Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, ERDEMİR Yönetimine çağrıda bulunarak "ERDEMİR yönetimi bir an önce Ereğli'ye yüzünü dönmek zorundadır" dedi.

ERDEMİR'in 2006 yılında yapılan özelleştirmeden sonra Ereğli'ye sırtını döndüğünü belirten Posbıyık, Ereğli halkına, tüm siyasetçilere, sivil toplum örgütlerine seslenerek "Bu Halil Posbıyık meselesi değil" dedi.

Başkan Posbıyık, açıklamasında şunları söyledi;

Bugün size önemli açıklamalar yapacağım. Göreve geldiğim günden beri Ereğli halkını bu konuda adım adım bilgilendiriyorum. Erdemir'e çağrıda bulunuyorum. Şimdi konu çok daha yaşamsal bir noktaya taşınıyor. Size tüm gerçekleri bütün açıklığıyla ve sonuçlarıyla açıklamak istiyorum.

Kurulduğu 1965 yılından itibaren ülkemizin ve Ereğli'mizin göz bebeği olan, ülkemizin ve ilçemizin ekonomik, sosyal, spor ve kültür hayatında büyük payı olan ERDEMİR, 2006 yılında özelleştirme sonrası ne acıdır ki Ereğli halkına sırtını dönmüştür.

Özelleştirme sonrası Ordu Yardımlaşma Kurumu'na (OYAK) satılan ERDEMİR'de yöneticilerin uygulamış olduğu satış, satın alma, nakliye ve taşeron politikaları 170 bin nüfuslu EREĞLİ'MİZDE ticaret yapan yüzlerce işadamı, sanayici ve tüccarın iflas etmesine neden oldu.

ERDEMİR yönetiminin izlemiş olduğu kar odaklı politikalar nedeni ile özelleştirme öncesi ilçemizdeki ticari hareketlilikten ve sayıları binleri bulan nakliyeciler ile 600 civarındaki sac tüccarından iz kalmamıştır. ERDEMİR yönetimi müteahhitlik işlerini OYAK bünyesinde yer alan OYPA'ya yaptırırken, nakliye işlerini yine OYAK bünyesinde bulunan OMSAN firmasına yaptırıyor. Sac satışını ise ERDEMİR bünyesinde kurulan ERSEM adlı şirket üzerinden yapıyor.

ERDEMİR, önce çalışanının hakkını gasp ederek "Ya 1400 işçi işten çıkarılacak ya da 12 bin 587 çalışanın maaşları 16 aylığına yüzde 35 indirilecek" diyerek, çalışanlarını iki insafsız çözüm arasında tercih etmek zorunda bıraktı. ERDEMİR'den bir işçi bile çıkartılmasın diye herkes elini taşın altına koydu.

ERDEMİR, spor, sosyal ve kültürel alanda neler yaptı?

Türkiye 1.Basketbol Liginde ve Voleybol liginde oynayan Erdemir Spor takımlarını kapattı.

Erdemir Sineması'nı kapattı.

Sosyal tesislerine çeşitli sınırlamalar getirerek, Ereğli halkının o tesislerden faydalanmalarını engelledi.

Dar gelirli vatandaşların çocukları için Sünnet Şöleni düzenlemekten vazgeçti.

Erdemir Hastanesi'ni dahi özelleştirdi.

Plaj Tesisleri'ni Milli Emlak Genel Müdürlüğü'ne geri verdi ve kapattı.

ERDEMİR, yasal sorumluluklarını hiçe saydı!

Belediyemize yasal olarak ödemekle yükümlü olduğu Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisini ödemeyen tek kuruluş ERDEMİR'dir.

Fabrika sahasında yaptığı kaçak yapıların cezalarını dahi ödememektedir.

İstihdam konusunda bırakın yeni alımları, mevcut çalışanlar çeşitli bahanelerle işten atılmaktadır. "Ölümüne tasarruf" anlayışının bedeli Ereğli halkına ve çalışanlarına ödetilmektedir.

Belediye olarak tüm iyi niyetli gayretlerimiz ve işbirliği çağrılarımız hiç bir şekilde karşılık bulmamaktadır. Kendilerini "Ereğli halkının üstünde gören" bir anlayış sergilenmektedir.

Tüm bunlar yetmemiş ki şimdi de EREĞLİ halkına daha büyük bir ihanetin peşindedirler. ERDEMİR, ÖZEL ENDÜSTRİ BÖLGESİ ilan edilme gayretindedir.

06.08.2019 Tarih ve 30854 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "ENDÜSTRİ BÖLGELERİ YÖNETMELİĞİ'NE GÖRE;

Fabrika sahası içerisinde kalan, hazineye ait ve şahıs arsaları devlet tarafından kamulaştırılacak ve bedelsiz olarak ERDEMİR' e tahsis edilecektir.

ERDEMİR içerisinde bulunan hazine arsalarının bugünkü değeri 4 milyar TL civarındadır. Bu arsalar ERDEMİR'e peşkeş çekilecektir.

Fabrika sahasının içindeki tüm imar ve ruhsat işleri bakanlık tarafından yapılacaktır.

Tüm vergi ve harçlardan muaf olacaktır. Ereğli halkına hizmet için gerekli ve önemli gelirler yok edilecektir.

ÖZEL ENDÜSTRİ BÖLGESİ olduğu andan itibaren artık ilçe halkı ve ilçe kurumlarıyla hiçbir bağı kalmayacak ve tamamen Ereğli'ye ve Ereğli halkına sırtını dönecektir.

Yıllık 6,5 milyar TL rekor net kar açıklayan ERDEMİR'e bu kar yetmemektedir. Tek amacı daha fazla kar yapmak olan ve bunu sağlamak için Ereğli'yi ve Ereğli halkını yok sayan bir politika gütmektedir.

Ereğli'nin havasını, suyunu toprağını kirleten, Ereğli halkının beden ve ruh sağlığını tehdit eden ERDEMİR, sırtını Ereğli'ye tamamen dönmek peşindedir.

Oysaki ERDEMİR'den kat ve kat daha küçük firmaların, sosyal sorumluluk proje ve faaliyetleriyle kendi bölgesindeki yerel halk başta olmak üzere tüm toplumun ihtiyaç ve sorunlarına çözüm geliştirmeye çalıştıkları görülmektedir.

Örneğin AKSA AKRİLİK, KARDEMİR, ÇİMSA gibi şirketlere baktığımızda yaptıkları sosyal sorumluluk projeleri kataloglarına sığmamaktadır.

Talebimiz, bütün bu sürecin Ereğli halkının gözü önünde ve rızasıyla şeffaf, denetlenebilir ve yönetilebilir olmasıdır.

ERDEMİR YÖNETİMİ BİR AN ÖNCE EREĞLİ'YE YÜZÜNÜ DÖNMEK ZORUNDADIR.

BURADAN SESLENİYORUM VE ÇAĞRIDA BULUNUYORUM:

BU MESELE SİYASET MESELESİ DEĞİLDİR.

BU MESELE HALİL POSPIYIK MESELESİ DE DEĞİLDİR.

BU MESELE EREĞLİ'NİN VAROLMA MÜCADELESİDİR.

BU MESELE, SİYASİ PARTİ FARKI GÖZETMEKSİZİN SİYASİ PARTİ TEMSİLCİ VE YÖNETİCİLERİNİN, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ, ODALARIN, DERNEKLERİN, EREĞLİ HALKININ, YANİ TÜM ŞEHRİN, EREĞLİ'NİN GELECEĞİNE SAHİP ÇIKMA MÜCADELESİDİR.

Editör: Pusula Gazetesi