"Herkes yapıyor.

Yapıyor.

Ediyor.

Sonra suçu bana atıyor.

Halbuki bunların çoğu benim aklıma bile gelmemişti."

Amiyane tabirle...

Bu sözler şeytana aittir.

[*] [*] [*] [*]

Günah işler...

Çalar...

Çırpar...

Zulüm yapar...

Hak yer...

Vesaire...

Allah'ın yasakladıklarını çiğner.

Sonra kendince mantıklı sebepler bulur.

Haklı çıkarır kendini...

İş hesaba gelince...

Suçu şeytana atar.

İşin esası...

Şeytan...

Nefis...

Her zaman kulağımıza mantıklı sözler fısıldar.

[*] [*] [*] [*]

Birkaç gün önce yazdık.

Çek besmeleyi...

Sonra niyetlen...

Bakalım aynı olay yine mantıklı gelecek mi?

Olmadı...

İstişare yap...

Doğru insanlarla...

Halen mantıklı mı?

[*] [*] [*] [*]

Herkes kendini bilir.

Bizden iyi bilir.

Zaten bizim sözümüz de kendimize...

Örnek olsun.

Herkes kendini sorgulasın.

[*] [*] [*] [*]

Burada zaman zaman aynı cümleyi kuruyoruz.

İnsanların imanını...

Amelini...

Sorgulamak bizim hakkımız değil.

Haddimiz de değil.

Hatta böyle bir yetkimiz de yoktur.

Nihayetinde her koyun kendi bacağından asılır.

Bizim görevimiz.

Bildiğimizi...

Öğrendiğimiz paylaşmaktır.

Gerisi kişinin kendisine kalmıştır.

[*] [*] [*] [*]

"Şurası muhakkak ki... Benim kullarım üzerinde senin hiçbir nüfuzun olmayacaktır. Güvenip dayanmak için Rabbin yeter." (İsra, 65)

[*] [*] [*] [*]

Açık ve net...

Bir... Benim kullarım...

İki... Hiçbir nüfuzun olmayacaktır.

Üç... Dayanmak için Rabbin yeter.

Üç cümle...

İşi özetliyor.

Kabulleniyor.

Aidiyet bildiriyor.

Ardından...

Nüfuzu açıklıyor.

İnsanın şeytana olan üstünlüğünü vurguluyor.

Hem de insana ümit veriyor.

Ve sığınak.

Geldiğimiz yer.

Döneceğimiz yer.

Tek sığınağımız...

Rabbimiz...

O bize yeter.

Yeter ki, onun emirlerine uyalım.

Onun gönderdiği Peygamberimiz (sav) yolundan gidelim.

[*] [*] [*] [*]

Nitekim...

En güzel örnektir O...

Zulme uğramıştır.

Yılmamıştır.

Sonuna kadar yürümüştür.

Allah'ın emirlerini yerine getirmiştir.

Allah'a güvenmiştir.

Cesaretini kaybetmemiştir.

[*] [*] [*] [*]

Geri ne kaldı?

Geri kalan sadece bilinene uymak...

Bildiğimiz ile amel etmek.

Dünyalık için.

Günübirlik çıkarlar için.

Hakkı batıla tercih etmemek...

Hak davasını yaşamak...

Yaşatmak...

O yolda yürümek...

Karınca misali...

[*] [*] [*] [*]

Şeytanın fısıldadığı mantıklı bahanelere sığınmamak...

Onun saltanatına son vermek...

Malum, onun saltanatı bir besmele kadar yakın...