ÇÖZÜM

Artık akan kan durmalı.

Anaların ağıdı son bulmalı.

Bunun için her iki taraf da kanın kanla yıkanmayacağını bilmeli.

Kan kanla değil, suyla yıkanır.

İşte bulmamamız gereken, bu su olmalı.

Başlangıçta antiemperyalist olduğunu söyleyen örgüt, Amerika&[#]8217;nın yardım ettiği, kullandığı bir taşeron haline geldi.

Örgütün tarihinde, yayınlarında, söylemlerinde Amerikan karşıtlığı adına hiçbir şey bulamazsınız.

Bizim cumhuriyet tarihinde de -Kısmen Ecevit ve Erbakan hariç- Amerikan karşıtlığı olmamıştır.

Yani Amerika, her iki tarafın da &[#]8220;dostu&[#]8221;dur(!)

Avrupalılar da, her iki tarafın &[#]8220;dostu&[#]8221;dur(!)

Ama bunlar nasıl bir dostsa, her iki taraftan akan kanı zevkle seyrediyorlar.

(Bu dostluğu anlamanız için aşağıda kısa bir fıkra anlatacağım)

Oysaki onlar dost değil.

Bunları devre dışı bırakmadan, Kürt ve Türklerin yararına bir çözüm bulmak olanaksız.

Bugün emperyalistler, Türkiye&[#]8217;yi Kürtler adına Abdullah Öcalan ile konuşmaya zorluyorlar. İktidar bu işe dünden razı edilmiş, ama halka izah etmede zorlanıyor.

Üstelik yanlış. Çünkü PKK, tek başına Kürtlerin temsilcisi değil.

Ama ısrarla kamuoyuna PKK&[#]8217;nın tek temsilci olduğu pompalanıyor.

Korkudan konuşamayanların dışında, sadece AKP&[#]8217;de 70 kadar Kürt kökenli milletvekili var. CHP&[#]8217;de, hatta MHP&[#]8217;de bile Kürt milletvekili var. Oysa BDP´nin milletvekili sayısı sadece 29. Seçilmiş olan İl Genel Meclis ve Belediye Meclis üyeleri var. Meslek odaları var. Aydınlar, sanatçılar var. Bunları yok sayamazsınız.

Yani, &[#]8220;sadece Öcalan&[#]8217;la görüşülebilir&[#]8221; iddiası doğru değil.

Oysa bugüne kadar; &[#]8220;Kürtleri yok sayma&[#]8221; yaklaşımı yerine, kendi Kürtlerimizle, kendi isteğimizle, zamanında konuşmayı becerebilseydik, bu noktaya gelir miydik dersiniz?

Yasal zeminde, Kürt Milletvekilleri, Belediye Başkanları, İl Genel Meclisleri, Belediye Meclisleri, Kürt kanaat önderleri ortadayken, sadece Apo ile görüşmek hangi akla sığıyor?

Bunlardan oluşacak ve tabii ki içinde BDP&[#]8217;nin de yer alacağı bir platformun temsilcileri ve akil adamların gözetimi altında yapılacak görüşmeler, her iki tarafı da rahatlatacaktır.

Bu seçenek niye akla, dile gelmiyor, anlamıyorum?

Bu akıl dışılığı aşabilmenin tek yolu var; her iki tarafın da ırkçı söylemleri terk etmesi, PKK&[#]8217;nın silah kullanmayı bırakması, üniter devlet çerçevesinde yapılabileceklerin konuşulması gerekiyor.

Yani:

İnadına barış, inadına kardeşlik, inadına birlikte yaşamak!

Bin yılın suç ve yol arkadaşları, bunu becermek zorundalar.

[*] [*] [*] [*]

Yukarıda; Amerika ve Avrupalıların hem PKK, hem de Türkiye ile &[#]8220;dost&[#]8221; olduklarını yazmıştım.

Bu fıkra da &[#]8220;dost&[#]8221; üzerine&[#]8230;

[*] [*] [*] [*]

DOST NE DEMEK?

Adam, çok güzel, ama oldukça saf bir kadınla evlenmiş.

Evlerine gelip-giden kocasının bir arkadaşı kadına vurulmuş. Koca evde yokken, eve gelir-gider ve kadına, &[#]8220;Ne olur kabul et, senin dostun olayım!&[#]8221; der dururmuş.

Kadın, denileni pek anlamamış. Bir akşam kocasına, &[#]8220;Dost ne demek?&[#]8221; diye sormuş.

Adam kapıdaki tehlikeye uyanmış:

&[#]8220;Bak karıcığım, biz seninle evliyiz değil mi?

&[#]8220;Evet!&[#]8221;

&[#]8220;Bu evin kirasını, elektriğini, suyunu ben ödüyorum değil mi?&[#]8221;

&[#]8220;Evet!&[#]8221;

&[#]8220;Senin üstünü-başını, makyaj malzemeni de ben alıyorum.&[#]8221;

&[#]8220;Evet!&[#]8221;

&[#]8220;Bakkal, kasap, pazar masrafı da bana ait.&[#]8221;

&[#]8220;Elbette!&[#]8221;

&[#]8220;Tabii bu arada seninle yatıyoruz da&[#]8230;&[#]8221;

Kadın, biraz sıkılarak, &[#]8220;Evet!&[#]8221; demiş.

Adam:

&[#]8220;Bak karıcığım; &[#]8216;dost&[#]8217; dediğin de seninle yatacak. Ama bunların hiçbirini almayacak!&[#]8221;

Öz söz: Türkler ve Kürtler dostlarını iyi seçmeli.

[*] [*] [*] [*]

Bu tavanın tüm balıklarına esenlikler&[#]8230;