AK Parti Alaplı Belediye Başkan Adayı Celil Uzun, daha ilk basın toplantısında esti, gürledi.

"Yıkılmadım, ayaktayım" der gibi...

Alaplı Belediye Başkanı Nuri Tekin'i iktidar sopasıyla tehdit etti.

Dedi ki:

"Bizim gazetecilerimizin, bizim esnafımızın tehdit edildiğini duyuyorum. Bunu senin yanına bırakmam. Türkiye'yi AK Parti iktidarı yönetiyor. Mafyavari ayaklar bize sökmez. AK Parti'ye de hiçbir zaman sökmedi. Sadece bir telefona bakar, ayağınızı denk alın. Bu size son uyarım. Bundan sonra kimi tehdit ettiğinizi duyarsam, hesabını sorarım. Artık meydanı boş bularak, hareket etmek yok."

Yani, dakika bir, gol bir!

Bu söylemlere ne gerek var?

Ama Celil Uzun'a da hak vermemiz lazım!

AK Parti Genel Merkezi, Celil Uzun'un üzerindeki kırmızı çizgiyi kaldırmış, Alaplı Belediye Başkan Adayı yapmış!

Celil Uzun, Alaplı Belediye Başkanı olsun, büyükşehir belediye başkanı gibi havası olur.

Bir sonraki seçimde hemen milletvekili aday adayı olur.

Şehir içinde bu kadar hız yanlış...

Otobana çıkınca basarsın Celil Bey!

Ökse otu gibi...

Kozlu'da bazı gazeteciler, "ökse otu" gibi yapışmışlardı, Belediye Başkanı Kerim Yılmaz'a!

Biz eleştirince, onlar koro halinde savunmaya geçiyorlardı.

Sonra anlaşıldı, koronun neden bu kadar başarılı olduğu...

Nasıl bu şekilde güzel çalıp, söyledikleri!

Biri evinin istinat duvarını yaptırıyor, diğeri matbaa makinesi aldırıyor, diğeri bastırıyor, öbürü kıstırıyor, kardeş kardeş geçiniyorlar!

Aday adaylığı döneminde hep birlikte Ali Bektaş'a saldırmalarının nedeni de buydu!

Not: Ökse otu, yapraklarıyla fotosentez yaptığından yarı asalak bitki olarak da bilinir. Minik köke benzeyen emeçleri ile kendini odunsu bitkilere tespit ederek yaşamını sürdürür. Ülkemizde daha çok çam, köknar, söğüt, kavak, armut, kayısı, elma, ahlat, erik ve kestane gibi ağaçların üzerinde yetişir. Ökse otunun meyvesi beyaz renkli küre şeklindedir. Meyvenin içi yapışkan bir sıvı ile dolu olduğundan bunları yiyen ardıç kuşlarının gagalarıyla ve bu kuşların dışkıları ile çoğalırlar. Ardıç kuşları gagalarını temizlemek için dallara sürterler ve bu esnada ökse otunun tohumları ağaca geçer, ağaç üzerinde çimlenir ve gelişirler.

Günün Fıkrası: Rahip, Budist, İmam...

Berbere gelen rahip saçlarını kestirir. Berbere teşekkür eder ve borcunu sorar. Berber, "Siz kutsal bir insansınız. Sizden nasıl para alırım? Sizi tıraş etmek benim için şereftir" der. Rahip tekrar teşekkür eder ve gider. Berber, ertesi sabah dükkanı açmaya geldiğinde kapısında 5 altın lira bulur.

Bir kaç gün sonra bir Budist rahip gelir dükkana... Saçlarını kazıttırır, borcunu sorar. Berber, "Siz ruhani bir lidersiniz. Sizden nasıl para alırım? Sizi tıraş etmek benim için şereftir" der. Budist rahip de teşekkür eder, gider. Berber, ertesi sabah dükkanı açmaya geldiğinde kapısında 5 yakut bulur.

Ertesi hafta bir imam girer dükkandan içeri... Saçını kestirir ve elini cüzdanına atar. Berber, "Sakın ha... Siz bir inanç adamısınız. Sizden nasıl para alırım? Dükkanıma ve bana şeref verdiniz. Güle güle gidin..." der. İmam gider. Berber, ertesi sabah dükkanı açmaya gelir... Bakar ki, kapıda 5 imam vardır.