Cumhuriyet
Halk Partisi (CHP) Zonguldak Belediye Başkan Aday Adayı Harun Akın, Merkez
Yönetim Kurulu´nun 5 Ocak 2014 tarihinde yapılması için karar aldığı önseçimle
ilgili dün parti binasında basın açıklaması yaptı. Akın, önseçim istemediği
yönündeki eleştirilere, Önseçimden kaçan namert olsun diye yanıt verdi.
Kalabalık
bir grupla, parti binasına gelen Akın´a, partililerin de alkışlayarak destek
verdiği gözlerden kaçmadı. Akını, Merkez İlçe Başkanı Cemal Şahin ve çok
sayıda il yöneticisi karşıladı. Akın, konuşmasında son 20 gündür yaşanan krizin
sorumlusunun kendisinin olmadığını belirterek, bundan sonra da olmayacağını
söyledi. Yaşananların CHPye zarar vermemesi gerektiğini belirten Akın, bilgi
kirliliğini önleme adına bazı detaylara açıklık getirmek zorunda olduğunu
söyledi.
Adaylık
konusunda isminin öne çıkması üzerine İl Başkanı Halil Furatın kendisine karşı
bir linç kampanyası düzenlediğini ve gazetelerde farklı farklı açıklamalarda
bulunduğunu ifade eden Akın, Hiçbir dönem, benden öncekiler ve sonrakilerde
dahil, hiçbir İl Başkanlığı bu dönemdeki gibi bir süreci yaşamadı. Dün (önceki
gün) İl Başkanımız, Genel Merkezin katlarına nöbetçi koyuyor. Neden? Harun
Akın gelecek, kararı iptal ettirtecek diye. Benim o kararı iptal ettirme gücüm
olsaydı, bugün bu karar sonrası buraya gelmezdim dedi.
MYK
üyelerinin kendisine, ilk defa böyle bir tabloyla karşılaşmadıklarını ifade
ettiklerini belirten Harun Akın, konuşmasında şunları söyledi:
HİÇBİR İL
BAŞKANI PARTİYİ BU DURUMA DÜŞÜRMEDİ
Maalesef
bizim işimizi kırmızı başlıklı kızın hikayesine döndürdüler. Ben 8 sene
partimde İl Başkanlığı yaptım. Bir dönem milletvekilliği yaptım. İl Başkanı
iken, 2 yerel seçim ve 2 genel seçimin İl Başkanıydım. Hiçbir süreç, hiçbir
dönem bu dönem gibi olmadı. Benden öncekiler ve sonrakilerde var, ama hiçbir İl
Başkanlığı bu dönemdeki gibi bir süreci yaşamadı. Hiçbir yönetim ve başkan
partiyi bu duruma düşürmedi. Ben Ankaradan izlerken şaşırıyorum.
HALİL FURAT HER
HAFTA SONUNU ÖNSEÇİM İLAN ETTİ
Her
şeyden önce çok mutluyum. Genel Merkezimize, başta Sayın Genel Başkanımız Kemal
Kılıçdaroğluna binlerce kez teşekkür ediyorum. Merkez Yönetim Kurulu üyelerime
teşekkür ediyorum. Türkiyede seçim çalışmalarını yürüten ve nerede bir oy
fazla alsak, o kişiyle gideceğiz anlayışını ilk defa Cumhuriyet Halk
Partisinin en tepesine yerleştiren başta Genel Başkanımız ve arkadaşlara
teşekkür ediyorum. O çalışmalardan, Zonguldakta Harun Akınla gideceğiz
kararlarına teşekkür ediyorum. Ama nitekim o karar MYKdan geçti, Parti Meclisinde
okunmadı. Bu ilk defa oluyor. Ertesi gün gazetelerde Parti Meclisi iptal etti,
önseçim kararı aldı yazıldı. Gazeteciler bunu böyle yorumlayabilir, ama
partinin il başkanı elinde bir yazı olmadan, böyle bir karar olmadan, tarih
vererek, partiyi her hafta sonu önseçime soktu çıkarttı. Harun Akını da bu
seçimi engelleyen ve kaçan ilan etti. Ben bunun Harun Akına karşı yapılan bir
linç kampanyası olarak düşünüyorum.
