Diyarbakır'da evlat nöbetindeki anneleri ziyaret eden Eğitim İş Sendikası'na üye 7 öğretmen jet kararla sendikadan ihraç edildi. Duruma tepki gösteren Eğitim İş Kozlu Temsilcisi Yeliz Öztürk, yazılı bir açıklama yaparak görevinden istifa etti.

Yeliz Öztürk'ün açıklaması şöyle:

"Vatan-cumhuriyet-emek çizgisinde sendikacılık yaptığını düşündüğüm için Atatürkçü kimliğim ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne, cumhuriyet değerlerine olan bağlılığımın gereği olarak Eğitim İş sendikasına üye oldum. 2017 yılında da Kozlu İlçe Temsilcisi oldum.

Eğitim İş Sendikası, Diyarbakır'da PKK'dan evladını isteyen analara destek veren bir grup üyesini oldu bitti ile ihraç kararı aldı ve 20 Ocak 2020 tarihiyle olağanüstü kongreyi toplayarak ihraçları onayladı.

İhraç kararı hukuki olmadığı gibi demokratik değildir. Hiç kimse siyasi tercihleri ve tavırları nedeniyle dışlanmamalıdır. Ayrıca Diyarbakır analarına destek vermek bölücülüğe karşı tavır olduğundan Eğitim İş'in kuruluş çizgisine aykırı değildir. Biz iş yerlerinde sendikamızın teröre, bölücülüğe karşı olduğunu anlatırken alınan bu karar Eğitim İş'in bu çizgisine gölge düşürmüş, Eğitim İş'i tartışmaya açmıştır. Zonguldak Şube üyesi ve Kozlu Temsilciliği Örgütlenme Sekreteri Zafer İncebacak Diyarbakır analarına destek verdiği için ihraç edilen 7 üyeden biridir. Zonguldak Şube Başkanı Metin Kahveci Kozlu yönetim kurulu üyemize sahip çıkmamış, ihraca el kaldırmıştır. Biz öğretmen odalarında Eğitim İş'in ülke bütünlüğü konusundaki hassasiyetini anlatırken Şube Başkanı Metin Kahveci'nin bu tavrını nasıl izah edeceğiz? Biz demokratik haklarımızın geliştirilmesini savunurken, bu konuda iktidarı eleştirirken üyesini, yöneticisini ideolojik görüşünden dolayı ihraç eden anlayışı nasıl açıklayacağız? Bu kararla Eğitim İş ulusalcılıktan ve demokratiklikten kopmuştur.

Diyarbakır'a giden Eğitim İş üyeleri dağa kaçırılan çocukların eğitim hakkını savundular. Eğitim İş, eğitim sendikası olarak eğitim hakkını savunmuyor mu? Tarikat yurtlarında yanan çocuklarımızı savunmadık mı? Okula gönderilmeyen kardelenlerimiz için "Haydi Kızlar Okula" kampanyaları başlatmadık mı? Çalışmak zorunda olduğu için okula gidemeyen öğrencileri savunmuyor muyuz? Peki, terörün kandırdığı çocukların eğitim hakkını savunmaktan niçin kaçınıyoruz? Eğitim İş neden rahatsızlık duyuyor? Yoksa herkesin eğitim hakkını savunmuyor muyuz? Bu anlayışı reddediyorum. Bu anlayışı ben temsil edemem, bu ihraç kararı da beni temsil etmiyor. Bu nedenle Eğitim İş Kozlu Temsilciliğinden istifa ettiğimi kamuoyunun bilgisine sunarım."