Türk-İş Konfederasyonu ve Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) iş birliğiyle "Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkiler Kongresi" düzenlendi.

Kongreye Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, AK Parti Milletvekilleri Polat Türkmen, Ahmet Çolakoğlu, Hamdi Uçar ve CHP Zonguldak Milletvekilleri Ünal Demirtaş ve Deniz Yavuzyılmaz, Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Alaplı Belediye Başkanı Nuri Tekin, Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı, Türk Metal Sendikası Ereğli Şube Başkanı Metin Ercan, siyasiler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, 60 ilden öğretim görevlileri, Erdemir işçileri ile öğrenciler katıldı. Kongrede saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu.

Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, Kongrede yaptığı konuşmada, etkinliğin bölgeye ve ülkeye hayırlı olmasını dileyerek katılımcılara başarılar diledi.

ATALAY: "BİZ BU ÜLKENİN VATANDAŞIYIZ"

Türk İş Başkanı Ergün Atalay, Türk-İş Konfederasyonu ve BEÜ iş birliğiyle Gülüç Büyük Anadolu Otel'de düzenlenen, "Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkiler Kongresi"nde yaptığı konuşmada, hata ve yanlış yapmaya zaman olmadığını söyledi.

Batman'da terör saldırısında hayatını kaybeden askerler bulunduğunu, dünyanın en gelişmiş ülkelerinin terör örgütlerine, para, silah, akıl, moral verdiğini belirten Atalay, şunları söyledi:

"Diyor ki gidin o bölgeyi karıştırın. Tam 30 senedir teröre harcadığımız parayla 3 tane Almanya oluruz. Amerika'sı, Avrupalısı en modern silahları veriyor, hiç umurlarında değil. Asker, polis, işçi, o, bu ölmüş, ölsün de kim ölürse ölsün, öyle bakıyorlar. Biz bu ülkede sağcısı, solcusu, ilericisi gericisi yok biz bu ülkenin vatandaşıyız"

"BİN 500 İŞÇİ TEK SEFERDE ALINSIN"

Sakaryalı olduğunu ve Sakarya ile Zonguldak'taki Milletvekillerini çok iyi tanıdığını anlatan Atalay, şöyle dedi:

"İnanın başka bir vilayette tanımıyorum. Bu bölge bize ev sahipliği yapıyor. Biz burada başkanlık yapalım, işçilerin sorunlarını anlatalım diye. Bu bölge madenle anılıyor, Ereğli bölgesine demir çeliği kim korduysa Allah razı olsun. Sayın Cumhurbaşkanımız ile buraya geldik, iftara katıldım. Vekillerimize de sesleniyorum yıl bitmeden Kasım ayı içerisinde bin 500 işçiyi bir seferde almak gerekiyor. Çünkü madenlerde zor şartlar altında yaşamaya, çalışmaya devam ediyorlar. Bin 500 işçiyi ailesiyle vurduğu zaman 5 bin kişi civarında, bu bölgenin ihtiyacı var. Zaman zaman bunu da söylüyorum, bu bölge zor bir bölge, coğrafyası zor bir bölge. Bu bölge Batının Hakkari'si, kimse kusura bakmasın, bu ifadeyi kullanıyorum. Herkes üzerine düşeni yapması gerekiyor bu bölge ile ilgili."

"ASGARİ ÜCRET ÖNERİSİ

Cennet ülkenin 3 aydır sıkıntılı bir süreçten geçtiğini, Dolar ve Euro'yu konuşmamaya gayret ettiğini anlatan Atalay, ülkede 6 milyon asgari ücretli çalışan, 6 milyon emeklinin de asgari ücret civarında veya altında ücret aldığını vurgulayarak şunları söyledi:

"Asgari ücret görüşmeleri Aralık ayında başlayacak. Asgari ücretlinin muhatabının büyük bölümü özel sektör. Aralık ayı başlamadan imkanı olanlar 2 bin lira yapalım. Paylaşmak berekettir, mutluluktur, tebessümdür. Bir kez daha sesleniyorum, imkanı olan patronlara, işverenlere 3 kuruştan kaçınmayın, asgari ücretliyi 2 bin liraya çekin. Sizin, ailenizin, çoluk çocuğunuzun çıkarına, işyerinin bereketine verin. Bundan kaçmamak lazım. Kamuda asgari ücretli çalışan sayısı yüzde 1 ama yüzde 99'u özel sektörde."

