlarınca "konut" olarak kullanılan bu taşınmazlar, yörerenin yerleşim kültürünü oluşturan değerler olmasına karşın, tarihsel ve kültürel miras olarak kayıt altına alınmadığından gereği gibi korunamamıştır.

Çünkü yöremizde, "koruyarak yaşatma kültürü" yerine; yazgısıyla baş başa bırakarak bir yanda viraneler (EKİ Kozlu Kılıç Sitesi, EKİ Üzülmez Sitesi, EKİ Kandilli Sitesi...) "yıkarak yapma" eylemiyle diğer yanda şahane ucubeler yaratıldı!...

Konuyla İlgili Olarak Yapılan Çalışmalar

Koruma kültürü(2) anlamında yapılan çalışmanın ilk adımı(3), dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Zonguldak Milletvekili Sayın Mustafa Tınaz Titiz'in talimatlarıyla atılmış ve Zonguldak kent merkezinde toplam on yedi adet sivil mimarlık örneği yapı, Ankara Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 25.04.1989/787 Tarih/Sayılı kararlarıyla "Taşınmaz Kültür Varlığı" olarak tescil edilmiştir.

Taşınmazların Kültür Varlığı Olarak Tescil Edilmesi: 1989, 2008, 2009

25.04.1989 tarihinde Yayla Mahallesi'nde üç adet yapının (Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi-I, Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi-II, TTK Misafirhanesi) taşınmaz kültür varlığı olarak tescilini, sonraki yıllarda toplam yedi adet mimari değerin ("TTK-A Tipi Konukevi. 2008"), "TTK Müşavirlik Binası. 2008", "Rehabilitasyon Merkezi. 2008" , "TTK Genel Müdür Lojmanı. 2008" "TTK Genel Müdür Yardımcısı Lojmanı. 2008", "Fener Kulesi ve Binası.2009", "Şarjöman.2009") tescilleri(4) izlemiştir.

2863 Sayılı Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası'nın 5.Maddesi'ne göre, korunması gerekli taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları "devlet malı" olarak nitelendirilmesine karşın, bu taşınmazların "korunması" ve "işlev kazandırılarak günümüz insanıyla buluşturup geleceğe taşınması" konusunda torba dolusu laftan başka hiçbir çalışma yapılmamıştır...

Yayla Mahallesi Kentsel ve III. Derece Doğal Sit Alanı Kararı: 1996

Yörenin doğal, tarihsel ve kültürel dokusunu bozan uygulamalar yanında, kimi taşınmazların fiziksel yapılarına yapılan müdahaleler ve doğal dokuyu oluşturan ağaçların kesilerek eksilmesi5), gelişigüzel budanması karşısında umarsız kalan yerel yönetim, çözümü yörenin sit alanı olarak tescil edilmesinde bulmuş ve Yayla Mahallesi, Ankara Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nun 13.05.21996/4596 Tarih/Sayılı kararlarıyla "Kentsel ve III. Derece Doğal Sit Alanı(6)" olarak kabul edilmiştir.

Bu alan, ilin ilk ve tek "Kentsel ve Doğal Sit Alanı" olup; alanla ilgili kurul kararı metnindeki "Türkiye'nin ilk maden kenti olan Zonguldak'ın tarihinde önemli bir yer tutması, kentin sanayileşerek gelişmesine tanıklık etmesi bakımından simgesel bir değer taşıması, toplumumuzun belirli bir kesiminin sosyal, ekonomik ve kültürel yaşam biçiminin ayrıca insana verilen değer ile kişiler arası ilişkilerin mekana nasıl yansıdığının somut belgelerini oluşturan kentsel alan olması, 'yoğunluk yapı' - 'açık alan' kullanımı bakımından günümüze ve geleceğe ışık tutacak düzeyde kentsel alan tasarımı ile örnek bir yerleşim yeri olması nedeni ile 'kentsel sit' ayrıca; söz konusu alanda kent siluetini etkileyen imajına olumlu katkıda bulunan ve ekolojik dengeyi sağlayan 'grup', 'dizi' ve 'tek' ağaçların bulunması nedeniyle 'doğal sit' alanı ilan edilmiştir" açıklama, Zonguldak'ın uzak ve yakın geçmişini özetleyen bir belge olmasına karşın; yetkili kamu kurum ve kuruluşları tarafından söz konusu kararın gereği için girişimlerde bulunmaması, ilgili sivil toplum kuruluşlarının baskı gurubu oluşturamaması, konuyu soruna dönüştürmüştür.

Kömürün 1829 bulunup, 1848 yılında üretimine geçilmesiyle "Maden ve Madenci Kenti", "Karaelmas Diyarı" sözleriyle adlandırılan yörede; bu tarihlere dayalı yüz doksan ya da yüz yetmiş bir yıllık üretim kültürünün (madencilik ve yeraltı maden işçiliği kültürü) oluşturduğu sosyoekonomik ve sosyokültürel yaşamın izleri olan değerler ile bu değerlerin doğal coğrafyayla ekolojik ilişkisini bütüncül bir anlayışla temel alan, bir projelendirme çalışması yapılamamış/yapılmamıştır.

Yayla Mahallesi Koruma Amaçlı İmar Planı: 2000

Kültür varlığı olarak tescil edilen tek yapı ölçeğindeki taşınmazlar yanında kentsel ve doğal sit olarak belirlenen alan ile ilgili kurul kararlarının gereği yerine getirilmezken;

Zonguldak Belediyesi'nin girişimleriyle yaptırılan "Yayla Mahallesi Koruma Amaçlı İmar Planı(7)", Belediye Meclisi'nin 04.02.2000/1-9 Tarih/Sayılı kararıyla kabul edildikten sonra Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 24.03.2000 /6633 Tarih/Sayılı kararıyla onanmıştır.

