Ak Parti´de İl Başkan Adaylığı için Hamdi Uçar ve Celil Uzun yarışıyor ya.


Ama bir türlü sonuç çıkmıyor ya.


Milletvekillerinden birisi sürekli iki isim telaffuz ediyor.


İki ismi duysanız "Zonguldak ve Ak Parti bu kadar ucuz mu?" dersiniz.


Ankara´daki toplantıda İlçe Başkanları&[#]8217;nın dördü Hamdi Uçar´ı desteklemiş.


Diğer ikisi ise Celil Uzun diye ısrar edememişler.


Milletvekili, İlçe Başkanları&[#]8217;na "Niye şu isimleri de önermiyorsunuz?" demiş.


İsimler tam bir felaket.


Koskoca iktidar partisi bu adamlara mı kalacak?


Gazipaşa´ya bir Kızılay çadırı kurup partiyi oraya taşısak daha iyi.


Neyse şu iş bitsin, ondan sonra daha rahat yorum yapacağız.



Kent Konseyi ne yapacak?


Kent Konseyi´nin yeni yönetimi belli oldu.


Seçimler çok çekişmeli geçmiş.


Şehir Plancıları Odası Başkanı Yesari Sezgin, Başkan olmuş.


Baro Başkanı Kerem Ertem kaybetmiş.


Başkan adaylarına bakıyorum.


İkisinin de politik geçmişi var.


İkisi de polikada gelecek vaat ediyorlar.


İkisi de ileride karşımıza aday olarak çıkacaklar.


İşte bu yüzden bu işe çok asılıyorlar.


Yönetimlerine giren isimlerin bir kısmı da bu düşünce içinde.


Kent Konseyi güzel bir vitrin.


Peki, geçmişte Kent Konseyi, kentimizin hangi önemli sorununa çözüm buldu?


Ben hatırlamıyorum.


İnşallah bu yönetim kentimizin önemli sorunlarının çözümü için kamuoyu oluşmasında ve çözüm yolları aranmasında etkili olur.


Yoksa siyasi beklenti içinde olanların vitrini olarak kalmaz.


Pusula Gazetesi, kurulduğu günden bu yana kentin sorunlarına çözüm bulma konusunda agresif bir yayın politikası izliyor.


Bu politika bundan sonra da devam edecek.


Yani bu misyonumuzu Kent Konseyi´ne bırakmayacağız.



Trafikçiler eylem mi yapıyor?


Zonguldak Valiliği çevresi ve kent merkezindeki trafik sorunu konusunda birkaç gündür yayın yapıyoruz.


Dün itibariyle trafik polislerinin usulsüz parklara müdahale etmeye başladıklarını gördük.


Peki düne kadar neden çalışmıyorlardı?


Yoksa eylem mi yapıyorlar?


Tavır mı takınıyorlar?


Nedir yani?


Valilik Binası&[#]8217;nın çevresi otopark haline gelmiş.


Cadde boyu parklar almış başını gidiyor.


Dün Madenci Anıtı&[#]8217;nın yanında tam dört tane polis otosu peşpeşe dizilmiş.


İçlerinde bir tane polis memuru yok.


Yani polis araçları oraya park etmiş.


Madenci Anıtı otopark olmuş.


Vatandaş park edince cart-curt, polis park edince ses yok.


Olur mu böyle yanlış?


İstanbul Pastanesi´nin karşısına ne demeli?


Vatandaşa bankada imza atmak için iki dakika tolerans gösterilmiyor.


Pastaneden alışveriş yapılmasına izin verilmiyor.


Ama Emniyet araçları orada akşama kadar park ediyor.


Ama lüks otolara park, her yerde serbest!


Öyle mi?