Siz hala 'Zonguldak neden gelişmiyor?" diye düşünedurun?

Ben gazeteciliğe başlayalı 27 yıl oldu.

Önümüzdeki yerel seçim için 33 yıl önce Belediye Başkanı seçilen Zeki Çakan'ı aday göstermeyi düşünür ve "Bu işi Zeki Çakan yapar" derseniz bu kent gelişir mi?

Siz hala her genel seçimde Ali Uzun'un milletvekili olmasını beklerseniz, yerel seçimlerde de yine Ali Uzun derseniz bu kent gelişir mi?

Hala bir Veysel Atasoy, hala bir Ömer Barutçu arıyorsak bu kent gelişir mi?

Dönme dolap gibi oldu siyaset!

Bunları izlerken başım dönüyor!

Bunların siyasete girdiği parti ile çıktığı parti bile aynı değil, düşünsenize!

Başımızda Hüseyin Özbakır gibi bir dert varken, eski valimiz Yavuz Erkmen'i belediye başkanlığına hazırlıyoruz.

Köksal Toptan gitsin diye yapmadığımızı bırakmadık!

Yerine Hüseyin Özbakır geldi, eyvah biz ne yaptık!

Yok mu bu memlekette adam kardeşim?

İyi olsun, kötü olsun, bizim insanımız aday olsun.

Zonguldak'ı önce sırtındaki bu 'yük'lerden kurtaralım.

Zonguldak gerçekten 'metal yorgunu' oldu.

Demir, bakır, çinko, teneke, ne varsa atalım!

Hatta hurdacıya satalım!

Yeni Veysel Atasoylar, Ömer Barutçular, Zeki Çakanlar çıkaralım.

Yokluğunu fark ettiniz mi?

Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir tatile çıktı!

Nerede olduğunu bilmiyorum. Merak da etmiyorum.

Yağmur yağdı, seller aktı.

Muharrem Akdemir'in yokluğunu fark etmedik.

Hatta yerine kimin baktığını da merak etmedik.

Bizim köyde de belediye başkanı yoktu.

Yağmur yağar, her yer çamur olurdu.

Sonra güneş açar kururdu.

Hayat devam ederdi yani!

Bir sorun yok yani!

Durmak yok, yatmaya devam!

Günün Fıkrası: Seni severler!

Bir gün Afrika'da bir aslan yakalamışlar. Uçağa bindirip güzelce zincirlemişler. Aslan belirli bir süre sonra zincirlerden kurtulup kaptan pilotun yanına gitmiş ve "Kusura bakma seni yiyeceğim. Karnım çok acıktı" demiş.

Pilot; "Manyak mısın? Beni yersen uçağı kim kullanacak? Kim yere indirecek? Sen beni boşver, yardımcı pilotu ye" demiş.

Aslan düşünmüş, pilot doğru söylüyor. Gitmiş yardımcı pilota; "Seni yiyeceğim. Çok acıktım, dayanamıyorum" demiş.

Yardımcı pilot; "Sen manyak mısın? Kaptan hastalansa uçağı kim kullanacak? Sen beni değil radar görevlisini ye" demiş.

Aslan düşünmüş, o da doğru söylüyor; gitmiş radar görevlisine: "Seni yiyeceğim. Çok acıktım."

Radar görevlisi: "Sen çok salaksın. Pilot yardımcısı, pilot hepsi hava. Esas ben olmasam onlar uçağı yere nasıl indirirler? Yerle bağlantıyı ben sağlıyorum. Sen en iyisi git hostesi ye."

Aslan; "Ulan bu da doğru söylüyor" deyip gitmiş hostese. Aynı şeyi ona söylemiş. Hostes eğilip aslanın kulağına bir şeyler söylemiş. Bunun üzerine aslan, hemen yerine gidip kendini sıkıca bağlamış ve Amerika'ya kadar hiç kımıldamamış. Amerika'ya vardıklarında kaptan pilot hostese sormuş: "Sen buna ne dedin de böyle oturdu kaldı. Biz canımızı zor kurtardık.!"

Hostes, cevap vermiş: "Bunların hepsi beni seviyor. Beni yersen seni severler dedim."

Günün Sözü:

Sokrates'e biri sordu: Sen herkese konuşma sanatını öğretiyorsun da, kendin neden iyi bir hatip değilsin? Ziyanı yok dedi filozof. Biley taşları da kendi kendilerini kesemezler...

Sokrates