Bilindiği üzere, Karadeniz&[#]8217;in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi, 21 Nisan 1992 &[#]8216;de Romanya&[#]8217;nın Bükreş Şehrinde imzalanmıştı. Sözleşme, 14 Aralık 1993 tarihinde Resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmişti.
Karadeniz Stratejik Eylem Planı, 31 Ekim 1996´da kabul edildiğinden, o tarihten bu yana 31 Ekim tarihi Uluslararası Karadeniz Günü olarak kutlanıyor.
Sözleşme kapsamında yapılan değerlendirmelerde, &[#]8220;Kara Kökenli Kirleticilere İlişkin Ulusal Eylem Planının&[#]8221; Türkiye tarafından yürütülmesine karar verilmişti.
Türkiye kıyı havzalarında bölgelere göre kirliliğe neden olan kara kökenli kirleticilerin kaynakları ve hangi oranda kirliliğe neden oldukları ile yöre ve sektör bazında önceliklerin belirlenmesi ve söz konusu kirliliğin kontrol altına alınıp, önlenebilmesi için bir &[#]8220;Türkiye Kara Kökenli Kirlilik Ulusal Eylem Planı&[#]8221;nın hazırlanmıştı. Planda, özellikle kara kirleticilerinin (katı atıklar, evsel ve sanayi atıkları, pis su sızmaları, ağır metal içeren akışkanlar vb) oluşum, kaynak, yönlenme ve kapasiteleri ve katı atıkların stoklanma, sızıntıların ise bertaraf edilme durumları analiz edilmiştir. (TÜBİTAK-Ulusal Eylem Planı).
Sözkonusu Ulusal Eylem Planı, kaynakların en etkin şekilde kullanılması, yatırımların en rasyonel şekilde yönlendirilmesi ve kirliliğin önlenmesi için önemli faydalar sağlayacaktır.
Karadeniz&[#]8217;in giderek kirlenmektedir. Gerek katı atıklar, gerek sızıntılarla, ekolojik dengenin bozulduğu bir gerçektir. Balıkçılık sektörünün, deniz kaynakları yönetiminde yaşanan problemler sebebiyle, kirliliğin de buna eklenmesiyle, ciddi problemlerle baş başa kaldığı bir gerçektir.
Türkiye&[#]8217;nin, kara kirleticilerinin bertaraf edilmesi noktasında, katı atık tesislerinin tamamlanması, kıyı ekolojik dengesinin ve fiziki durumunun korunması, atık suların sızıntılarının, sanayi atıklarının ve evsel atıkların denize ulaşmadan depolanması ve kirliliğinin çözümlemesi gerekmektedir. Bu amaçla, çevre kanunlarının uygulanması, çevre bilincinin diri tutulması, kanalizasyon ve atık tesisleri yapım işlerinin tamamlanması zorunluluk olarak karşımızda durmaktadır.
Zonguldak, hem katı atık depolama, hem de kanalizasyon bertaraf tesislerinin yapımı ve işletilmesi konusunda önemli atılımlar gerçekleştirmiştir, gerçekleştirmektedir. Kamu yatırımlarının yanında özel yatırımlarla Ulusal Plan amaçlarına yaklaşılmıştır.
Belki de burada, kapsamlı bir çevre-deniz, çevre-insan ve deniz-insan diyaloğunun kurulmasını kalıcı olarak tesis etmek gerekmektedir.
Sadece maddi yatırımlarla değil; dayanışma ve katılımcılık ruhunun da bu soruna kanalize olması tercih edilmelidir.
Varsın Karadeniz sadece adıyla &[#]8220;kara&[#]8221; kalsın.
