Kente dair konuşacak çok şey var.
Ülkenin bir tarafı yangın yeri, diğer yanı ise alevden topa dönmüşken kalkıp Zonguldak meselelerini konuşmak ne kadar doğru?
Ne kadar yanlış?
Bir taraftan, iktidarın baştan beri izlediği politikalar nedeniyle daralan ateş çemberi
Diğer yandan, iktidar karşıtı olabilme adına ülke aleyhine politika yapma sevdasında olanlar
Al birini, vur ötekine
Al iktidarı, vur muhalefete
[*] [*] [*] [*]
Ve gün geçtikçe daha fazla hedef olan Türkiye nereye gidiyor?
Ve böyle günlerde insan Atatürkü çok daha fazla arıyor.
Onun kararlılığını, gücünü, duruşunu, meydan okumasını daha fazla arıyor.
Ve böyle bir atmosferde mecburen Zonguldak sorunlarını, Zonguldakla ilgili gelişmeleri paylaşmak zorundayız.
Ülkeye ilişkin zaten yeterince şeyi duyuyor, izliyorsunuz.
Aklımız Güneydoğuda, aklımız Suriye sınırında olsa da bedenimiz burada
Ve bu kentin sorunları içinde
[*] [*] [*] [*]
Sorun o kadar çok ki
Aynı şeyler
Aynı yerler
Aynı adamlar
Aynı mantık
İki ileri, bir geri
Ha bugün, ha yarın...
Umutsuz da olamıyor ki insan
Mecburen iyimser tarafından bakıyoruz.
Mecburen umutlu olmak zorundayız.
[*] [*] [*] [*]
Siyasette polemik son günlerde hızlanmış durumda.
Gerek AK Parti içinde
Gerekse AK Parti ile CHPliler arasında.
[*] [*] [*] [*]
Mesela, hastane yeri konusunda yaşanan tartışmalar bir yana
Olayı siyasi polemik haline gelmesi ayrı bir yana
[*] [*] [*] [*]
Hep diyoruz ki, sorunun değil, çözümün bir parçası olabilmek önemli.
Yoksa zaten bu kentte yeterince sorun var.
Yeterince sorun yaratan adam da var.
Bizim daha fazla soruna ihtiyacımız yok.
Sorun çözecek adama ihtiyacımız var.
Yıllardır hep laf
Laf
Laf
[*] [*] [*] [*]
Sonuç var mı?
Yok
Daha ne konuşuyorsunuz?
Neyin kavgasını yapıyorsunuz?
[*] [*] [*] [*]
Bu kentteki insanların da sabrı kalmadı.
Toplumun bu konudaki tavrına tercüman olmaya çalışıyoruz.
Eski alışkanlıkları devam ettirdiğiniz sürece karşınızda bizi bulacaksınız.
Çözümün değil, sorunun bir parçası olmak istiyorsanız lütfen başka kapıya...
Bizim katlanacak sabrımız kalmadı.
Ayağınızı denk alın.
Bu halkın tepesini daha fazla attırmayın!
Aynen şöyle diyor konuşmasının bir bölümünde;
Zonguldak ilimizde birçok tersane var, bunlar faaliyet gösteriyor, özellikle Ereğli'de konuşlanmış vaziyette.
Siz de bunların açılışına ve gemi indirme törenine katıldınız.
Ancak 2008-2009 global krizinden sonra daha önce 6-7 bin kişinin çalıştığı bu tersanelerde şu anda -en son istatistik Değerli Bakanım- 287 kişi ancak çalışıyor.
Buralardan 5 bin 550-6 bin civarında ekmek yiyen işçiler işsiz kalmış durumda.
Bu tersanelerin bir kısmı suyla çalışırken bir kısmı da faaliyetini durdurmuş vaziyette.
Zaten henüz dünya krizi çözülemediğinden, ticaret hacmi de oldukça az olduğundan dolayı yeni siparişler de gelmemektedir. Biz burada Millî Savunma Bakanlığımızdan bu tersanelerimizi tekrar ayağı kaldırmak için milli gemi projelerinden bir tanesinin orada üretilmesini öneriyoruz, bu konuda sizlerden yardım bekliyoruz.
