Bir ülke tarihinde böyle bir soruşturma süreci var mıdır bilemiyoruz?


Olayları objektif bir şekilde gözlemlemeye çalışırken bazen zorlanmamak mümkün değil.


Altı üstü bir Ergenekon.


Alınıp bırakılanlara bakın.


Saymakla bitmiyor.


Alınıp tutukluluk halleri devam edenlere bakın.


Saymakla bitmiyor.


Nereye kadar devam edeceği belli değil.


Hele hele aylarca içeride tutulduktan sonra serbest kalanların gelişmelerle ilgisi olmadığı yönünde doğan izlenimler, Ergenekon´ın ne kadar sağlıklı ilerlediği konusunda şüphelere neden oluyor.


Baştan beri ´Dur bakalım ne olacak´ diye bekleyenler bile 12. dalgadan sonra ´Hadi canım´ şeklinde içsel bir tepki gösterme sürecine girmiş durumda.


Ergenekon suç örgütü içinde öbeklenenlerin yanında muhalif görüşte olanların teker teker alınmasından çıkacak sonucu gerçekten merak ediyoruz.


Ve şunu sormak gerekiyor:


Bu Ergenekon, kimin Ergenekon´u?


Bu gidişle yeni bir siyasi parti doğacak.


Adı Ergenekon Partisi olacak. Kısaca EP.


Birkaç sene sonra Ergenekon sanıkları arasında yer alanlardan oluşan bir hükümet kabinesi ile karşı karşıya kalabiliriz.


Bazen düşünüyorum. Bu kadar tezat adam aynı örgütlenmenin içinde nasıl yanyana gelebiliyor? Ergenekon bir suç örgütü olmaktan çıkıp düşünce örgütüne mi dönüşüyor? Tersinden bakıldığında ülke gerçekten bir darbe sürecine mi hazırlanıyor?


Bunları anlamak için galiba birkaç dalga daha gerekiyor. Bu süreçte en rahat insanlar, arada dalgasını geçenler!



- Gonca yine hata yapıyor -


Zonguldak Belediye Başkanlığı´nı kaybeden Secaattin Gonca ile olan dostluğumuzu herkes bilir. Bizi bilenler, kendisini tam dört yıldır ısrarla eleştirdiğimi de bilir.


Kimi zaman alınır, kimi zaman kızar, kimi zaman anlamaya çalışır. Bu günlerde kaybetmenin kendisinde yarattığı duygusal reflekslerle oradan oraya koşuyor.


Hesaplaşma peşinde. Oysa hesaplaşması gereken ilk kişi kendisi. Ak Parti içindeki siyasi hesaplaşma içinde açık taraf.


İl Başkanı Hamdi Uçar´ın karşısına kim aday olursa onu destekleyecek.


Neyi bekliyor? Hamdi Uçar´la böyle hesaplaşmayı mı? Yeni yönetimin bir sonraki seçimde kendisini yeniden Belediye Başkan Adayı yapmasını mı? Yoksa milletvekilliği sıralamasında bir yer mi bekliyor?


Dünkü yazımda İl Başkanı olmasını önermiştim.


Gerçekten niyeti varsa, çıksın aday olsun.


Ama lütfen önce kendisi ile hesaplaşsın!



Polat Türkmen


Ak Parti Milletvekili Sayın Polat Türkmen´den kent adına çok şey bekliyordum.


Güzel konuşmalarının dışında daha fazla icraat bekliyordum.


Sokakta da böylesine genel bir kanı hakim.


Derin izler, eserler bırakamadan vekillikteki ikinci dönemini de dolduruyor.


Her defasında partisinin teşkilat işlerinin peşine gitmekten yorgun düşmüş bir Polat Türkmen ile karşılaşıyoruz.


En büyük avantajı kimseye kızmaması.


İki güzel kelimeyle bağlayıverir adamı.


Partilileri bağladığı yetmiyor, kentin geleceğini de böyle bağlıyor.


Valla kızmak-gücenmek yok.


Polat Bey kendini yeterli bulabilir.


Yakın çevresi, onu sevenler yeterli bulabilir.


Ben de kendisini seviyorum ama yeterli bulmuyorum.


Ak Parti, Zonguldak Belediye Başkanlığı´nı kaybettiyse ve alternatif adaylar çıkartamadıysa bunda en büyük pay Sayın Türkmen´indir. Belediye Başkanlarının elinden tutup bakanlıkları dolaştırmakla iş bitmiyor.


Sayın Türkmen´in şimdi yapması gereken ilk iş, Kilimli ve Kozlu´nun ilçe olması için kavga etmektir.


Haydi Sayın Türkmen, göster gücünü!