Bu hafta sizinle Sayın İsak Alaton&[#]8217;a yazdığım bir mektubu paylaşacağım.

Mektubun tarihi, 3 Nisan 2012.

Mektupla birlikte &[#]8220;Karaelmas Karasevdam&[#]8221; kitabımı da gönderdim

[*][*][*][*]

Alaton ile tanışmamız, bir panele birlikte katılmamızla gerçekleşti. İstanbul Zonguldaklılar Derneği, 1992 yılında, İstanbul Hilton Oteli&[#]8217;nde bir panel düzenlemişti.

Paneli işadamı-iktisatçı Cemil Çakmaklı yönetti. Panelist olarak; İsak Alaton, İTÜ Maden Fakültesi&[#]8217;nden Prof. Engin Arıoğlu, Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası adına M.Cengiz Sunar, Zonguldak Belediyesi adına da ben katılmıştım.

Zonguldak adına yararlı bir etkinlikti. Geniş bir katılımla yapılan paneli, çok sayıda ulusal basın kuruluşu izledi. Hatta ertesi günkü Günaydın Gazetesi&[#]8217;nde benim konuşmam yaklaşık yarım sayfa olarak yayımlandı. Yani neredeyse tüm ülkenin, &[#]8220;Türkiye&[#]8217;nin sırtındaki kambur&[#]8221; olarak suçladığı Zonguldak&[#]8217;ı savunma olanağı bulduk. Bu çabada yurtsever madenci Prof. Engin Arıoğlu&[#]8217;nun katkısı yadsınamaz. Arıoğlu, &[#]8220;Zonguldak&[#]8217;ın kambur olmadığını, aksine Türkiye&[#]8217;nin Zonguldak&[#]8217;a 5,6 milyar dolar borçlu olduğunu&[#]8221; soyadına yakışır biçimde arı-duru anlattı

[*][*][*][*]

Sayın Alaton, mektubuma bugüne kadar bir cevap vermedi.

Yaptığım telefon konuşmasında, özel sekretaryadan bir görevli, mektup ve kitabın Alaton&[#]8217;a verildiğini söyledi.

Hala Alaton&[#]8217;un cevabını bekliyorum.

Mektubu biraz da Zonguldak adına yazmıştım.

Bu nedenle bu özel yazışmayı sizinle paylaşmakta bir mahzur görmüyorum.

[*][*][*][*]

Sayın Alaton;

Bilmem beni anımsayacak mısınız?

1992 yılıydı sanırım, İstanbul Hilton&[#]8217;da bir panelde beraber panelist olmuştuk.

Paneli, İstanbul Zonguldaklılar Derneği düzenlemiş, Sayın Cemil Çakmaklı da yönetmişti.

Ben bu panele, o yıllarda (1989-94) meclis üyeliğini yaptığım Zonguldak Belediyesi adına katılmıştım.

Neyse, size yazma ihtiyacı duymama gelelim.

25 Mart 2012 tarihli görsel ve yazılı medyada, &[#]8220;Son otuz yıldaki iki başarısızlık ve hüsranımdan biri, Zonguldak maden ocaklarını kapattıramamak&[#]8221; diyerek beni üzdünüz.

Üzgünlüğümün; benim değil, sizin adınıza olduğunu belirteyim.

İsterseniz konuyu açmadan size bazı şeyler söylemek istiyorum.

Öncelikle evimde ve işyerimde bilgisayarım var ve kullanabiliyorum. Ama size el yazımla yazmak istedim. Bu size verdiğim önem ve saygının ifadesi.

Çünkü siz, bırakın kendi kuşağınızı, bugünkü genç kapitalistlerden bile iyi ve seçkin bir burjuvasınız. Bunu bir övgü olarak kabul edin. Çünkü gerçek burjuvalar, çağının kültürüne ve entelektüel mirasına vakıf, okuyan, düşünce üretebilen insanlardır. Yani para ve mülkiyet yanında bilgi de biriktirmişlerdir. Sizi bu yanınızla saygıdeğer buluyorum.

Benim, sosyalizmi savunan biri olarak bunları söylemem garibinize gitmesin.

Keşke sizin gibiler, bizim burjuvalar arasında çoğunlukta olsalardı.

Keşke sosyalist kadrolar da, burjuva dünyasında yer alacak kapasitede bilgili ve donanımlı olsalardı.

O zaman ülkemiz çok farklı olurdu.

En azından fikir fukarası olmazdık belki.

Başta Kürt sorunu -belki bu arada Zonguldak madenleri- olmak üzere birçok derdimizi hallederdik.

İsterseniz asıl konumuza dönelim. Yani sizin hüsranınıza&[#]8230;

Sözün özü şu; sizde bilirsiniz ki, sosyoekonomik sorunlar tek başına öznel taleplerle değil, o sorunu yaşayan toplumun genel kabulü ile değişir-çözülür. Özelimizde de, Zonguldak´ın sorunlarına çözüm gelmedi ki, madenleri de kapatılsın.

Yani Zonguldak&[#]8217;a işsizliği, yoksulluğu, göçü absorbe edecek yatırımlar hala yapılmadı.

Kent meydanı, çevre yolu, ulaşım rahatlığı olmayan bir kent hala&[#]8230;

Yani bu cephede, yeni bir şey yok.

Bu basit kuralı düşünürseniz, hüsranınızı anlamak mümkün değil. Bu nedenle, kendinize de, Zonguldak&[#]8217;a da haksızlık etmeyin.

Hala tek ürün kömüre bağlı olan bir kentin elinden bunu da almayı düşünmek, sizin gibi rafine bir burjuvaya yakışmıyor.

Bu arada, size bir kitabımı gönderiyorum

Dilerim ilginizi çeker, bizi de daha yakından tanırsınız.

Sizi saygıyla selamlıyorum.

Esen kalın&[#]8230;

[*][*][*][*]

Bu tavanın tüm balıklarına esenlikler.