"YÖNETİME İŞÇİ ÇOCUKLARI TALİP OLSUN"

Atalay, sendikacılığa başladığı yıllarda işçi çocuklarının üniversiteye gitme oranı yüzde 1 iken günümüzde bu oranın yüzde 24'lere yükseldiğini belirterek, "Benim bir hedefim var. Ben siyaset yapmayacağım, aday da olmayacağım ama ülke yönetimine işçilerinin çocuğunun talip olması için gayret sarf edeceğim, bir de biz yönetelim bakalım nasıl yönetiyoruz" sözlerini sarf etti.

"İŞÇİ KALMIYOR Kİ..."

Geçtiğimiz yıl taşeronların kadroya geçtiğini, KİT'lerde çalışanlar için verilen kadro sözünün tutulmasını beklediklerini belirten Atalay, asgari ücret tespit komisyonunun Aralık ayında toplanacağını, toplantıdan toplumu tebessüm ettirecek bir rakamın çıkmasını umduklarına anlattı.

Atalay,"Özellikle Yüksek Hakem Kurulu var taşeronlardaki arkadaşlarımıza ilk 6 ay 4, ikinci 6 ay 4, üçüncü 6 ay 4, dördüncü 6 ay 4. Enflasyonun 25'in olduğu bir yerde 4, 4 uymuyor, yeni bir düzenlemeye yapması gerekiyor. Ülkeyi yönetenler diyor ki, 'işçileri enflasyona ezdirmiyoruz' ama bu Yüksek Hakem Kurulu ezmenin ötesinde işçi falan kalmıyor ortada" ifadelerini kullandı.

DEMİRCİ İŞÇİ TALEBİNİ YİNELEDİ

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci de TTK'ya bin 500 işçi alımı için çalışmaların sürdüğünü, Zonguldak ve bölge halkının bu işçi alım kararının biran önce uygulamaya konulmasını beklediğini söyledi.

Taşkömürü olduğu için bu bölgede kurulan Erdemir, Karabük ve enerji santrallerinin ithal kömür kullandığını anlatan Demirci şöyle konuştu:

"İhtiyaç var, kömür var ama üretemiyoruz. Üstelik şimdi ithalat yapacak döviz bulmakta da zorlanıyoruz. Krizden çıkmanın yolu işçi çıkartmak ve zamlarla emekçilerden kaynak yaratmak değildir. Krizden çıkmanın tek yolu istihdam yaratmak ve üretmektir."

DEMİRTAŞ: "SENDİKALAŞMANIN ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILMALI"

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, madenci çocuğu olduğun ve hukuk ve siyasi kariyerinde çalışma hayatı ile alakalı olduğunu ifade etti. Çalışma hayatında birçok sorun bulunduğunu, bunların en önde geleninin sendikal örgütlenme olduğunu ifade eden Demirtaş şöyle dedi:

"Bu sorunların çözümü noktasında özellikle AB ilerleme raporlarında işaret edildiği üzere 19. Faslın görüşmelere açılması gerekiyor. Hükümet 2017 yılında bununla ilgili olumlar attı ama maalesef bunlar yapılamadı. Nedir bu fasıl? Sosyal politikalar ve istihdamla ilgili bir fasıl. Bunun en önemli ayağı, sendikal örgütlenmedir. Bunun AB standartları ve İLO standartlarına yükseltilmesi gerekiyor. Çalışan sayısı artmasına rağmen, sendikalaşma oranı yüzde 10 gibi küçük bir rakam. 1, 5 milyon gibi bir rakama tekabül ediyor. Bunun artması gerekiyor. Bunun için de sendikalaşmanın, toplu sözleşme ve grev haklarının önündeki engellerin kaldırılması gerekiyor. Çünkü işçi ne kadar örgütlü olursa o kadar haklarını savunabilir. OHAL döneminde sendikalar grev ve lokavt sınırlaması nedeniyle kısıtlandı. Geldiğimiz noktada ülkedeki ekonomik sıkıntıların faturasını çalışanlar ödüyor. "

Kongrenin açılış konuşmalarının ardından Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı tarafından Atalay'a Devrek bastonu hediye edildi.

Editör: Pusula Gazetesi