Geldi çattı FETÖ'nün 15 Temmuz'da yaptığı darbe girişiminin yıldönümü...

İki yıldır FETÖ ile mücadelede, hangi boyutta bir bakalım.

Eline silah alanlarla ilgili ciddi bir mücadele yapıldığı görülüyor.

Silahsız olanlar bırakılıyor. Kamuda çalışanlar atılıyor.

Parayı verenin icabına bakılıyor. Adamını bulan itirafçı oluyor.

Zonguldak'a gelecek olursak...

17/25 Aralık'tan önce araçlarına FG plakası takıp hava atanlar, şimdi en büyük Tayyipçi oldu!

Cemaate, yani örgüte himmet verenler, daha büyük Tayyipçi oldu!

Bakliyatgiller p'AK'landı!

Kriptolar, sivil toplum örgütlerinin içine saklandı!

60 kişilik FETÖ iltisaklı şirketler yoklandı!

Türkçe Olimpiyatlarını yapanlar sokakta geziyor!

Olimpiyatlardan Gülen'e selam çakanlar garibanı eziyor!

28 Şubat için "100 yıl sürer" demişlerdi. Sürmedi...

Bakalım FETÖ ile mücadele ne kadar sürecek?

Düzelü be! Garabük'te nele düzeliya! Hışdama bakan!

İletişim özürlü Osman...

Şimdi Osman Sav'ın "iletişim özürlü" olduğunu yazdık ya!

Hemen yanıt verecek!

Üstüne başka konular karalamış!

Alttan bize yanıt vermiş:

"Ali Rıza Tığ'a 'İletişim sorunum olduğu' yönündeki söylemine de hak veriyorum... Zira bazı yaşananlar onu daha da ortaya koydu... Allahü Teala başka sorunlardan bizleri muhafaza etsin... Ayrıca bu sadece bir itiraf ve dua, bunun altında da başka bir şey arama!"

Şimdi böyle bir yeri sıkışınca, Allahü Tealayı hatırlayan biridir Osman!

Verdiğin yanıt değil, bir kaçış!

Niye altında bir şey arayayım ki?

Ben söyleyeceğimi söyledim!

Sen bizi yalanlatmaya çalıştın, beceremedin! Rezil oldun!

Otur, Allahü Tealaya yalvar!

"Beni bir daha böyle rezil duruma düşürme" diye!

Kıssadan Hisse: Yüzde 70...

Öldüğümüzde paramız bankada kalır... Ama yaşarken harcayacak yeterli paramız yoktur. Gerçek şu ki; öldüğümüzde harcanmamış epey paramız kalmıştır.

Çin'de zengin bir işadamı öldüğünde bankadaki 1,9 milyar lira karısına kaldı. Karısı da adamın şoförüyle evlendi. Şoför şöyle söyledi:

"Ben hep patronum için çalıştığımı sanırdım... Şimdi anlıyorum ki, meğer o benim için çalışıyormuş!

Acı gerçek şudur:

Daha çok yaşamak, daha zengin olmaktan önemlidir. O halde kimin, kim için çalıştığını sorun etmektense, güçlü ve sağlıklı bir bedene sahip olmaya çalışmalıyız.

Son model bir cep telefonunun fonksiyonlarının yüzde 70'i kullanılmaz!

Lüks bir arabanın aksesuarlarının yüzde 70'i gereksizdir.

Lüks bir villanız ya da malikaneniz olsa, alanın yüzde 70'ini kullanmazsınız.

Gardırobunuz için durum farklı mı? Giysilerinizin yüzde 70'i yepyeni durur.

Yaşam boyunca çabaların ve kazançların yüzde 70'i başkalarının harcaması içindir.

Demek ki biz, kendimize ait yüzde 30'a sahip çıkmalı ve ondan tam yarar sağlamalıyız.

O halde şunları yapın:

Hasta olmasanız bile düzenli olarak sağlık kontrollerinizi yaptırın.

Susamasanız da daha çok su için.

Çok ciddi sorunlarla karşılaşsanız bile onları boş vermeyi öğrenin.

Haklı bile olsanız diretmeyin.

Çok zengin ve nüfuzlu bile olsanız kibirli olmayın.

Varlıklı olmasanız da mutlu olmaya çalışın.

Çok meşgul bile olsanız aklınızı ve bedeninizi çalıştırmaya zaman ayırın.

Sevdiğiniz insanlar için zaman ayırın. (Alıntı)