Bu bizim bölgemiz için çok önemli.
Çaturoğlunun bu çağrısı önemli
Ancak yeterli değil.
Bir diğer AK Parti Zonguldak Milletvekili Hüseyin Özbakırın bu konuda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesi, hatta üç Zonguldak Milletvekilinin birlikte Cumhurbaşkanına gitmesi süreci hızlandırabilir.
Yoksa mecliste konuşmakla kalırsınız.
Bundan öncekiler gibi.
İyi niyetli olmak, çaba göstermek başka, topu kale çizgisinden geçirmek başka...
Biz çabayı seviniyoruz, ancak sonucu önemsiyoruz.
Önceki dönem Milletvekili Ercan Candan da boş ümitlerle oyaladı Zonguldakı
Ne oldu?
Sonuç
Aynı şeyleri yaşatmayın bize
Yumruğunuz varsa vurun.
Yoksa soğan kırın!
Hastanemiz yoğun bakımda!
Hastane yeriyle ilgili tartışmalar var.
Ve iş yine ne yazık ki, basit politik tartışmalara dönüyor.
Yarım kalan 400 yataklı hastanenin müteahhidi CHP Milletvekili Şerafettin Turpcu, dün yazılı bir açıklama yaptı.
Diyor ki;
6 Şubat Cumartesi günü, Ereğlide Armutlucuma ve Civar Köyleri Kültür ve Dayanışma Derneğini ziyaretim sonrasında Ereğli-Devrek karayolu ile ilgili açıklamaların ardından AKP Milletvekili Faruk Çaturoğlunun şahsıma yönelik, Yatırımlar, kötü müteahhitler yüzünden gecikiyor açıklamasına cevap verme gereği duyuyorum.
Zonguldakın dertleri belli
Zonguldak göç verdiği için günden güne küçülmektedir. Bunun nedeni iktidarın Zonguldak'a 13 yıldır kalıcı bir yatırım ve hizmet yapmaması ve istihdam yaratmaya yönelik bir çabasının olmamasıdır.
Biz bu sorunların takipçisiyiz ve sorunların çözümü için kararlı şekilde çalışmaya devam edeceğiz.
2015 yılında kredisini geri ödemede en başarısız il Zonguldak olmuştur.
Türkiye'de takipteki alacakların toplam nakdi krediye oranıyla Zonguldak borcuna en sadık iller sıralamasında son sırada yer almaktadır.
Yani Zonguldak ilinin tamamı sıkıntı içindedir.
Bu sadece bizim şirketimize has bir durum değildir. Bu gerçek gözden kaçırılmamalıdır.
Bu durumda, Sayın Milletvekilinin demecine göre Zonguldak`takilerin tamamı kötü işadamı mı oluyor?
Mevcut durumda 2016nın ekonomik olarak ne getireceği de belli değildir.
Sayın Milletvekili, yaptığı açıklamada, sıkıntıya düşen iş adamlarını kötü müteahhitler olarak nitelemektedir.
Biz onların iyi işadamlarını çok iyi biliyoruz.
Kredi bulamayan müteahhitlere, kredi bulabilmeleri için Hazine garantisi sağlayarak, projenin karını şirketlere; riskini vergi veren yurttaşlara yükleyen anlayışın iyi işadamları, devletten nemalanan millete küfreden müteahhitler olsa gerek.
Yandaş, torpilli müteahhitlerce yapılan işlerde hiç sıkıntı olmadığını görüyoruz.
Normal şekilde ihale çıkan bir işle, yandaşlar için ihaleye çıkan işlerin birim fiyatlarını bir kıyaslarlarsa aradaki farkı görebilirler.
Bütün soruların cevabı zaten burada saklıdır.
Devrek-Dorukhan yolu kaça ihale edilmiştir? Kaça bitmektedir? Devrek heyelan bölgesi nasıl ihale edilmiştir? Birim fiyatları nelerdir? Bu soruların cevabı önemlidir.
Sonuç, Zonguldak 10 yıldır aynı şeyleri konuşuyor.
Hastanemiz yoğun bakımda!