Sosyal Devletin önemli uğraş alanlarından biri de hiç kuşku yok; kimsesizlere yapılan-yapılacak yardımlarla ilgilidir.


Yerel idareler, bilhassa Belediyeler ellerindeki imkanlar ölçüsünde ve belirlenmiş kriterlere göre geliri olmayanlara nakdi yardımda bulunuyorlar.


Valilikler de benzeri yardımlarını, yine belirlenmiş ölçütlere göre ilgililere veriyorlar. Bir anlamda, hepimizin Devlete verdiği, Devlet tarafından başvuruculara veriliyor.


Bu tür yardımlar, bir insanın hayatını idame ettirmek için yeterli değil.


Bence bu tür yardımlar yanında, ciddi bir toplum dayanışmasına ihtiyaç bulunmaktadır.


Bazı kişilerin, dernek veya gönüllülerin burs, maddi yardım ve benzeri destekleri sürdürülmekte. Bu şüphesiz, kuruluş amaçları &[#]8220;yardım etmek&[#]8221; olan dernekler için varlık sebebi.


Benim asıl üzerinde durmak istediğim; işte hem yerel idarelerin, hem dernek, vakıf veya gönüllü birliklerin, yardımlarından belli miktarları bir havuza koymaları; havuzda toplanan maddi varlıkların, talep edenlere belli kriterlere göre dağıtılması.


Hele, bir de bir &[#]8220;Yardım Evi&[#]8221;,&[#]8221;Dayanışma Evi&[#]8221; yada -ne bileyim- &[#]8220;Umut Evi&[#]8221;adında birkaç yuva kurabilsek. Gerçekten evi, bakanı, yakını olmayan kişileri buralarda misafir etsek, belli becerileri kazandırsak, uğraş imkanlarını versek, yada hastalık pençesinde olanlara sığınacakları bir yuva kursak&[#]8230; Maddi yardımları, benzer katkıları, havuz yönetimi tek elde toplar, evlerde kalanlara, burs imkanı bulmak isteyenlere yardımı ulaştırır.


Bu şehir, elbirliğiyle bu tür yardımları gerçekleştirecek duyarlılığa, vicdana, gönle sahip.


Bir şehrin sadece süreklilik içeren kalkınma, istikrar kazanmış görev bölümünü, yönetimde adalet ve katılım gibi kriterleri var etmesi yeterli değildir.


Bunun yanında,şehir; sosyal anlamda, dayanışma ve yardımlaşma duygusunu, bireylerin, derneklerin, gönüllülerin kapasite veya imkanlarını organize ederek, hatta maddi gelir elde edebilecek yapıları kurmalı, desteklemeli, tabiri caizse beslemelidir.


Huzurevleri, çocuk yuvaları, özel eğitim kurumları bu alandaki eksikliği gidermektedirler. Ama benim bahsettiğim &[#]8211;bir anlamda projedir- kimsesizlerin, huzurevlerine girebilecek imkanları olmayanların yada huzurevlerine kayıt yaptırabilecek maluliyette bulunmayanların kalabilecekleri evler kurabilmek.


Şu eski Fransız evleri var ya. Bilemiyorum, onlardan biri bu tür girişime katkı sağlayabilir mi? Bu girişimi sivil toplum örgütleri, Kent Konseyi, Belediyeler öncülüğünde gerçekleştirebiliriz sanırım.


Umut Evinde kalabilecek birkaç kişi tanıyorum. Otel odalarında kanser hastalığını yenmeye çalışan, bir tanıdık gibi. Mutlaka sizin de vardır tanıdıklarınız.

Bunu da başarır memleketim, bunu da başarır..