TELETEM İNŞAATTAN O İDDİALARA YANIT paylaşan: pusula67televizyonu

Zonguldak'ın Kilimli ilçesi Hisar Arkası Mahallesi'nde bulunan Mavi Kent Yapı Kooperatifi inşaatında yolsuzlukların yapıldığı iddiasına firma sahiplerinden açıklama geldi. Teletem İnşaat Şirketi ortaklarından Fatih Daşkaya, Mavi Kent Kooperatifi eski Başkanı ve İnşaat Mühendisi Erol Yaşa'nın iddialarına "Erol Yaşa'nın mağdur ettiği insanlara dairelerini teslim ediyoruz. Üyelerimiz çok mağdur durumdaydı. Kendileriyle yaptığımız sohbetlerde kimi üyeler evlenmiş, bütün takılarını bozdurup Erol Yaşa'ya vermiş, kimisinin akrabası Danimarka'dan daire almak için para göndermiş, Erol Yaşa'ya vermişler. Kimi üyemiz kundaktaki bebeğinin takısını bozdurup vermiş. İnsanlar çok kötü durumdaydı. Erol Yaşa bu tür iddialarda neden bulundu ben de anlamadım. Biz 88 dairemizi bitirdik ve tapularını teslim ederek insanlara çifte bayram yaşattık" dedi.

"BİTEN DAİRELERİN TAPULARINI TESLİM ETTİK"

TELETEM İnşaat olarak çalışmaları hakkında bilgi veren 39 yaşındaki Fatih Daşkaya, "Zonguldak'a İstanbul'dan 13 ay önce geldik. İnşaat sektöründe iş yapmak için geldik ve Ozan bey ile ortak çalışıyoruz. Kilimli'de mevcut yapımı devam eden inşaatımız, tamamlanan ve yeni yapılacak olan inşaatlarımız var. Açıklama yapmadan önce bize cevap hakkı tanıyan Pusula ailesine teşekkür ediyoruz. Kilimli'de 28 daire bitirdik ve tapularını da çok şükür hak sahiplerine dağıttık. Kilimli 202 Mahallesinde 60 dairelik bir projemiz vardı. Onun da yüzde yüzü tamamlandı. İnsanlar oraya taşınmaya başladılar ve tapularını da aldılar. İnsanlar 2 bayramı bir arada yaşayabildi diyebiliriz" ifadelerini kullandı.

"6 MİLYON 600 BİN TL PARA VE 61 DAİRE KARŞILIĞINDA İHALEYİ ALDIK"

İhale usulüyle kooperatifin işini aldıklarını ve bunun bedelinin belli olduğunu belirten Daşkaya, "Erol Yaşa diye birisini Zonguldak'a geldiğimizde tanımıyorduk. İsmini sürekli insanlardan duyuyorduk. Kilimli'de daha önce aldıkları arsalardan dolayı 300 kişinin mağdur olduğunu öğrendik. Kendisinin daire karşılığında insanlardan para aldığını duymuştuk. Biz burada Mavi Kent Kooperatifi ile anlaşma yaptık. Kooperatif olduğu için ihale usulü ile bir anlaşma yapılıyor. 3 firma ile birlikte ihaleye girdik. 6 milyon 600 bin TL para ve 61 daire karşılığında ihaleyi aldık. Burada kooperatif yönetim kurulunun almış olduğu bir karar var ve buna istinaden hareket ediyoruz. Yönetimde bulunan 5 kişinin de imzası var. Gayet resmi bir şekilde biz bu işi aldık. Erol Yaşa, 'Sizden daha uyguna yapacak olan insanlar vardı' diyor. Karabük'te bulunan bir firmanın daha ucuza yapma şansının olduğunu söylüyor. Kooperatif yöneticileri bahsi geçen firmayı araştırmışlar. Güvenemedikleri için işi ona vermekten vazgeçmişler. Bize anlattıklarına göre de zaten firma bir aracı kurummuş. Oradan 2 daire nasıl kar ederim diyerekten insanları oyalamış. Sözleşme aşamasında bütün dairelerin tapularını istemişler ve kooperatif de bunlara güvenmediği için vermemiş. Ondan sonra bize geldiler, firmamızı araştırdılar ve yaptığımız işlere baktılar. Sonunda da işi bize verdiler. Biz de Allah'a şükür ne onların yüzünü de kara çıkartmadık, kendi yüzümüzü de kara çıkartmadık. Hızla daireleri teslim ediyoruz" şekliden konuştu.

