Polat Türkmen, Milletvekili Adaylığı için İl Başkanlığı&8217;dan istifa etmişti.
Celil Uzun İl Başkanı oldu.
Ve Genel Merkez faks bombardımanına tutuldu.
Amaç neydi?
Köksal Toptan, Ak Parti Zonguldak Milletvekili Adayı olmasın.
Celil Uzun, gazeteleri dolaştı ve "Köksal Toptan´ın Zonguldak´tan adaylığına karşıyız" denildi.
Bu açıklamalar o günlerde gazetelerin manşetlerini süsledi.
Ancak Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Köksal Ağabeyi"ni Zonguldak 1. Sıra Adayı yaptı.
Aradan epey bir zaman geçti.
Deniz Kulübü´nde bir yayın kuruluşunun gecesinde Celil Uzun, Köksal Toptan´ın gözlerinin içine bakarak "Benim siyasi hayatım ikiye ayrılıyor. Köksal Toptan´dan önce, Köksal Toptan´dan sonra." dedi.
Herkes bir anda şaşırdı.
Milli Görüşçü Celil Uzun, Ak Parti´ye geçerken Milli Görüş gömleğini çıkartmıştı.
Şimdi de Köksal Toptan gömleğini giyiyordu.
O geceden sonra Celil Uzun-Köksal Toptan ilişkileri düzelir gibi oldu.
Önceki gün Alaplı´da basın toplantısı yaptı Celil Uzun.
Ve dedi ki: "TBMM Başkanı 35 defa geldi diyorlar. Geldi de ne oldu? Kendi evine geliyor buraya. Köksal Bey TBMM Başkanı seçildi de ne oldu Zonguldak´ta? Geldi de gitti."
Dün Zonguldak´a gelmiş, ajansları gezmiş "Ben öyle demedim" demiş.
İHA´ya gitmiş. Açıklaması şöyle:
"O bizim ağabeyimiz. Siyasette birçok şeyi ondan öğrendik. Her zaman Köksal Bey&8217;in hizmet ettiğine inanıyorum. Biz olsaydık Köksal Bey TMBB Başkanı seçildiğinde binlerce kişiyle karşılardık."
Sadece bu kadarla mı?
Ay başında ne demişti Celil Uzun?
"2004 Yerel Seçimleri öncesinde SHP´yi maddi, manevi destekledik."
Sonra ne dedi:
"Biz SHP´ye maddi yardımda bulunmadık. Ağzımdan kaçmış."
İnsan eline, diline, beline sahip çıkacak.
Ağzından çıkanı kulağı duyacak.
Ya da karşılığını alacak.
Celil Uzun bu işte.
Neyi tartışıyoruz?
Bu iş bitmiştir.
Celil Uzun, siyaseten duvara toslamıştır.
Ama şimdi değil.
Aslında Celil Uzun, İl Başkanı iken duvara toslamıştı.
Bu işin böyle olacağını ona en yakınındaki isimler söylemişti.
Ben de o dönem İl Başkan Yardımcısı olan, şimdilerde Zonguldak Belediye Meclis Üyesi Salih Erbay´a söylemiştim.
Ama o en yakınındaki isimlere karşı savaş açtı.
Sadece geçmişinde değil.
Celil Uzun, çevresiyle savaşı bugün de sürdürüyor.
Eski düşmanlarını dost bilip cepheye çıkıyor.
Önceki gün Ak Parti İl Başkanı Hamdi Uçar´ın odasında oturuyoruz.
Zirve´den Ömer Taşlı da var.
Karşı koltuktan biri bir şey söyledi.
"Ömer bu kim?" dedim.
"Yusuf Kalay´ı tanımıyor musun? Celil Uzun´un&8230;" dedi.
"Tamam" dedim.
O beni tanıyormuş, ben ise Yusuf Kalay´ın adını çok sık duyuyor, kendini ilk kez görüyordum. Pusula´yı internetten düzenli bir şekilde takip ediyormuş.
Tanıştığımıza memnun oldum.