Zonguldak, 2004 seçimleri öncesi büyük bir susuzluk kaosu yaşamıştı. Zonguldak ile birlikte Kozlu, Kilimli, Gelik, Çatalağzı ve Muslu Belediyelerinin Metropoliten Belediyeler Birliği çatısı altında birlikte işlettikleri Ulutan Barajı’ndaki su seviyesi, yeterli yağmurun yağmaması ve kontrolsüz harcanması nedeniyle hızla düşmüş, su kesintisi haftada beş-altı güne çıkmıştı. Aslında o günlerden bugünlere başka bir sorun vardı. Birliğin, barajda kullandığı elektrik borçları... Sonraki yıllarda da bu zaman zaman sorun oldu. Barajın elektrikleri kısa süreli de olsa dönem dönem kesildi. KEDAŞ’ın özelleştirilerek, Enerji-SA’ya devredilmesinin ardından alacaklarının ödenmesini isteyen firma, bugünlerde yine kapıda. Geçtiğimiz günlerde Kurban Bayramı öncesi yapılmak istenen kesinti, bayram sonrasına bırakılmıştı. Yine ödeme yapılmaması nedeniyle bu kesinti, bayram sonrası gerçekleşti. Bugüne kadar vatandaştan topladığı su paralarını yeterli oranda Metropoliten Belediyeler Birliği’ne aktarmayan belediyeler ise, anonslarla vatandaşları su paralarını yatırmaya davet etti. Yapılan bir miktar ödemenin ardından baraja yeniden elektrik verildi, ancak sorun çözülmedi. İlerleyen günlerde aynı sorunun devam etmesi kaçınılmaz görünüyor.

Pusula, bu konuyu Tüketici Hakları Derneği Zonguldak Şube Başkanı Ali Topaloğlu ve vatandaşlara sordu. İşte yanıtlar…

Topaloğlu: “Vatandaşı cezalandırarak çözemezsiniz”

Tüketici Hakları Derneği Şube Başkanı Ali Topaloğlu, suyun belli miktara kadar bedava olması gerektiğini ileri sürerek, şöyle konuştu:

“Barajdan su alan belediyelerin bu konuda topu birbirlerine atmaları bu ayıbı örtemez. Halkın en temel ihtiyacı olan suyun, bu kadar ticari bir mal olarak görülmesini şiddetle kınıyoruz. Su, herkesin ulaşabileceği, içilebilir, sağlıklı bir şekilde tüketiciye ulaşmalıdır. Hatta belli miktara kadar bedava olmalıdır. Halka su veremeyen bir yönetim anlayışını; nedeni, gerekçesi ne olursa olsun, şiddetle kınıyoruz. Bir yandan ülkenin en pahalı suyunu kullanacaksınız, diğer yandan sular bir hafta boyunca çamurlu akacak. Bırakın içmeyi, çamaşır ve bulaşıkta bile kullanamayacaksınız. Sonrada böylesine bir yönetim anlayışıyla yeniden yerel yönetime aday olacaksınız. Herkes geçmişe baksın. Halkın suyuyla oynayanlar, halk tarafından süpürülmüşlerdir. Yerel yönetimler, kendi aralarındaki sorunları halkı cezalandırarak çözemezler ve bunun mazereti olamaz. Vatandaş su parasını ödüyorsa, içilebilir suyu talep eder. Halkına su veremeyen yerel yönetimlerin halkına verebileceği başka bir hizmetin anlamı yoktur. Zonguldak ve bölge halkı, yeri gelince bunun hesabını soracaktır.”

Vatandaşlar ise, şu görüşleri paylaştı:

Emine Uzun (Maden Mühendisi)

“Suların kesilmesinin yanı sıra az geliyor ve kirli akıyor. Bunu çözmek için kime şikayet edelim, bilmiyorum. Belediyelerin borcundan dolayı suların kesilmesine karşıyım. Su parasını ödemeyenleri de bulsunlar. Ben ödüyorum. Ödemeyenlerle neden aynı muameleyi göreyim?”

Gülten Hamarat (İşçi)

“Bir lokantanın mutfağında çalışıyorum. Sularımız arada bir kesiliyor. Yaklaşık 15 gündür sularımız çok pis akıyor. Buna bir çözüm bulunmasını istiyorum. Su faturalarımızı ödemelerimizde bazen aksaklıklar oluyor. Ama belediyelerin borcu yüzünden suların kesilmesi bana mantıksız geliyor.”

Deniz Sarıbaş (Memur)

“Ben Kilimli’de oturuyorum, evimde sular sık sık kesiliyor. Su faturalarımı düzenli ödüyorum. Su kesintileri bu sebepten dolayı oluyorsa, ödeyenlerin günahı ne? Ben sana ödüyorum, sen de oraya öde, senin borcundan bana ne? Cezasını ben niye çekiyorum? Vatandaşları mağdur etmesinler.”

