Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı Binası'nda 25 ve 26. dönem Milletvekili Şerafettin Turpçu'nun ziyareti dikkatlerden kaçmadı.

Şerafettin Turpçu, CHP İl Başkanı Murat Pulat'a gecikmeli de olsa hayırlı olsun ziyaretinde bulunmak için geldiğini belirterek gündeme dair fikir alışverişinde bulundu.

Ziyarette konuşan bir önceki dönem Milletvekili Şerafettin Turpçu, önümüzdeki süreçte gerçekleşecek olan kurultayda halkın ve seyircilerin katılmadığı kurultayın bir faydasının olmayacağını belirtti. Turpçu, tek adam rejimine karşı olmalarına rağmen CHP içerisinde büyükşehirlerde ve çoğu ilde tek il başkanı adayı çıkmasıyla birlikte tek adam rejimine uyumlu bir yapı oluştuğunu ifade etti.

Turpçu konuşmasında;
"Önümüzdeki süreçte kurultayımız var. Şimdi koronavirüs süreci dolayısıyla kurultayın yapılıp yapılmaması ile ilgili de şüpheler var. Biz AKP'nin ülkede, kurumlarda, medyada ve sosyal medyada demokrasiyi yok eden tutumunu eleştiriyoruz. Demokrasinin her geçen gün AKP ile nereden nereye vardığını görüyoruz. Bizim iktidar olabilmemizin yolu da, öncelikle kendi içimizde topluma örnek olacak şekilde parti içi demokrasi ve önseçimler yoluyla herkesin seçilebilme hakkını sağlayarak birlik ve beraberliği sağlamaktan geçer.

"HANGİ ŞARTLAR ALTINDA KURULTAYA GİDİYORUZ?"

12 Eylül öncesine kadar siyasi tüm partilerde adaylar partilerin üyeleri tarafından önseçimle seçilirdi. Kenan Evren rejiminin yürürlüğe soktuğu bugün de geçerli olan siyasi partiler kanunu ile beraber bu durum değişti ve partiler adaylarını Ankaradan merkez yoklamasıyla belirler oldular. Buna rağmen Erdal İnönü'lü SHP de tüzüğe konulan madde ile adayları yine üyelerin seçmesi sağlanmıştı.
1995 yılından sonra Deniz Baykal dönemiyle birlikte adayları Genel Merkez belirlemeye başladı, bu dönem Kemal beyin genel başkan olduğu 2010 yılına kadar devam etti.
2010'dan bugüne kadar da 2015 seçimleri hariç yine tüm adaylar merkez yoklamasıyla Ankaradan belirlenir oldu.
Fakat bugün artık görüyoruz ki; klasik delege sistemiyle CHP bir atılım yapamıyor, iktidara gelemiyor. Delegelik sisteminin kaldırılarak en başta ilçe ve il başkanlarımızı kongrelerde partili üyeler belirlesin. Mümkünse genel merkezimiz ve genel başkanımızı da partimizin bir milyon iki yüz bin üyesi seçsin. Amerika'da sağ ve sol partiler bir yıl süren önseçim yapıyorlar. Bunlar geri zekalı mı yoksa aptal mı? Parti üyesi olmayanlar bile belli bir ücret yatırarak ön seçimlerde oy kullanıyorlar. Avrupa ve dünyanın gelişmiş diğer ülkelerinde de partiler adaylarını önseçimler yoluyla tespit ediyorlar.

Önümüzde kurultayımıza hangi şartlar altında gidiyoruz?
Partimizin kurultay delegelerinin maalesef 2 yılda bir oy kullanmanın ötesinde bir görevi yok. Bizim partimiz çok sayıda ilde kongrelere, neredeyse Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tek adam rejimine paralel bir uygulama içerisinde tek adaylarla girdi.

"TEK ADAM REJİMİNDEN ŞİKAYETÇİYİZ AMA PARTİMİZDE FİİLEN TEK ADAM REJİMİNE PARELEL YAPILAR KURUYORUZ.

Her gün bir anket yayımlanıyor ve biz anketlerde hala % 20'ler seviyelerindeyiz. Milli görüş gömleğini çıkarmış AKP'nin 18 yılda ülkeyi nereden nereye getirdiğini hep birlikte görüyoruz.
Şimdi de biz AKP gömleğini çıkarmış AKP'lilerle birlikte nereye varmayı planlıyoruz.
Biz, gerçek Atatürkçü, cumhuriyetçi ve demokratlarla yok yürümeliyiz.
Önce kendi içimizde parti içi demokrasi ve önseçimleri gerçekleştirerek güçleneceğiz. Halkın ve seyircilerin katılamayacağı bir kurultayın bize bir faydası olmayacağını düşünüyorum. Biz, tek adam rejiminden şikayetçiyiz ama kendi içimizde de, parti içi demokrasi ve önseçimler konusunda sanki tek adam rejimine uyum sağlamış gibiyiz.
Umarız 25-26 Temmuz kurultayı bu aksaklıkları giderir ve parti içi demokrasi ve önseçimleri tekrar uygulama kararlarımızla birlikte partimizde birlik ve beraberliği sağlar, iktidara yürüdüğümüz bir kurultay olur" İfadelerini kullandı.

CHP Zonguldak İl başkanı Murat Pulat, "Milletvekili Şerafettin Turpçu'nun görüş ve düşüncelerine katılıyor musunuz?" sorusuna, 'Hayır' diye cevap verdi.