BENİM
SIRTIMDAKİ YÜKÜ MYK ALDI
Şahsıma
yönelik bu linç kampanyası Allaha çok şükür Merkez Yönetim Kurulunun kararıyla
sona erdi. MYK, benim sırtımdaki büyük yükü aldı ve önseçim ilan etti. Bu son
günlerde yaşananlara, bu anarşiye ancak önseçim son verebilirdi. Bizi bu
sıkıntıdan kurtardıkları için o kararı alanlara teşekkür ediyorum. Ben önseçim
kararı olduğu için buradayım. Benim için; kaçtı, önseçimi iptal ediyor
dediler. İl Başkanımız, Genel Merkezin katlarına nöbetçi koyuyor. Neden? Harun
Akın gelecek, kararı iptal ettirtecek diye. Benim o kararı iptal ettirme gücüm
olsaydı, bugün bu karar sonrası buraya gelmezdim.
HALİL FURATIN
YAPTIKLARINI SÖYLEMEKTEN UTANIYORUM
Ben
eski bir milletvekili ve il başkanı olarak partimin il başkanının şahsıma linç
görevi üstlendiğini söylemekten utanç duyuyorum. Tüm bunlar olurken il
yönetiminden önseçim kararı yok. Ben 5 ay önce aday adaylığı dosyamı teslim
ettim ve 5 aydır biz sahaya çıkmayı bekliyoruz. Rakiplerimiz mahallelerde
çalışmalarına başlamış, ama biz hala sahaya çıkmayı bekliyoruz. Biranda ortalık
bir karıştı. Bu sürecin en başında Sayın İl Başkanı, Milletvekilleri, Merkez
İlçe hep beraber toplanıp önseçim kararı düşünüyoruz ve bunu da Ankaraya
ileteceğiz deseydi fena mı olurdu? Böyle bir iradede yok. Üstelik il
yönetiminin bir de anket kararı var. Genel Merkez, Türkiyenin tamamında
yaptığı çalışmaları Zonguldakta da yapıyor. Zonguldak anketlerinden CHP
adayının ismi Harun Akın olarak çıkıyor. Herhalde işin içinde arkadaşlar ve il
başkanı beyefendi de bunu öğreniyor ve 20 gündür dönüşü olmayan bir yola giriyor.
Çünkü 8 tane aday adayının içerisinde Harun Akının durumunu bozabilecek bir
tane aday adayı olsa ona sarılacak. Bunu anketler söylüyor. Böyle bir durumu
yakalayamayınca, Cumhuriyet Halk Partililerin hiçbir zaman itiraz edemeyeceği
ve o kararı şeref sayacağımız önseçim mekanizmasına sarılıyor. Peki, il
yönetiminin niye böyle bir kararı yok. Ama Sayın İl Başkanı ne zamandan sonra
önseçime sarıldığını ve bu güzel insanları bu kampanyanın içine attığını
kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Partimiz, milletvekilleri, adaylar büyük
sıkıntıya girdi. Aynı gün 3 gazetede farklı söylemler olabilir mi? Böyle
anlaşılmayan bir dil, üslup olur mu?
ALLAH BANA
YAŞATTIKLARINI KİMSEYE YAŞATMASIN
Siyasette
hatanın illaki bedeli oluyor. Ben yapmışsam ben ödeyeceğim. MYK üyesi
arkadaşlarım böyle bir tabloyla karşılaşmadıklarını bana ifade ettiler. Allah
bana yaşatılmak istenileni kimseye yaşatmasın. Bir parti kendi öz evladına, bir
kişinin önündeki siyasi hesabı tutmuyor diye bu kadar alet edilir mi? Partiye
üye olmayan, buraya gelenler Harun Akını istemiyoruz ve ön seçim istiyoruz
diyor. Sen önce üye olsana
Seni buraya kim getirdi ve hangi pazarlıkla
geldin?
NAMUSLU, DÜRÜST
OLMAK SUÇ MU?