Kebire Kel (Maden Mühendisi)

“Son zamanlarda yaşadığımız su kesintilerinden dolayı ciddi sıkıntılarla karşılaşıyoruz. Kesinti sonrası suyun çamurlu gelmesi ise, ayrı bir dert… Belediyemize güvendiğimiz için içme suyu olarak da kullanıyorduk. Su kesildiği zaman içme suyumuz da yok. 6 saat suların kesilmesi, ciddi bir sorunu ortaya koyuyor.”

Dursun Püren (Emekli)

“Susuzluğu bugünlerde sık sık yaşar olduk. Maaşımı aldığım gibi hemen gider, önce su ve elektrik faturamı öderim. Faturasını ödemeyen vatandaşların ya da belediyenin sıkıntısını, faturalarını düzenli ödeyen bizler çekmek zorunda değiliz. Biz nasıl borçlarımızı ödüyorsak, yetkililer de borçlarını ödesin. Sıkıntısını bize çektirmesinler.”

Sabahattin Arslan (Emekli)

“Son zamanlarda sular sık sık kesilmeye başladı. Bir de çamurlu su akıyor. Gece kalkıyoruz, abdest alamıyoruz. Tamiratlar varken kesiliyor tamam da, tamirat yokken neden kesiliyor? Yetkililer, topladıkları paralarla borçlarını ödese, ‘sorun çıkmaz’ diye düşünüyorum.”

Ömer Sarıaydın (Emekli)

“Sularımız sık sık kesiliyor. Biz su faturalarımızı ödüyoruz. Ama fatura mı, ceza mı ödüyoruz, belli değil… Her ay hava parası 30 TL ödüyoruz. Ödeyemeyen garibanlar ne yapsın? Sudan ne vergisi kesiyorsunuz? Barajdan getiriyorsunuz, dağıtıyorsunuz. Borcu niye yapmışlar, paralar nereye gidiyor?”

Hurşit Kaya (Döner Ustası)

“Sular çamur gibi akıyor. Bu belediyenin hiçbir çalışmasından memnun değilim. Artık belediyenin CHP’den değişmesi gerekiyor. Ben su paramı ödüyorum, onlar da ödesin. Onların Metropoliten’e olan borcu beni ilgilendirmez. Ödemeyenlerin cezasını bana niye çektiriyorsunuz?”

Dilek Kara (Kuaför)

“Ben ticarethanem adına iki kat fatura ödüyorum. Sularımız kesildi. Burada damacanalarla saç yıkadık. Yetmedi, gittik marketten parayla su aldık. Bizden kaynaklanmamasına rağmen müşteri kaybına uğradık. Olur olmaz zamanlarda sular kesilmeye başladı. Buna bir çözüm bulsunlar.”

Şükran Kırameroğlu (Maden Mühendisi)

“Su kesintilerinden doğrudan etkilenmedim. Ancak sular çok pis akıyor. ‘Hijyen’ diye bir şey söz konusu değil. Suyu, yaşam kaynağımız olarak kullanamıyoruz. İhtiyacını gideremiyorsun, çamaşırını yıkayamıyorsun. Hazır su almak zorundasınız. Yetkililere soruyorum; bunu alamayanlar ne yapacak?”

Meryem Dadandı (Ev Hanımı)

“Evde sular kesilince, hayat duruyor. Bütün işler kalıyor. Küçük çocuklarım var, su olmayınca, onların temizliği de kalıyor. Mecbur, bakkaldan parayla su alıyorsunuz. Hem belediyeye, hem bakkallara su parası ödüyorum. Bu çağda da suların kesilmesi bana acayip geliyor.”

Yelda Göksu (Ev Hanımı)

“Sularımız pis akıyor. Bulaşıklarımı iki kere yıkıyorum. Son zamanlarda da sık sık kesiliyor. O kadar yağmur yağdı, ama yine de kesiliyor. Zonguldak’ta yaşam sürdürmek gerçekten çok zor… Bir insan, sular yokken, nasıl rahat bir yaşam sürdürebilir? Yetkililerin de suları kesiliyor mu acaba?”

Aytekin Astarlı (Kuaför)

“Bizim işimiz zaten suyla, sular kesilince, en büyük sıkıntıyı biz çektik. Sanki birileri ekmeğimizle oynuyor. Su faturalarımızı hiç aksatmayız. Zaten aksat bakalım, hemen kesiyorlar. Lütfen yetkililer su konusunda biraz daha duyarlılık göstersin. Konuyla ilgilendiğiniz için size de teşekkür ederiz.”

Nergis Aydemir (Ev Hanımı)

“İnanın artık suyun kesilmesi de, çamurlu akması çok rahatsız edici bir durum oldu. İki çocuğum var, onlarla susuzluğu idare etmek zor oluyor. Herkesin faturalarını düzenli ödediğini düşünüyorum. Vatandaştan kaynaklanan bir borca düştüklerini düşünmüyorum. Suyu suiistimal ediyorlar.”

Editör: Pusula Gazetesi