CHP Zonguldak Milletvekili ve 1'inci Sıra Milletvekili Adayı Ünal Demirtaş ile 4'üncü Sıra Milletvekili Adayı Merve Kır, Ereğli'de esnaf gezisine çıkıyor.
CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, ziyaret için girdiği bir işyerinde, "Cumhurbaşkanlığında Reise oy verebilirsiniz. Bir sorun yok. Kızmayız, darılmayız. Ama milletvekilliğinde kendimize oy istiyoruz. İkiye bölelim bu kez oylarımızı... Ereğli'mizden çıkanı destekleyelim" diyor.
Bu görüntüler, Ünal Demirtaş'ın danışmanı tarafından sosyal medya hesabından canlı yayınlanıyor.
Sonra Sözcü Gazetesi, bu görüntüleri alıp haber yapıyor.
CHP'li Ünal Demirtaş, kendisini arayan gazeteciye, "Bu benim Facebook'tan yaptığım, danışmanımın çektiği kendi canlı yayınım. Ancak art niyetli kişiler, sadece o bölümü alıp servis etmiş" deyiveriyor.
Ve şunu da ekliyor:
"AK Partili olduğunu bildiğim, 'Koyu Erdoğancı' olduğunu bildiğim başkalarına da benzer şeyleri söyledim. 'Cumhurbaşkanlığında Erdoğan'a oy verebilirsiniz, ancak milletvekilliği seçiminde CHP'ye verin' diye. Ayrıca CHP'ye oy vermeyeceğini tahmin ettiğimiz kişilere de ben bizzat, 'Madem CHP'ye oyunu vermeyeceksin, o zaman cumhurbaşkanlığı seçiminde Muharrem Abiye (Muharrem İnce) oyunu ver' diyorum. Bir anlamda taktik uyguluyorum."
Güzel taktikmiş Ünal Demirtaş'ın yaptığı!
Seçim çalışmasında vatandaşa taktik yap!
Haber olunca, gazeteciye taktik yap!
Milletvekili olunca, Genel Başkana taktik yap!
Böyle taktik taktik nereye kadar?
Hiç mi kendiniz olmayacaksınız Ünal Bey?
Ne gerek var taktiğe?
Memleket değil, şahsiyet meselesi!
AK Parti Zonguldak 1'inci Sıra Milletvekili Adayı Polat Türkmen'in birkaç seçim çalışmasına tanık oldum. Bir kere adam sahici...
Yapmacık hiçbir hareketi yok.
İnsanlara sarılmasını biliyor.
Bu toprağın sıcaklığı işlemiş kanına...
Kendinden büyüklerin elini öpebiliyor.
Çocukların başını okşayabiliyor.
Öyle bizim önceki dönemki soğukluk kalmamış AK Parti'de!
Demek ki, bu mesele, memleket meselesi değil, karakter meselesiymiş.
Bunu da öğrendik.
AK Parti topyekun sahada...
AK Parti teşkilatlarının nasıl çalıştığını görüyorsunuz.
Eski milletvekilleri bile sahada.
Teşkilatlardan dökülmüş, dışlanmış insanlar sahada.
Herkes canla-başla çalışıyor.
Elbette bu durum, uzun yıllar Merkez İlçe ve İl Başkanlığı yapmış Hamdi Uçar'ın listede olmasından kaynaklanıyor.
Partinin bütün dinamikleri harekete geçti.
Üç milletvekili çıkartmak için var güçleriyle çalışıyorlar.
Hatta dördüncü milletvekilinin bile çıkacağına inanıyorlar.
Elbette ortada gerçekler var.
Ama inanıp, çalışmak çok önemli...
CHP'nin altı ayrı çalışıyor, üstü ayrı!
CHP'de ise, ilginç bir çalışma var!
CHP'nin altı ayrı çalışıyor, ortası ayrı çalışıyor, üstü ayrı çalışıyor!
Mesela, eski milletvekilleri sahada yok!
Ünal Demirtaş, birinci sıranın verdiği rahatlıkla çalışıyor.
İkinci sıra adayı Deniz Yavuzyılmaz, bir dalgalanıyor, bir duruluyor.
Olan, üçüncü sıra adayı Umut Başoğlu'na oluyor!
Dördüncü sıra adayı, "Aslında benim yerim ikiydi" havasında!
Beşinci sıra adayı, "Aslında benim yerim dördüncü sıraydı" havasında!
Bakalım çalışmaların karşılığını alabilecekler mi?
Yani dördüncü sıra adayı Merve Kır ile beşinci sıra adayı Çiğdem Şekerci, bir sonraki seçimde daha üst sıralarda yer alabilecekler mi?
