Zonguldak Belediye Başkanı İsmail Eşref´in görevinin ne kadar zor olduğunu çok iyi biliyorum.


Hem muhalefetten seçildi hem borç batağında bir belediye aldı.


Zonguldak Şehirlerarası Otobüs Terminali konusunda açıklama yapan Eşref; "Terminali kaldırmayacağım" demiş.


Yanlış.


Terminal kaldırılmalı


"Terminali kaldıramıyorum" ya da "Terminali kaldıracak gücüm yok" demek başka bir şey; "Kaldırmayacağım" demek başka bir şey.


İşte biz burada sorun yaşıyoruz.


Ben Belediye Başkanları ile burada anlaşamıyorum.


Ama hata yine Eşref´te değil.


Beş yıl boyunca terminali yeni yerine yapacağım diyerek çivi çakamayan önceki Başkan Secaattin Gonca´da.


"Yapmayacağım" demek yerine yapabilmenin yollarını neden aramıyoruz.


Hem oradaki rezilliği hem ilçe minibüslerinin mağduriyetine neden bir son vermek için çaba sarf etmiyoruz.


"Para yok" demek bence yeterli değil.



Yunus balığı ve Zonguldak limanı


Gazetedeki büromdan limanı çok net görüyorum. Önde yeşil çam ve çınar hemen ardından deniz.


Aramızda 40-50 metre var yok.


Bu bağlamda şanslıyım.


Ama şöyle seyre dalmaya pek fırsat olmaz bizde. Bilmeyenlere not düşelim.


Bizim liman aşırı kirli ve gri bir tondadır.


Eskiden istavrit tutulduğu günleri çok anlatırlardı.


Ancak dün limanın o kirli sularında yunuslar batıp çıkıyordu.


Her sene bu zamanlar uğradıkları gibi.


Bu sene de uğradılar.



Açıkgöz´ün bizimkilerden farkı


Geçtiğimiz günlerde ZKÜ Rektörü Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz için "Zonguldak´ın yükselen trendi" demiş ve çalışma azminden mücadelesinden bahsetmiştim.


Hala yankılarını aldığım bu yazının ardından kısa bir not düşmek şart oldu.


Rektör Açıkgöz bilim adamı. Onun tek amacı para kazanıp, lüks yaşamak değil.


İşinin en iyisini yapmak.


Bizimkilerle arasındaki en büyük fark burada işte. Bizimkiler her şeyi ya para kazanmak ya hava civa için yapıyor. En azından görüntü bu.


Bu yüzden de dandik - dundik işler ortaya çıkıyor. Dandik-dundik adamları yönetmek için seçiyoruz.


Sonra da iki karış yol alırken göbeğimiz çatlıyor.


Yalan mı?



Son gelişmeler


Bir haftalık aradan sonra gazeteye yeniden ayak bastım.


Hafta boyunca uzak kaldığım konuları gözden geçirdim.


Ak Parti içindeki gelişmeler bıraktığım yerde.


Celil Uzun virajlı yolda yine patinaj yapmış.


Maden Mühendisleri Derneği Kongre yapmış.


Benimde KGD adına çalışma grubunda yer aldığım İl Tütün Kurulu kanalıyla il ve ilçelerde dumansız hava etkinlikleri yapılmış.


Zonguldak Belediye Başkanı İsmail Eşref terminali kaldırmayacağını söylemiş.


ZGC kongre yapmış.


Vali Erdal Ata kongredeki konuşmasında "Basın ne kadar gelişirse demokrasi o kadar gelişir" şeklinde mesaj vermiş.


Tabiî ki mesajı kimin nasıl algıladığı çok önemli.


Dernekçiliğin ve örgütçülüğün Zonguldak´ta yapılamayacağını ve anlamsız olduğunu zaman zaman vurgulayan Anadolu Ajansı´ndan arkadaşımız Erdinç Aksoy yeni yönetimde yer almış.


Bence en güzel gelişmelerden biri.


Başkan olduğu günleri de görmeyi gerçekten arzu ederim.


İşte o zaman mesleki anlamda daha güzel şeyler yaşanacaktır.


Herkese hayırlı olsun.


TBMM Başkanı Köksal Toptan; "En büyük eksiğimiz Zonguldaklılık bilinci" demiş.


Tabi ki bu bilinci oluşturmak kimin ne kadar çaba gösterdiği tartışılır.


Bunun gibi bir çok konuyla başladık haftaya.


Üzerimde biraz tembellik, önümüzde bir dünya iş var.