"DAİRELERİNİ ALMAK İSTEMEYEN ÜYELERİMİZİN BORÇLARINI VE PARALARINI ÖDEYEREK DAİRELERİNİ ALIYORUZ"

Üyelerin dairelerini satmak istediklerinde onlarla anlaştıklarını belirten Fatih Daşkaya, "Üyelerin bazıları dairelerini almıyor, buradayken bir şekilde başka yerden daire almış. Çıkmak istiyor, üyeliğinin devrini istiyor. Biz burada bu şekilde olan arkadaşlarımızın hem ödediği parayı kendisine ödüyoruz hem de kooperatife olan borcunu ödüyoruz ve böylece kendisinin isteğiyle dairesini devralıyoruz. Aldığımız dairenin devri karar defterine işleniyor ve resmi bir şekilde yapılıyor. Bunu bizim fazladan daire aldığımız şekliden insanlara lanse etmeye çalıştılar. Onların yaptığı hesaba göre, şu anda 60 daire olan bir yer 80 daire olmalı ki onların dediği hesaba gelsin. Saçma sapan bir hesap yapmışlar. Zaten bütün üyelerimiz sözleşmelerin detaylarını biliyor. Üyelerimiz bize güveniyor ve kendileriyle sürekli olarak iletişim halindeyiz. Üyeler bu yöndeki iftiraların farkında ve buna gülerek cevap veriyorlar" açıklamasında bulundu.

"YILMAZ UZUN İSMİ SAVCILARIN VE HAKİMLERİN DİKKATİNİ ÇEKMEK İÇİN UYDURULMUŞ"

FETÖ'den gözaltına alınan Yılmaz Uzun üzerinden kendilerine tuzak kurulmak istendiğini belirten Daşkaya, "Yılmaz Uzun, Erol Yaşa'nın eski muhasebecisi diye öğrendim. Ben de tanımıyordum. Araştırıp sordum Erol Yaşa'nın eski muhasebecisi olduğunu öğrendim. Erol Yaşa o zamanlar hem kooperatifin başkanı hem de müteahhit olarak görev yapıyormuş. Bir insan hem müteahhit hem de kooperatifin başkanı oluyor. Bir cebinden çıkart diğer cebine koy şeklinde bir durum ortaya çıkıyor. Yılmaz Uzun'u biz tanımıyoruz. Kendisi de FETÖ operasyonları kapsamında gözaltına alınmış bir isim. Bizim muhasebemiz ve şirketimiz İstanbul'da. Herkes yerimizi ziyaret edebilir. Bundan yöne de şüphemiz yok. Yılmaz Uzun ismi savcıların ve hakimlerin dikkatini çekmek için uydurulmuş olan bir isim. Bizimle en ufak bir bağlantısı yok. Baksınlar araştırsınlar. Biz bu konuda savcılığa da gittik. Kendileri daha dosyayı incelemediklerini söylediler. Böyle bir iddianın bizim açımızdan geçerliliğinin olmadığını avukatımız aracılığıyla aktarmayı düşündük" diye konuştu.

"KUNDAKTAKİ BEBEĞİNİN TAKISINI BOZDURUP EROL YAŞA'YA VERMİŞLER"

İnşaatların hızla devam ettiğini belirten Daşkaya, şöyle devam etti; "Şu anda daireler insanlara düzgün bir şekilde teslim ediliyor. Artık insanlar birilerine güvenmeye başladı. Kilimli'de artık esnaflar inşaat malzemesi satmaya başladı. Üyelerimiz çok mağdur durumdaydı. Kendileriyle yaptığımız sohbetlerde kimi üyeler evlenmiş, bütün takılarını bozdurup Erol Yaşa'ya vermiş, kimisinin akrabası Danimarka'dan daire almak için para göndermiş, Erol Yaşa'ya vermişler. Kimi üyemiz kundaktaki bebeğinin takısını bozdurup vermiş. İnsanlar çok kötü durumdaydı. Tam onların güvenlerini geri kazanma zamanındayken birden Erol Yaşa bu tür iddialarda neden bulundu ben de anlamadım. Erol Yaşa bu bilgileri mevcut olan yönetimde yer alan bir kişiden aldı. Bilgilerin dışarıya sızdırılmaması gerekirken Erol Yaşa'ya verilmiş. Benim anlamadığım konu, bu insan da Erol Yaşa'nın mağduru. Neden böyle bir usulsüzlük yaptığını ben de anlamadım. Güya Erol Yaşa'dan danışmanlık hizmeti alıyorlarmış. Sizi bu kadar mağdur durumda bırakan bir insandan, hiçbir vasfı olmayan bir insandan nasıl böyle bir hizmet alıyorsun ve bilgileri paylaşıyorsun gerçekten anlamak zor."

Editör: Pusula Gazetesi