Ormanlarımız...
Ciğerlerimiz yanıyor.
Sosyal medya çalkalanıyor.
Yakından tanıdığım kişi mesaj paylaşmış.
"Yanan ormanların yerine zeytin ağacı dikelim.
Yaz kış yapraklıdır.
Yüzyıllarca yaşar.
Ekonomiye katkı sağlar.
Bu mesajı çoğalt..."
Mesaj doğru.
Ancak paylaşan yanlış.
Onlarca ağacı yasal kılıf bulup katletti.
Şimdi böyle mesaj paylaşıyor.
Bu ne perhiz.
Bu ne lahana turşusu...
[*][*][*]
Yanan ormanlarımıza gelince.
Ağaçlandırması mutlaka olacaktır.
Birey olarak.
Millet olarak el birlik yeni ormanlar oluşturacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.

Çöp dağları...
Köy yollarında...
Orman kenarlarında...
Onlarca çöp yığını.
Önceleri bu işe çevre açısından baktık.
Defalarca yazdık.
Köylerdeki çevre kirliliği.
Çöp sorunu konusunda muhtarlara sorumluluk verilsin.
Görevini yapmayanlara yardım edilsin.
Yapmayanlara yaptırım uygulansın.
Köylerimiz.
Çevremiz.
Ormanlarımız temiz kalsın.
Özetle böyle baktık.
Yazdık.
[*][*][*]
Son orman yangınları aklımıza başka bir yaklaşım getirildi.
Ormanlara atılan çöplerin içerisinde her türlü atık var.
En tehlikelisi.
Cam atıklar var.
Malum.
Çöl sıcaklarını yaşıyoruz.
Maazallah bir cam kırığı mercek etkisi yaratır.
Yeni yangınlara sebep olabilir.
Yol kenarlarındaki çöplere...
Ormanlardaki çöplere...
Birde bu açıdan bakalım.
İş işten geçmeden önlem alalım.

Köylerdeki itfaiye tankerleri...
Birkaç yıl önce Orman Bakanlığı güzel bir çalışmaya imza attı.
Her köye traktör ile çalışan itfaiye tankeri verdi.
Yangınlarda kullanılsın.
Sulamada kullanılsın.
Köylünün her türlü su ihtiyacında kullanılsın.
Soru şu?
Bu tankerler ne durumda?
Kontrol edilmeli.
Atıl durumdakiler aktif hale getirilmeli.
Mahallesi çok olan.
Ulaşım açısından uzak olan köylere ihtiyaca göre ikinci ve üçüncü tankerler verilmeli.
[*][*][*]
Hatta...
Devlet eliyle bir tatbikat yapılmalı.
Tankerler amacına uygun kullanılması için meydana gelecek eksikler ortadan kaldırılmalı.