Siyaset
çok zor, çok meşakkatli ve çok düşünülmesi gereken bir zanaattır. Ben 88
yılından beri, gençlik kolları, ilçe, il ve milletvekilliği süreçlerini gören,
bugünde belediye başkan aday adayı olarak buralara gelen Harun Akın isem, bu
süreçleri çok görerek geldim. Eğer bu süreçte bir hata yapsaydım hemen kafamı
ezerlerdi. Benimle ilgili eksi ne yazılabilir? diyecekleri hiçbir şey yok.
Namuslu, dürüst olmak suç mu? Devletle iş yaptım, ihale aldım, işçi
çalıştırdım, milletvekili oldum ticaretim devam etti ama önüme bir tane yüzümü
kızartacak bir şey koyabiliyor musunuz? Yanımda birçok insan çalıştırdım ve bir
tanesinin bile maaşını bir gün geç ödemedim veya mahkemelik olmadım. Hiç
kimseden borç alıp üstüne yatmadım. Yanımda çalışan hiçbir kimseyle yanlış
gözde diyaloglara girmedim. Bunlar suç mu?
BENİ ZONGULDAK
BAĞRINA BASTI, AMA İL BAŞKANI ÇEVİRİYOR ÇEVİRİYOR OLMUYOR
Benimle
gelen linç kampanyalarında; önce Mustafa Sarıgüle gitti denildi. Benim
Mustafa Sarıgüle gitme nedenlerimi anlatırsam, bu Zonguldaka bazıları
giremez. Ankaradaki sacayağı yüzünden ben partililerimin başı belaya girmesin
diye partimden istifa ettim. O da 9 ay ve hiç pişman değilim. 9 ayda her yerde
bütün örgütlenmeyi kurdum, kurulmamış bir partinin 10 bin kişilik mitingini
yaptım. Genel Merkezimizdeki değişim, Genel Başkanımızın heyecanlı açıklamaları
benim o çalışmalarımı anında yarıda bıraktırdı ve harcadığım paraya pula
bakmadan baba ocağına döndük. Önce bu konu işlendi ve bıraktı, gitti dendi.
Bunu söyleyenlerde ben bu partinin il başkanıyken, başka partinin dışarıda
bayraklarını sallıyorlardı. Kaldı ki, o partinin kurucusu Sayın Mustafa
Sarıgül, Cumhuriyet Halk Partisinin büyükşehir belediye başkan adayıdır. Sayın
Genel Başkanımla bunu konuşuyorum ve suçum Sarıgüle gitmek diyorum. Genel
Başkanım, Sarıgülü belediye başkan adayı yaptık. Yine affetmiyorlar mı seni?
diyor. Bilmiyorum, soracağım dedim. Hatayda AKPnin adayını kabul edip
bağrımıza basıyoruz. Zonguldakta Harun Akını il yönetimi, Zonguldak bağrına
basıyor, ama bir İl Başkanı kendi siyasetine uymuyor diye çeviriyor çeviriyor,
ama olmuyor. Bir tane iptal kararı ve ona iptal kararı bulup önüme koyun, ben
size gerekli her şeyi söyleyeceğim.
ÖNSEÇİMDEN
KAÇAN NAMERT OLSUN
Samimiyetle
söylüyorum, ben bu işlerden hiç rahatsızlık duymuyorum. Önseçimden kaçan namert
olsun. Öyle bir şey yok. Hatta bu sürecin en başında mevcut başkanımız
başarılıysa biz de destek olalım dedik. Hayır, olmaz, yürümüyor. Anketler çok
kötü dediler de biz bu yola girdik. Taşın altına elimizi koyduğumuzu
düşünüyordum. Zonguldak halkıyla sorunumuz yok, anketlerde sorunumuz yok ama
önümüze birbirine yakın gibi bir film çıkarttılar. Ben de kendimi savunabilmek
için firmalara anket yaptırdım.
