Bu yoğun gündem içinde gündem yaratabildikleri için CHP’lilere teşekkür etmek gerekir!

CHP’de, ortalık yangın yeriyken saçlarını tarayanlara şaşırmamak mümkün değil.

Elbette kim olursa olsun partilerin bir disiplin kültürü varsa, o zaman o kurallara uymayanlar ihraç edilebilir.

Edilmelidir.

Kurallar, kişilere göre esnetilemez veya daraltılamaz.

Hayatın da, kanunların da anayasası budur.

CHP’de Belediye Meclis Üyesi Turhan Demirtaş ve gazeteci Latif Aydemir ihraç edildi.

Turhan Demirtaş’ın ihraç edilmesi tüzüğe uygun olabilir.

Peki, vicdanlara ne kadar uygun?

Bunu da sormak gerekir.

[*] [*] [*] [*]

Turhan Demirtaş’ın ihracını gerektiren unsurları paylaşırken, “parti kararlarına aykırı hareket etti” demek, tek başına ne kadar yeterli?

Bunu sormak gerekir.

Detaylarına girmeyelim.

Ama işi ihraca kadar getiren süreçte, Demirtaş’ın itirazlarının ve kendisini hedef yapan karşı duruşlarının içeriğine bakmak gerekir.

Bizde genelde içerik değil, sonuç üzerinden hareket edildiği için; asmak, kesmek, atmak, kabul etmek daha kolaydır.

[*] [*] [*] [*]

Şeref Aydınlı, Yavuz Boz, İsmet Çebi, Murat Gürdal, Selahattin Günaydın, Cemil Usluer, Zeki Salvador, Mehmet Yaramış ve Ercan Yüksel’in yer aldığı CHP İl Disiplin Kurulu, dokuza dokuz oyla Demirtaş ve Aydemir’i partiden ihraç etti.

Ellerine sağlık!

İyi ettiler!

Az bile ettiler!

Ne oldu şimdi, başları göğe erdi mi?

Onlar da bir üst organa itiraz edecekler.

Sonuç değişecek mi, değişmeyecek mi, göreceğiz.

Ama CHP açısından değişmeyen bir sonuç var.

O da rezillik.

[*] [*] [*] [*]

Neden mi?

Demirtaş ve Aydemir’i rutin disiplin kurallarını işleterek partiden atmayı akıl eden, düşünenlerin Zonguldak Belediyesi’yle ilgili onca spekülasyon karşısında sessiz kalması manidar.

Bunca şaibe ve iddianın olduğu yerde hem milletvekillerinin, hem parti yönetiminin sesiz kalmasının çok özel bir anlamı var.

Belediyenin yönetim anlayışı nedeniyle Milletvekili Şerafettin Turpcu’nun baştan beri rahatsız olduğunu biliyoruz.

Diğer Milletvekili Ünal Demirtaş ise, bu işlere çok girmek istemiyor.

Ünal Demirtaş, üst düzey siyaset yapıyor!

Ankara’da oyalanıyor.

Ama örgütler ve CHP’li belediyelerden pis kokular geliyor.

Dönüp arkasını bile bakmıyor.

Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir ise, bir acayip…

Turpcu’ya posta koyuyor.

Örgüte posta koyuyor.

[*] [*] [*] [*]

Bunlar neden önemli?

Seçim geldiğinde, “Biz niye başarılı olamıyoruz” diye soranların, yerel yönetimlerin şeffaflığına inanması gerekir.

Belediyelerin böylesine şaibelerle gündemde olduğu bir dönemde siz kamuoyunu aydınlatmayı tercih etmek, soruları yanıtlamak ve kuşkuları gidermek yerine, saçlarınızı tarayıp Turhan Demirtaş gibi önemli bir isimden kurtulmayı marifet sayarsanız, o zaman başka amaçlarınız vardır.

Demirtaş ve Aydemir, tüzük gereği ihraç edilebilir.

Ama öncesinde aydınlatılması gereken başka sorular var.

[*] [*] [*] [*]

Ve bir başka ayıp…

İsmail Eşref, Belediye Başkanlığını bıraktıktan sonra yerine meclis içinden Muharrem Akdemir seçildi.

