Gökçebey: (Eski adı Tefen) İlçemize il dışından gelen insanlar, Gökçebey'in tabiat özelliklerinin letafetine hayran olarak ayrılmıştır. Bunun istinası, yoktur. Irmak vadisinin kenarına kurulup sırtını dağlara yaslamış, etrafında sanki bir ağaç denizi dalgalanan bu küçük ilçe, özellikle büyük şehirlerin kötü, kirli ve gürültülü havasından tamamen farklı, yaşamında bir inziva dönemi isteyen insanlar için -kelimenin tam anlamıyla- aranılan bir yer konumundadır. İnsanlar, imkanları dahilinde, sebze meyvelerini kendileri yetiştirmekte; kahvaltılarda köy yumurtaları eksik olmamaktadır. Burası, insanların huzurla dinlenebilecekleri bütün özelliklere sahiptir. Doğa güzellikleri ve Tarihi kalıntılar Herkime Evleri "kültür mirası" olma yolunda ilerliyor; 500 yıllık bir Anıt Ağaç'a sahip, Karadeniz ikliminin her türlü özelliğini yaşayabiliyoruz, içinde "doğa yürüyüşü" yapabileceğimiz tonla güzergah var. Süzek deresini mutlaka görmelisiniz. Bunların üzerine bir de ulaşım kolaylığını koyun bakalım: Gökçebey; Ankara, İstanbul şehirlerine birkaç saat mesafede bulunuyor... Doğal güzelliğinden sonra, sözü bir de tarihi eser kalıntılarına getirmek gerekir. Hakikatle, bazı kişilerin sandıklarının aksine, Gökçebey, ilçe sınırlarından beklenmeyecek büyüklükte bir tarih mirasına sahiptir. Asar kalesi, Karasalih dağı (Karahisar ), Çukur köyü (Karahatıplar köyü), Roma döneminden kalma antik ticaret merkezi kalıntıları var.. CREAVİT YAŞAM PARKI Çanakcılar Arkeoloji ve Etnografya Özel Müzesi, Botanik alan ve Hayvanat bahçesi DEĞERLENDİRME: Gökçebey, gerek tarihi gerek doğal birçok güzelliği içerisinde yaşatmaktadır. Bu potansiyel, ne yazık ki, sahipsiz kalmış ve zamanın kucağına adeta fırlatılmış haldedir. Her geçen gün, aleyhimize işlemektedir. Düşüncemizi belirten bu yazı, konuya dikkat çekmek ve halkımızı bilinçlendirmektir. Gökçebey, hepimizin memleketidir.