Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'na (KESK) bağlı Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi Başkanı Orhan Yılmaz, önceki gece yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname ile meslekten ihraç edilen üyeleri İsmet Akyol ve Gökhan Taner Günsan'a sahip çıktı. Eğitim-Sen binasında düzenlenen basın açıklamasına; CHP İl Başkanı Ahmet Altun, Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi Başkanı Erdoğan Kaymakçı, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Zonguldak İl Eş Sözcüsü Ali Topaloğlu, meslekten ihraç edilen Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi Sekreteri İsmet Akyol ve Eğitim-Sen Çaycuma Temsilcisi Gökhan Taner Günsan ile KESK'e bağlı sendikaların Şube Başkanları ile üyeleri katıldı.

Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi Başkanı Orhan Yılmaz, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"EMEKÇİLERİN MAĞDURİYETİNE SON VERİLSİN, DERHAL GÖREVLERİNE İADE EDİLSİN"

"Yüz yılı aşkın mücadele tarihi boyunca darbelerin, baskıların ve anti demokratik uygulamaların hedefi olan Eğitim-Sen, kurulduğu günden bugüne darbelerin asıl hedefinin emek ve demokrasi mücadelesi olduğunu savunmuş, 15 Temmuz 2016 gecesi Türkiye'nin darbeler tarihine bir yenisinin eklenmesi girişimine karşı açık bir tutum almıştır. Bilindiği gibi darbeler, hukuku askıya almanın ve gücü elinde tutanın kudretine herkesin itaat etmesini sağlamanın temel aracıdır. Bu nedenledir ki darbeci yönetim aklından kurtulmanın yolu herkesin temel hak ve özgürlüklerinin güvence altına alınması, evrensel hukuk normlarının uygulanması ile emekten, demokrasiden ve barıştan yana tavır alınmasından geçer. Özellikle belirtmek gerekirse, sendikamız, başında Fethullah Gülen'in bulunduğu yapılanmanın her türlü saldırısına, iftirasına ve yargı operasyonuna maruz kalmış, bu örgütün kadrolarının hedefinde yer almıştır. Eğitim-Sen, hukuksuz idari ve adli soruşturmalarla sindirilmek istenmiş, bu örgüte ve politikalarına dair eleştirilerini yüksek sesle dile getirmiştir. Sendikamız, hükümeti bu konuda defalarca uyarmış ve dişe diş bir mücadelenin içinde olmuştur. Bizler, sınavlardaki kopya skandallarından, kadrolaşmaya; yargının ve medyanın ele geçirilmesinden, cemaat hizmetlerine sunulan rant alanlarına; üniversitelerin içinin boşaltılmasından, öğrenci yurtlarına ve bu cemaatin ihya edilmesine kadar her alanda mücadelesini ortaya koymuş bir sendikayız. Hal böyleyken, üyelerimizin ve sendikamızın adının bu örgütle yan yana anılır olması kabul edilemez bir durumdur! 7 Şubat 2017 Salı günü yayınlanan 686 sayılı KHK ile görevlerinden ihraç edilenler listesine baktığımızda hükümetin sorumluluğunu, Gülen yapılanmasının palazlanmasına katkı sunanlarda değil de aralarında üyelerimizin de olduğu eğitim emekçilerinde aradığını; OHAL ile kamusal alanda ne kadar muhalif unsur varsa cadı avı ile tasfiye etmeye çalıştığını görüyoruz. Ayrıca bu kararname ile yıllardır ülke genelinde yaşadıklarımızla Çaycuma ilçemizin de gerici yobaz düşüncenin örgütlenmesi için pilot bölge seçildiği iddialarımızın somutlandığını da görüyoruz. Bu nedenle Çaycuma' da din adına yapılmaya çalışılan gerici örgütlenmenin karşısına çıkan, neredeyse okul öncesi eğitimin yerini alan sıbyan okullarının genelleşmesini teşhir eden ve bu uğurda mücadele eden dostlarımız İsmet Akyol ve Gökhan Taner Günsan'ın KHK ile mesleklerinden ihraç edilmelerini asla kabul etmiyoruz. Darbe girişiminin başarısızlığa uğramasından bugüne kadar savunduğumuz en temel ilke, tüm sürecin evrensel hukuk ilkelerine uygun yürütülmesi ve yeni mağduriyetler yaratılmamasıdır. Bu kapsamda; ortaya çıkan bu durum, 'meslekten ihraç edilen' binlerce eğitim emekçisi için yargısız infaz anlamını taşımaktadır. Görevden ihraç edilen üyelerimiz İsmet Akyol ve Gökhan Taner Günsan başta olmak üzere, hakkında darbecileri ve darbeyi desteklediğine ya da suçluluğuna dair hukuka uygun, somut ve ikna edici delil bulunmayan tüm emekçilerin mağduriyetine son verilmesini ve derhal görevlerine iade edilmelerini istiyoruz. Eğitim-Sen olarak belirtmek isteriz ki her bir üyemizin yanındayız ve hiçbir üyemizi bu ortamda yalnız bırakmayacağız. Bu süreci sendikamız aleyhine fırsata çevirmek isteyenlere de asla izin vermeyeceğiz! İhraç edilen her bir üyemizin hakkını hukukunu sonuna kadar koruyup, en kısa sürede görevlerine döndürme kararlılığında olacağımız bilinmelidir. Üyelerimizin de en kısa sürede görevlerine döneceğinden kimsenin kuşkusu olmamalıdır! Darbe girişimini adeta bir fırsata çevirerek eğitim emekçilerinin mesleklerinden ihraç edilmelerine çanak tutan yobazlara sesleniyorum. Bizler dün olduğu gibi bugün ve yarın da bilimsel, laik, demokratik eğitim ve barış içinde yaşayan özgür bir ülke amacımızdan asla vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. İhraç edilen üyelerimiz için bugün yaşadığınız karanlık dünyada ellerinizi ovuşturup, dilediğiniz yerinize kınalarınızı yakabilirsiniz. Ancak geleceğin aydınlık günlerinde bugünlerin hesabının sorulacağını da bilesiniz. Yaşasın bilimsel, demokratik, laik eğitim mücadelemiz... Yaşasın Eğitim Sen... Yaşasın KESK..."