SANDIK KURULAN
TUZAKLARI KALDIRACAK
Ortalığı
ayağa kaldıran ankete bakıyorum, o ankette ya bir ya iki bilemedin dört. Tabii
ki o durumunu gördüğü için nereye saldırıyor, açık ara önde olana. Nasıl
saldırıyor, il başkanı müsait her gün bir ön seçim ilan ediyor. Her gün bir
kapatıyor. Bu süreci böyle götürdük. Tabii ki önseçim kararı için buradayım.
Temmuzda aday adayı süreci başladı, başkanlık yarışı süreci başladı. Sanırım
buraya ilk gelen aday adayı idim. CHP MYKsından önseçim kararı çıktı ve yine
buraya ilk gelen ben oldum. Şimdi Kozluda, Devrekte, Kilimlide, Zonguldakta
bakıyorum ve hesapların tutmadığı her yerde sandık. Bu sandık partimizin önüne
kurulan bu tuzakları kaldıracaktır. Bireysel hesabı olanlar her zaman yenilmeye
mahkumdur. Harun Akını en büyük zenginliği siyasetinde ve ticaretinde bireysel
menfaatleri partinin ve ülkenin menfaatlerine geçmemiştir, geçemez.
MAL BEYANIMIZI
BELEDİYENİN KAPISINA ASACAĞIZ
Ben
milletvekili olduğumda iki şirket, bir özel işyeri sahibi idim.
Milletvekilliğim bitti, bir işyeriyle milletvekilliğimi bitirdim. İki şirketimi
milletvekilliğime teslim ettim. Yarın inşallah belediye başkanı olacağım, bu
süreci beraber geçeceğiz. Mal beyanımızı belediyenin kapısına asacağız,
alnımızın akıyla oradan çıkacağız. Bu süreçten yerel basında ki arkadaşların da
rahatsız olduğuna inanıyorum. Günlük yerel gazeteleri takip ediyorum. Bir
gazetede köşe yazarı arkadaşım pes etmiş. 10 gün daha CHP ile ilgili yazı
yazmayacağım demiş. Çocuğun aklı şaşmış. Çünkü çocuğa dediler ki; Harun Akın
işini Sarıgül yürütüyor. Haluk Koç istifa ederim demiş. Harun Akını Genel
Başkan istiyor. Harun Akın iptal ettiriyor, Harun Akın yatıyor, kalkıyor.
Çocuk üşütmüş herhalde, biz de bunlara uyduk yazıyoruz demiş. Ama bir
bakıyorsunuz, Haluk Koçun olmadığı bir MYK yapıldı. Demiş ya Oy pusulasına
Haluk Koç yazacağım diye ben de CHP yazacağım diyorum. Bu bence CHPlilerin
bence çok iyi düşünmesi gereken ve bu düşünceler doğrultusunda partinin nasıl
ellerde olduğunu değerlendirmesi gereken bir durumdur.
ÖNSEÇİM
İSTEMEYEN CHPDE SİYASET YAPAMAZ
Bu
partide önseçim kültürüne laf eden CHPde zaten siyaset yapamaz. Hukuki olarak
Harun Akın ismi çıktı, kanallarda yayınlandı. Ben tam 10 saat tebrik
telefonları aldım. Akşam 22.00da Genel Başkan ismimi okumadı, bir sıkıntı
vardı. Gideririm diye düşündü, ama gideremedi, sıkıntı büyüdü. Genel Başkan
da haklı, MYK da haklı. Böyle bir linç kampanyası başka bir örgütte
görülmemiştir. Senin en başında bir önseçim kararın olsa başım üstüne, laf
söyleyen namert olsun. Ben de seninleyim. Böyle komik bir süreç olur mu, parti
böyle durumlara düşürülür mü? Diğer aday adayı arkadaşım ismi önemli değil, ben
hiç birine laf etmedim. Benim ismimi kullanarak açıklamalar yaptılar. Ya
sabır dedim, anketlerde ikisin, birsin, sıfırsın, ortalığı ayağa kaldırıyor
dediler. İşte şimdi 8 aday adayı önseçime girecek. CHP, senin sokaktaki
durumunu, halktaki durumunu değerlendirecek. Kumaşına bakacak, bu kadar basit.
Keşke bu süreci en baştan yapsaydık. Keşke bu kadar yorulmasaydık.