Arada geçen on dokuz yıllık süre içerisinde "Yayla Mahallesi Koruma Amaçlı İmar Planı"nda "kısmen meydan", "kısmen doğal karakteri korunacak alan", "kısmen sosyal-kültürel tesis alanı" başlıklarında vurgulanan kararlar ve bu kararların uygulamasıyla ilgili olarak yapılan çalışmalar yanında, adı geçen planda yer alan önerilerle ilgili olarak başlatılan girişimlerin/başvuruların içeriği hala yerel kamuoyunun bilgisi dışındadır.

Oysaki yörenin doğal, tarihsel ve kültürel değerlerini sürdürebilirlik ilkeleri temelinde geleceğe aktarmayı hedefleyen bir düzenleme olan "Koruma Amaçlı İmar Planı" hakkında, yörenin sahipleri ve yörenin sakinleri ile kamuoyunun bilgilendirilmesi, "katılımcı planlama" anlayışının gereğidir.

Sonuç

Korunması gerekli taşınır/taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile ilgili iş, işlem ve etkinlikleri içeren "1983/2863 Tarih/Sayılı Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası"nda belirtilen açıklamalardan "taşınmazların kültür varlığı olarak tescili (1989)", "sit alanı kararı (1996)" ve "koruma amaçlı imar planı (2000)" gibi düzenlemeler, ilgili kamu kurum ve kamu kuruluşunca (Kültür Bakanlığı, Zonguldak Belediyesi) yapılmasına karşın; "koruma kültürü" ekseninde "proje önerisi", "proje" gibi çalışmaların kaleme alınamaması kentin doğal, tarihsel ve kültürel değerlerine verilen önemle (!) ilgilidir.

Böylesi oldukça varsıl bir coğrafyada, korumanın ilk adımın atıldığı 1989 tarihinde başlanan; ama, sonlandırılamayıp; ilin efsaneleşen söylemlerine malzeme olan laf ve lakırdıları bir kenara bırakıp, unutulan "koruma kurulu kararları" ile "koruma amaçlı imar planı" gibi resmi belgelerin ışığında bir "yol haritası" hazırlanması, konuyu sorun olmaktan çıkaracak bir girişim olacaktır, düşüncesindeyim...

DİPNOTLAR:

(1) . 28.11.1936 tarihinde imzalanan "Satın Alma Mukavelesi" ile "Socıété Ottomane D'Héraclée (SOH)" adlı kuruluşun mal varlığı Ereğli Kömür İşletmesi Türk Anonim Şirketi'ne devredildi. Ereğli Kömür İşletmesi Türk Anonim Şirketi (EKİTAŞ) adı daha sonra Ereğli Kömür İşletmesi Umum (Genel) Müdürlüğü (EKİ) olarak değiştirildi.

(2) "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası, Madde:3/a

"Koruma" ve "Korunma": Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarında muhafaza, bakım, onarım, restorasyon, fonksiyon değiştirme işlemleri; taşınır kültür varlıklarında ise muhafaza, bakım, onarım ve restorasyon işleridir.

"Korunma Alanı": Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının muhafazaları veya tarihi çevre içinde korunmalarında etkinlik taşıyan korunması zorunlu olan alandır.

(3) Bu çalışma, dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Zonguldak Milletvekili Sayın Mustafa Tınaz Titiz'in konuyla ilgilenmesiyle yapılmıştır.

(4) "Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi-I", "Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi-II", "TTK Misafirhanesi", "TTK-A Tipi Konukevi", "TTK Müşavirlik Binası", "Rehabilitasyon Merkezi" , "TTK Genel Müdür Lojmanı", "TTK Genel Müdür Yardımcısı Lojmanı", "Fener Kulesi ve Binası" gibi yapılar, "Kültür ve Turizm Bakanlığı"nın talimatları doğrultusunda tescil edilerek kayıt altına alındı.

"Şarjöman" adlı endüstriyel amaçlı kullanım, Karabük Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na ÇEKÜL Vakfı Temsilcisi olarak sunduğum 30.06.2008 tarihli dilekçem ekinde, bizzat kaleme alıp hazırladığım dosyanın incelenip değerlendirilmesi sonucu tescil edildi.

→Bknz: Bir Endüstri Mirası Örneği: Şarjöman (Chargement) Raif Tokel, ÇEKÜL Vakfı Temsilcisi, Pusula Gazetesi/Zonguldak, 21.07.2017

(5) Yörede İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü'nün 2010 yılı bilgilerine göre "329" adet ağaç varken, bugün toplam "282" adet ağaç vardır.

(6) Kentsel Sit Alanı Kararı: Kültürel mirası oluşturan taşınmazların yoğunlukla bulunduğu kentsel alanların korunmasıyla ilgili ilke ve kuralları içeren uyulması ve uygulanması gereken karar.

Doğal Sit Alanı Kararı: Doğal miras konusu olan kaynak değerlerin yoğunlukla bulunduğu alanların korunmasıyla ilgili ilke ve kuralları içeren uyulması ve uygulanması gereken karar.

(7) Koruma Amaçlı İmar Planı: İlgili yasa uyarınca belirlenen sit alanlarında, kültür ve tabiat varlıklarının sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda korunması amacıyla yapılan plan.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------

([*]) Raif TOKEL, ÇEKÜL Vakfı Temsilcisi

Telefon:0 533 749 81 49, e-ileti: [email protected]