Akköylü, son zamana kadar fasulyeyi bilmezdi.
Benim çocukluğumda anam ´pâla´ dikmeye giderdi.
Sonra ´fasile´ oldu.
Bizim bildiğimiz fasulyenin isim gelişimi böyle oldu.
Kuru fasulyeye ´beyaz pâla´, barbunyaya da ´kara pâla´ derdik.
Bir de ´eşek pâla´sı vardı.
En çok onu severdim.
Anamın yaptığı, bıçakla kesilecek kıvamdaki bol yağlı yoğurtla birlikte çok nefis olurdu.
Dedem, gençliğinde İzmir´de çok çalışmış.
İlk maaşıyla lüks bir lokantaya gitmiş.
Garson gelince Dedem sormuş; "Menüde ne var?"
Garson saymaya başlamış.
Dedem et ve ot yemeklerini es geçmiş.
Dörtyüz civarında davarı olan bir adamın etle ne işi olur?
Yan komşu misafirliğe geldiğinde, hoş-beşten sonra bir ara ortalıktan kaybolurdu.
Bilip-bilmeyen tuvalete gitti sanır.
Aradan on dakika geçer geçmez elinde ya bir but, yada bir ciğerle gelirdi.
Davalar cins-cinsti.
Kurbanlık olacaklar.
Damızlıklar.
Yavrular.
Misafire kesilecekler.
Dedem çok maharetliydi.
Onlarca çeşit et yemeği bilirdi.
´Sebze´ desen, her çeşidi var köyde.
Zaten köylerde ziyan olan meyve-sebzelerle kaç gariban ev geçindirir kim bilir?
İlk dikkatini çeken yemek ´Sultani´ olmuş.
"Herhalde sultanlara layık bir yemek" diye düşünüp istemiş.
Büyük bir hevesle gele gele önüne bizim Akköy´deki ´Eşek pâlası´ gelmiş.
Teşbihte hata olmaz.
Yerel seçimler öncesinde aday tartışmaları yoğun.
O olursa, ne olur?
Bu, şöyle yapar.
Şunun böyle artıları ve eksileri var.
Konunun özeti şu;
Yıllardır önümüze sunulan aynı adaylar.
Bu kez partileri değişik.
Ya da gündemden düşüp yeniden gelenler.
Gündemi yoğun olarak işgal ediyorlar.
En çok da onlar konuşuluyor.
Yani Akköy´de ´Eşek Pâlası´...
İzmir´de ´Sultani´.
Adaylar bildik aday.
Kiminin partisi değişik.
Kiminin...
Vatandaşın dikkat etmesi gereken görmeden, bilmeden oy vermemesi...
Gerçi fazla seçeneği yok.
Sahanda yumurtanın adı omlet.
Makarnamız, spagetti.
´Eşek Pâlamız´ Sultani olduktan sonra, adaylarımız parti değiştirmiş...
Bu hikayenin sonu Çorum´da biter.
Çorumlu, eşeği boyamış...
Zonguldaklı, adayı boyuyor...
Hırsla kalkan, zararla oturur.
Dikkatli olmak gerek vesselam.
Atilla´nın tüneli...
Pusula Genel Yayın Yönetmeni Atilla Öksüz aylardır, bıkmadan-usanmadan yazdı.
Son gelişme dünkü Pusula´nın manşetinde yer aldı.
Başlık: Tünel Müjdesi
Birinci spot: Zonguldak-Kilimli arasını 10 dakikaya düşürmesi beklenen Mithatpaşa Tüneli projesi, ısrarlı yayınlarımız üzerine 35 yıldır bekletildiği tozlu raflardan indiriliyor.
İkinci spot: Zonguldak Belediye Başkanı Secaattin Gonca´nın yazısına yanıt veren Karayolları Genel Müdürlüğü, Mithatpaşa Tüneli´nin 2009 yılı yatırım programına alınması için çalışma yapıldığını açıkladı.
Yada ´kalemle tünel kazmak´ diye buna denir.
Öncelikle tebriği hak etti.
Alkışlar.
Aralık ayının en güzel hareketi şimdilik bu.
Bu tünel işi ne zaman bitecek?
Orası belli değil.
Sevindirici gelişme şu:
Tren Köprüsü´nden sonra Mithatpaşa Tüneli tamamlanacak.
Zonguldak´ta Belediye Başkanı olmak isteyenler iyi düşünmeli.
Biliyorum ki Atilla´nın takip ettiği konular bitmedi...
Projesi olmadan, ekibi olmadan koltuğa oturan aday yandı.
Acılık Deresi... Terminal... Gazipaşa´nın trafiği...
Benden hatırlatması...