Afiş...

Bir konuyu...

Olayı...

Duyurmak veya tanıtmak için hazırlanır.

İnsanların kalabalık olduğu yerlerde dikkat çekecek...

En iyi şekilde görülecek...

Yere asılır.

Genellikle fotoğraflı...

Grafik ağırlıklı...

Duvar ilanı...

[*] [*] [*] [*]

Diyanet bu yöntemi kullanmış.

Zonguldak Ulu Cami'nin girişinde bulunan camekana asmış.

Dikkatimizi çekti.

Umre...

Altında rakam yazıyor.

Para birimi ise "SAR" olarak belirtilmiş.

Jeton düşmedi.

Cami cemaati ile kısa bir anket yaptık.

Gelene sorduk.

- SAR nedir?

Bilen çıkmadı.

Biraz sonra anladık.

Suudi Arabistan Riyali...

Zaten afişin alt kısmında da açıklama yapılmış.

Ancak afiş öyle asılmış ki...

Açıklama kısmı görünmüyor.

[*] [*] [*] [*]

Bilgi vermek...

Duyuru yapmak...

Dikkat çekmek...

Vesaire...

Hazırlanan afiş amacına hizmet etmiyor.

Bilgi yok.

Olay asarken saklanmış.

[*] [*] [*] [*]

Buradan ne anlıyoruz?

Diyanet'in iletişim sorunu...

Eğer iletişim kuramazsanız...

Tebliğ yapamazsınız.

Yaparsanız...

Etkili olamazsınız.

Sonuç...

Amaç iyi...

Niyet halis...

Sonuç kötü...

Dikkat etmek gerekir.

Amacınızı tam olarak bilmezseniz...

Ne yaptığınızın bir önemi kalmaz.

Görmek-bakmak...

Kasabanın yabancısı...

Biraz gezindi.

Yol kenarında bulunan otomobile yaklaştı.

Arka koltukta oturan çocuğa sordu.

- Parkın yanındaki fırını arıyorum.

- Ben de ilk defa geliyorum.

Ama sağ taraftan gitmeniz gerekiyor.

Adam şaşırdı.

- Nereden biliyorsun?

- Ihlamur çiçeklerinin kokusunu duymuyor musunuz?

Kuş cıvıltıları da oradan geliyor.

- İyi de bunların parktan geldiğini nereden anladın?

- Tek ağaçtan yoğun koku gelmez.

Parkta çok ağaç olmalı.

Hem biraz derin nefes alsanız...

Fırından gelen ekmek kokusunu duyarsınız.

Adam çocuğa teşekkür etti.

Cebinden kağıt para çıkarttı.

Çocuğa uzattı.

O an anladı...

Çocuğun gözlerinin görmediğini...

Bir an sustu.

Ani suskunluktan...

Çocuk da durumu andı.

- Üç yıl önce kaza geçirdim.

Gözlerimi kaybettim.

Sizinkiler sağlam değil mi?

- Evet...

Çocuğun tarif ettiği yöne doğru hareket etti.

Kendi kendine söylendi.

- Aslında emin değilim.

Emin olduğum tek şey var.

Gözlerini kaybetmiş çocuk benden daha iyi görüyor.