DEMEK Kİ, MYK
BENİ ATASAYDI, BEYFENDİ DSPDEN ADAY OLACAKMIŞ
CHP
MYKsında Harun Akın tekrar geçecek telaşıyla sabahleyin Ankaraya gidenlere
otobüs yardımı yapan Belediye Başkanımızın gazetelerde DSP ile yapmış olduğu
adaylık pazarlığı yazıyor. Sen partiyi bu kadar yor, minibüs ver, kurallara
aykırı, ben başkan olduğum zaman kendi cebimden verip minibüs vereceğim.
Minibüslerinle Ankaraya git, partiyi karıştır de, kendin de burada DSP ile
flört et. Böyle ağır bir ithamı hiç kimse yazamaz. Kusura bakmayın, linç
kampanyasını size anlatmaya çalışıyorum. Benim evim burası, ben burada
konuşacağım. Ama her şeyi konuşacağım, daha konuşmayacağım. Ulusal gazetelere 3
ay evvelden anketler şunu gösteriyor yazdır. Ondan sonra olmasın, CHP yerli
adaya yöneldi. Güneydoğuda PKK sorununu bitirdik, insanlar şehit anneleriyle
konuşuyor artık insanlar ölmesin diye. Bizim Zonguldakta sarıldığımız
çaresizliğe bak. O da olmuyor, Sarıgüle atlıyor. Başka bir belge yok, ön
seçim. Ön seçimden kaçılır mı? Ön seçimden kaçan adam, ön seçimi bozan adam,
vur abalının sırtına. Dün MYK beni atasaydı, bu beyefendi ben atandım diye
DSPnin belediye başkanı olacakmış demek. Kim burada günah keçisi olacaktı?
Harun Akın. Bunu Genel Merkez yapmasaydı bu tablo olmayacaktı demeyecek
miydiniz? Bir insanın bu kadar üstüne gidilir mi?
ZONGULDAK HALKI
BANA, BEN ZONGULDAK HALKINA GÜVENİYORUM
Başka
bir şey söylemeye gerek yok. Çok sabrettim, yaklaşık 5 aydır hiçbir gazeteciyle
röportaj noktasına girmedim. Ama biliyordum, bu kampanyanın en önde gideni
Harun Akındı. Zonguldak halkına çok güveniyorum, onlar da bana güveniyor.
Kalbimin ve yüzümün güzelliği her zaman Zonguldak halkında kabul görüyor ve siz
bunu bozamazsınız. İstediğinizi yapın, bunu engelleyemezsiniz. Harun Akının
temiz yüreğine, kararlı ve dik duruşuna, partisine ve Zonguldak sevgisine
inanıyorum ki sahip çıkacaksınız. Zonguldak halkını lider şehir yapmak için hep
birlikte yürüteceğimiz kampanyaya sahip çıkacaksınız. Buna inanıyorum. Allah
beni sizlere ve Zonguldak halkının teveccühüne mahcup etmesin. Hepimizin yolu
aydınlık olsun. Zonguldakın ülkeye verdiği katkının karşılığı Harun Akın
zamanında alacaktır, bundan kimsenin şüphesi olmasın, benden dualarınızı
esirgemeyin.
ŞAHİN: ÖRGÜTÜMÜZ
BUNUN ALTINDAN KALKACAKTIR
CHP
Merkez İlçe Başkanı Cemal Şahin ise, Zonguldak Belediye Başkan Adayını belirleme
sürecinde Genel Merkez ile alınan bilgilerin zamansız kamuoyuyla paylaşımından
oluşan bilgi kirliliğinden ötürü, belirsizlik süreci oluştuğunu belirterek, Bu
süreci hep birlikte yaşadık. Ancak biz Merkez İlçe Örgütü olarak Genel
Merkezimizin aldığı her kararı onayladık ve yanında olduk. Yine Merkez İlçe
Örgütü olarak, bütün aday adayı arkadaşlarımıza başarılar diliyoruz. Bizim
örgütümüz bunun altından kalkacaktır ve biz buna inanıyoruz dedi.