AKYOL: "BİZ CADI AVINA KURBAN GİTTİK"

Meslekten ihraç edilen Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi Sekreteri İsmet Akyol, yaptığı konuşmada, "Biz ilk olmadık arkası da gelecek. En azından şu an öyle gözüküyor. Hükümet FETÖ'yü bahane ederek tüm muhaliflere operasyon başlattı. Neden Çaycuma'da Gökhan arkadaşımız ve ben ihraç edildim? Çaycuma yaklaşık 10 yılı aşkın bir süredir pilot bölge seçilmiş durumda. 10 yıl önce FETÖ'de Çaycuma'yı pilot seçmişti şimdide başkaları seçiyor. Biz Çaycuma'da FETÖ'ye çok karşı çıkıyorduk ve o zaman hükümetle birlikte bize saldırıyorlardı. Şimdi de bu durumdayız. Çaycuma'da 25 civarında sıbyan mektepleri var, köylerde anasınıfları kapanıyor. Biz okul öncesi eğitimin önemini gösteren çok etkin bir çalışma yaptık ve var olan çalışmayı teşhir ettik. Bundan kaynaklı olarak bir rahatsızlık hissedildi. Hem Gökhan Hocamız, hem de ben Çaycuma'da bir takım isimlere tehdit olarak gördüler. Açıklamayacağımız, hesabını veremeyeceğimiz hiçbir çalışmamız olmadı. Varsa elinizde hukuki deliliniz, hadi mahkemeye gidelim. KHK'larla bizi tasvir ediyorlar ve yargı yolu da kapalı. Biz cadı avına kurban gittik. Biz geri döneceğimizin bilincindeyiz. Ben bu anlamda biraz uzun sürecek ama mutlaka geri döneceğiz. Hukuk önünde bizim ismimizi belirleyenlerden de hukuk karşısında hesap verecekler" dedi.

GÜNARSLAN: "BİZE BUNU REVA GÖRENLER ER YA DA GEÇ HUKUK ÖNÜNDE HESAP VERECEKLER"

Meslekten ihraç edilen Eğitim-Sen Çaycuma Temsilcisi Gökhan Taner Günsan ise, "Maalesef bu ülkeyi aydınlığa getirmek için canını verenler varken, biz ekmeğimizden olduğumuz için üzülmüyoruz. Biz sonuna kadar haklıyız ve er ya da geç hukuk önünde hesabını soracağız. Biz adil, eşitlikten yana bir ülke kurulması yönünde çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bize bunu reva görenler er ya da geç hukuk önünde hesap verecekler. Bu olaylar bizi korkutmaktan yana güçlendiriyor, birlik ve beraberliğimizi arttırıyor" diye konuştu.

Editör: Pusula Gazetesi