CHP ne yapmalı başlıklı yazımda;

"Kısaca CHP...

Dersini çalışmamış, sınıfta kalmış.

Sınıf başkanını değiştirince, sorun çözülür sanıyor...

CHP ne yapmalı?

CHP, önce seçimli kurultay yerine, bu sorunları tartışacağı 'Program ve Hedefler Kurultayı'nı toplamalı.

Yani kolunun kırığını, yen içinde saklamamalı.

Yarasını bilmeli ki...

Çaresini bulmalı...

Dersini çalışmalı...

Artık sınıfta kalmamalı..." demiştim.

[*] [*] [*] [*]

Kaldığım yerden devam edeyim:

Bunun ne yararı olur diyenlere CHP tarihinden iki örnek vereyim.

1- CHP, giderek diktatörleşen Demokrat Parti'nin 3. iktidar döneminde; yenilikçi, çağdaş bir dönüşüme imza atarak 14. Kurultay'da "İlk Hedefler Beyannamesi" yayımladı. Beyannamenin özeti şuydu:

"Demokrasinin tam olarak kurulması yolunda, ifade ve basın özgürlüğünün yanı sıra, örgütlenmenin siyasal gösterilerin önündeki engellerin kaldırılması, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığının sağlanması, anayasal denetim kurumunun getirilmesi gibi rejimle ilgili siyasal önlemlerle birlikte, sendikal hakların geliştirilmesi, Devlet Planlama Teşkilatı'nın kurulması, iki meclisli sistemin uygulamaya konması...."

Bu doğrultuda kendisi dışındaki muhalefeti de yanına çekmeyi başarmıştır. "İlk Hedefler Beyannamesi" böylelikle CHP'nin çok partili dönemdeki ilk dönüşüm ve yenilenme programı olmuş, aynı zamanda yeni bir iktidar seçeneği zeminini oluşturmuştur.

Sonuçta CHP, yüzde 42 oyla çok partili dönemin en yüksek oyunu almıştır. DP oyları toplam muhalefetin gerisinde, ama seçim sistemi sayesinde iktidarda kalmıştır.

2- Bülent Ecevit'in partinin başına gelmesiyle yeni bir heyecan doğmuştur. CHP'nin; 1973 seçimleri öncesinde gündeme gelen "Ak Günlere" bildirgesi çok partili dönemin ikinci dönüşüm ve yenilenme hamlesi olmanın yanında ciddi bir iktidar seçeneği de oluşturmuştur.

AK GÜNLERE BİLDİRGESİ SONUÇ BÖLÜMÜ

"Bir düzen ki herkes kendi yaşamında mutlu, çocuğunun geleceğinden daha da umutlu olabilsin. Bir düzen ki herkes güvenle bakabilsin yaşlılığına... Emeğin yarattığı değer emeği verenlerde biriksin. Çalışanlar elele yüceltebilsin ülkeyi.

İnsan insanı, yabancılar yurdu sömüremesin.

Ne yoksulluk ne baskı,

Ne ezilen ne ezen...

İnsanca, hakça bir düzen...

Kaynaklar daha gür akacaktır o düzende...

Türkiye daha bağımsız, insanlar özgür olacaktır...

Barış gelecektir topluma.

Ak günler ülkemize öyle bir düzenle doğacaktır."

1973 seçimleri sonucunda; Cumhuriyet Halk Partisi yüzde 33,29 oyla 185 milletvekili, Adalet Partisi yüzde 29,82 oyla 149 milletvekili kazanır.

1977 seçimleri sonucunda; Cumhuriyet Halk Partisi bu kez yaklaşık yüzde 41,5 oy oranını yakalar. Bir önceki seçimden neredeyse sekiz puan daha fazla oy alır. Adalet Partisi'nin bütün çabası yüzde 37 ile sonuçlanmıştır.

ÖZETLE:

Her iki hamle de CHP'ye önemli sıçramalar sağlamıştır.

Ama bütün parti içi iktidar kavgaları oy kaybına neden olmuştur.

Üstelik 2019'da yerel seçimler var.

İktidar şimdiden seçim çalışmalarına kenetlendi.

Kurultayın soncu ne olursa olsun kırgınlıklar, kopmalar yaşanacak. Kaybedenler çalışmayacak.

Ben ısrarlıyım:

CHP seçimsiz bir kurultayla "Program ve Hedefler Bildirgesini" yayımlamalı ve 2019 yerel seçimlerine odaklanmalıdır.

Hala seçimli kurultayda diretmek akla aykırı...