Bir milletvekili ve danışmanının, Zonguldak İl Özel İdaresi Genel Sekreterini neden bu kadar cansiperane koruduklarını şimdi anladınız, değil mi?

İl Özel İdare'de rakip istemeyen bir müteahhidin yaptığı lobi çalışmasının sonucudur bu!

Peki, İl Özel İdare'nin işlerinin büyük bölümünü alan müteahhit kimdi?

Ve nereliydi?

Çaktınız değil mi manzarayı?

Son dönemde Zonguldak'ta yaşanan kavganın nedeni budur.

Bizim sesimizi kısmak istemelerinin nedeni de bu.

Bizim kavgamız "hep bana, hep bana" diyenlerle...

Bize saldıran milletvekiline bakar mısınız?

Bize saldıran milletvekilinin danışmanına bakar mısınız?

Bize saldıran gazetelerin sahiplerine bir bakar mısınız?

Bize saldıran müteahhidin kimliğine bakar mısınız?

Ben size daha ne anlatayım?

Durmak yok, yola devam!

Zonguldak haksız mı?

Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Demir, bu köşede yayınlanan bir yorumla ilgili kendisine soru soran İnanış Gazetesi Muhabiri Öznur Güneş'e ilginç açıklamalar yapmış. Önce açıklamayı okuyalım:

"Zonguldak TTK Limanı'nın işletmesi 'TSO'ya verilsin' diye bir çabamız var. Çünkü biliyoruz ki, bugünkü halinden üç kat daha fazla iş yapabilir bu liman. TTK, bu işin uzmanı değil, daha profesyonel yönetilmesi gerekir. Bizim ısrarımız ve yaptığımız girişimlerin amacı bu. Bunun için yapılması gereken bir kanun değişikliği var ve bunu bekliyoruz. Bugünkü haliyle Zonguldak'a hak ettiği katkıyı vermiyor."

Açıklamanın ikinci bölümü çok daha ilginç:

"Zonguldak'ta saçma bir algı var. 'Organize sanayi kuracağız' diyoruz, 'Rant var' diyorlar. 'Küçük sanayi sitesi kuracağız' diyoruz, 'Peşkeş mi çekilecek?' deniliyor. Bir yerde birinin evi yıkılıyor, çekeği yıkılıyor, 'Vay Demirler ele geçirecek' diye konuşuluyor. Saçma sapan düşünceler... Biz şehrin önünü açmak için proje geliştiriyoruz. Bu sakıncalı bir şey mi?"

Sevgili Metin Demir... Demir Ailesi'yle ilgili düşüncelerindeki tek suç, Zonguldak halkının mı? Bunda sizin hiç mi suçunuz yok?

Mesela, dört dörtlük yaptığınız bir iş söyler misiniz?

Otel yapmak üzere aldığınız arsaya önce AVM yaptınız!

Sonra otel de yaptınız! Önüne kaçak bina yaptınız!

"Davut Acar bina dikmesin" diye uğraştınız!

Şimdi siz kiraladınız, bina yapıyorsunuz!

Mesela, Tersane'de yıkılan kaçak binalar kimindi?

Biri sizin eski genel sekreterin, diğerleri yöneticilerin!

Filyos Ateş Tuğla çok ortaklı bir şirketti.

Şimdi ne hale geldi?

Demir Ailesi'yle ilgili eleştirilere bir de bu açıdan bakmak lazım!

Her şeye el atarsanız, insanların tepkisini çekersiniz!

Kömüre gir, demire gir, medyaya gir, AVM'nin önüne taksi durağı yap, altına otopark aç, otelin önüne kafe aç, önüne kaçak televizyon binası dik, Deniz Kulübü'nü al!

Böyle olunca, insanın kafası karışıyor.

Bu imajı düzeltmek sizin elinizde!

Günün fıkrası: Kim bu yakışıklı adam?

Adam, yeni tanıştığı sevgilisinin evine gidiyor. Sohbet, içki, aşk fısıltıları derken sevişmeye başlıyorlar. Odadaki masanın üzerinde bir çerçeve içinde çok yakışıklı genç bir adamın fotoğrafı var. Sevişme sırasında adamın gözleri o fotoğrafa takılıyor. "Kim acaba?" diye düşünerek, merakla soruyor:

"Resimdeki adam eski kocan mı canım?"

Kadın, "Hayır, ben hiç evlenmedim" diye cevap veriyor.

Tekrar sevişmeye başlıyorlar. Adam yine soruyor:

"Eski sevgilin filan mı?"

"Hayır, benim eski sevgilim yok" diyor kadın.

Adam, "Akraban mı? Kuzenin ya da yeğenin mi?" diye soruyor.

Kadın, yine "Hayır" diyor.

Adam daha da meraklanıyor:

"Peki, kimdir bu yakışıklı?"

Kadın sevişmeye ara verip fısıldıyor:

"O benim eski fotoğrafım canım!"