1952 yılında Alman MAIG firması tarafından 3 yılda tamamlanan 5 ayaklı Fevkani Köprüsü, 25 Kasım 1955'te tamamlanarak ulaşıma açılmıştı. Köprünün bakım ve onarımı, 1980'li yıllara kadar Türkiye Taşkömürü Kurumu tarafından yapılıyordu. Şimdi bu işi, Zonguldak Belediyesi ihale ile yaptıracak.

Ama o firmaya, bir firma daha eklenmek isteniyor.

Yani bu işin rantı büyük.

Biz de diyoruz ki:

Gelin bu işi uzatmayın, 4 milyon lirayı çöpe atmayın.

Bu köprüyü yıkmaya kalksanız, ihalesinde müteahhitler birbirini yer.

Çünkü bu köprünün her yanı demir, her yanı çelik!

Tonlarca demir ve çelik çıkacak.

Milyonlarca liralık para kazanılacak.

Belediyenin güçlendirme için ödeyeceği dört milyon lira ile köprüaltı esnafı için yeni işyerleri yapılsın.

Eğer yetmiyorsa, esnaftan kiralarına karşılık peşin para alınsın.

Köprünün yıkımından çıkacak hurdadan elde edilecek para, yeni ulaşım ağını çok rahat bir şekilde karşılar.

Yeter Akdemir, yeter!

Şehir merkezindeki trafik yoğunluğu her geçen gün artıyor.

Son günlerde trafik polislerinin sahaya çıktığını görüyoruz.

Ama çözüm yok. Trafik yine tıkanıyor.

Çünkü alternatif güzergah yok. Yeni otopark alanları yok.

Valiler, Emniyet Müdürleri, sorunu çözmek için çaba gösteriyorlar.

Sonra görev süreleri doluyor, gidiyorlar.

Sorun devam ediyor.

O halde sorunun kaynağı, Zonguldak Belediyesi...

Ve Başkan Muharrem Akdemir...

Belediyenin sorunlarından, Zonguldak'ın sorunlarıyla ilgilenmeye fırsat bulamayan Sevgili Başkan Muharrem Akdemir...

Yeter Zonguldak halkına çektirdiğin...

Madem bir şey yapamıyorsun...

Bırak o zaman bürokratlar yapsın!

Bize bu rezilliği daha fazla yaşatma!

Kıssadan Hisse: Pislik...

Bir gün, bir çiftçinin eşeği kuyuya düşer. Adam ne yapacağını düşünürken, hayvan saatlerce anırır. En sonunda çiftçi, hayvanın yaşlı olduğunu ve kuyunun da zaten kapanması gerektiğini düşünür ve eşeği çıkartmaya değmeyeceğine karar verir. Bütün komşularını yardıma çağırır. Her biri birer kürek alarak, kuyuya toprak atmaya başlarlar. Eşek ne olduğunu fark edince, önce daha beter anırmaya başlar. Sonra, birden sesini keser. Birkaç kürek toprak daha attıktan sonra, çiftçi kuyuya bakar. Gözlerine inanamaz. Eşek, sırtına düşen her kürek toprakla müthiş bir şey yapıyor, toprağı aşağıya silkeleyerek yukarı çıkmasına basamak hazırlıyor. Bir süre sonra, komşular toprak atmaya devam edince, herkesin şaşkınlığı altında eşek, kuyunun kenarından dışarı bir adım atıp, koşarak uzaklaşır!

Hisse: Hayat, üzerinize hep toprak atacaktır, her türlü pislik ile... Kuyudan çıkmanın sırrı, bu pisliği silkeleyip bir adım yükselmektir.

Günün Fıkrası: Levent Abi!

Bir kadın, papağan almak istiyormuş. Gitmiş pazara almış, ama satıcı demiş ki:

"Abla, yalnız bu papağan genelevde yetişmiş, ağzı çok bozuk, almak istiyor musun?"

Kadın, "Evet" diyerek almış papağını, gitmiş evine...

Papağan, "Oooo yeni mekan, yeni patron" demiş.

Kadın aldırmamış. Kadının iki kızı gelmiş eve...

Papağan, "Oooo yeni mekan, yeni patron, yeni kızlar" demiş.

Kadın biraz bozulmuş. Daha sonra kadının kocası gelmiş eve...

Papağan, "Oooo yeni mekan, yeni patron, yeni kızlar, değişmeyen eski müşteri hoş geldin Levent abi" demiş.

Günün Sözü:

"Menfaat karşılığı yapılan iyilik, iyilik değildir. İyilik, sebep ve netice zincirinin dışındadır."

Tolstoy