Akdemir, halen AK Parti Zonguldak Belediye Meclis Üyesi olan Zonguldak TSO Başkanı Metin Demir ile yarıştı.

Kapalı oy açık tasnif yöntemiyle yapılan seçimde CHP’li üç üye, AK Parti adayı Metin Demir’e oy vermişti.

Olaylar çıkmasa ve son hamleye kalsa, bu sayı beşe çıkacaktı.

O isimleri bu partiden ihraç edememiş CHP’nin, Demirtaş ve Aydemir’i ihraç etme merakı trajikomik!

Asıl ihraç edilmesi gerekenlerin keyfi yerinde!

İşler tıkır tıkır yürüyor!

CHP’nin derdi, bu kente yakışan bir belediyecilik yapmak, hem hizmette, hem de toplumla ilişkilerde şeffaflık değil.

Bunu biz kez daha gördük!

Gazipaşa otopark olmasın!

Bir süredir Gazipaşa Caddesi’nin araç trafiğine kapatılması öngörülüyordu.

Gerek Vali Ali Kaban’ın desteği, gerekse İl Emniyet Müdürü Osman Ak’ın çabalarını izledik.

Zonguldak Belediyesi ise, hep çekimser kaldı.

Denemekten bir şey kaybedilmezdi.

Darbe girişimi sonrası Madenci Anıtı’nda demokrasi nöbetleri başlayınca, o bahaneyle Gazipaşa Caddesi de trafiğe kapatılmış oldu.

Deneme yapılıyor.

Ancak diğer alternatifler oluşturulmadan ve Mithatpaşa Tüneli açılmadan bu işin olmayacağı görüldü.

TIR ve kamyonlar olduğu sürece arka planda ciddi tıkanmalar yaşanıyor.

Ambulanslar kalıyor.

Bunlar görülmüyor, ancak genel anlamda izlendiğinde, hele ki okulların açılmasının ardından bu işin bu şekilde olması mümkün değil.

Bir önemli detay da şu bu zaman zarfında Gazipaşa Caddesi’nin araç trafiğine kapatılmasının yarattığı memnuniyet…

Caddenin her köşesi sosyal olsa, o zaman tadından yenilmez.

Ama bu uygulamanın en düşündürücü tarafı, trafiğe kapatılan Gazipaşa Caddesi’nin otoparka dönmüş olması.

Birileri tersten geliyor, kenarlara park ediyor.

Bu da çelişki!

Bazıları hala yok!

Darbe girişimi sonrası AK Parti iktidarı döneminde yönetime gelmiş pek çok daire müdürünün demokrasi nöbetlerine eşlik etmek için alanlarda olduğunu görüyoruz.

Sürekli katılanlar var.

Arada katılanlar var.

Mecburen katılanlar var.

Gönülden katılanlar var.

İlginçtir, ama bir de hiç görünmeyenler var.

Bizim için pek bir anlamı yok, kimin katılıp, kimin katılmadığının…

Ama AK Parti yönetimi, katılmayanların listesini hazırlıyor.

Bilginize!

AK Parti kompleksi!

Darbe girişimi sonrası yaşanan kenetlenme bizleri çok mutlu etti.

Umarız herkese ders olur.

Üç gün sonra su koyuvermeyiz.

AK Parti İl Başkanı Zeki Tosun ve Merkez İlçe Başkanı Metin Karaduman, bir dizi teşekkür ziyaretine başladı.

Genel Maden İşçileri Sendikası ve Memur-Sen’e gittiler.

Oysa ki, AK Parti’nin teşekkür ziyaretlerine ilk başlaması gereken yer, CHP, MHP ve diğer siyasi partiler olmalıydı.

İl Başkanı Zeki Tosun’un, FET֒cülere 17-25 Aralık operasyonu sonrasında da kısmen sahip çıkan Memur-Sen’e bu kadar sahip çıkma çabasının altında yatan nedeni gerçekten merak ediyoruz!

Ziyaretlere siyasi partilerden başlanmaması hata…

Belki finale saklıyordur!