Kömür ocaklarının artık çalışmıyor olmasının fiziksel, sosyal ve ekonomik anlamda önemli sorunlara yol açtığı benzer birçok yerde olduğu gibi burada da apaçık görülebiliyor; Kandilli'nin neredeyse tamamı bir çöküntü alanı gibi. Kapalı dükkan/mağaza kepenkleri; boş ve bakımsız evler; artık çalışmayan kırık dökük endüstri yapılarının arasında hüzünlü bir sessizlik hakim. Bu yüzden sosyal ve fiziksel anlamda bir iyileştirme için yeniden işlevlendirmeyi birçok faktörü bir arada düşünerek bütüncül bir biçimde ele almak gerekiyor.
Yapılacak çalışmaların yörenin kalkınmasını sağlayacak olmalarının sosyal bağlamda olumlu bir etkiye yol açması gerektiğini düşünerek yöre insanlarının iş olanaklarının geliştirilmesini önemli buluyor ve önerilerimizi buna göre belirlemeye çalışıyoruz.

Hangi konuyu geliştirecek olursak olalım konuların niteliği nedeniyle uzmanlara gereksinim duyacağımız apaçık ortada. Her konu için, bu bağlamda uzmanlarla görüşülerek ön kararlar oluşturuldu. Gelişmelere bağlı olarak hangi konuda ne kadar ayrıntılı bir çalışma yapacağımız kesinleştirilecek.

Her çalışma alanı kendisi için olduğu gibi diğer çalışma alanlarıyla ilişkisi açısından da bütüncül olmakla birlikte herhangi bir alandaki çalışmanın yapılamaması durumunda bütün projenin alaşağı olmamasını sağlamak için parçalı bir yapıya da sahip. Bu çalışma yöntemi çalışma programını gerçekçi ve temkinli bir biçimde yapabilmemizi sağlayacak olan bir yöntem.
Bu parçalardan ilki olan deniz başlı başına önemli bir konu. Karadeniz söz konusu olduğunda bu durum daha da önemli. Ön görüşmeler sonucunda kıyıdaki dalga etkisini sönümlendirecek bir gömük dalgakıran fikrini önemsiyoruz. Zonguldak ve Ereğli Limanları'nı da hesaba katarak yeni bir marina yapmak yerine kıyı kullanımını kolaylaştıracak bir çalışmayı yeterli buluyoruz. Marina olmasa bile Uluslararası Karadeniz tekne ağının uğrak yeri olarak içinde olmak ve bu noktaya eskiden olduğu gibi tekneyle gelebilmek de önemli bir adım sayılır.

İkinci alan kıyı. Kömür ocaklarının kullanımı sırasında çıkan taşların denize dökülmesiye ortaya çıkan kullanışlı kıyı profiline sahip olan plaja ilişkin görüştüğümüz hemen herkesin bir anısı var. Gömük mendirekle birlikte düşünüldüğünde farklı yöntemlerle yapılabilir görünüyor. Bugün de işletilen ocaklardan çıkan taşların buraya yönlendirilmesi ve beton platformlarla desteklenen kıyı terasları oluşturulması önemli bir kazanım olacaktır.

Üçüncü bölüm alt platformlar olarak adlandırılabilir aspiratör ve gümrük yapılarının yer aldığı bu bölge eski yapıların ihya edilmesi ve yeni eklemelerle kullanılması açısından çok önemli. Kapalı mekan barındıran yapıların ve bu yapılar çevresindeki terasların önemli bir bölümü için bu bölge çok uygun görünüyor.
Dördüncü bölge alt istasyondan üst istasyona kadar boydan boya varagel hattının bulunduğu yamaçlar. Yaya yolları, yamaçlara asılı teraslar; yatay ve düşey bağlantılar bu bölgede yer alabilir.
Beşinci nokta üst platform olarak adlandırdığımız ve ardışık olarak varagel vinci, lambahane, yazıhane ve sinema yapılarının olduğu bölge ve kapalı yapıların önemli bir bölümünü de eski yapıların yeni eklemelerle işlevlendirilmesi yoluyla bu bölgede oluşturmayı düşünüyoruz.

Konunun bütününe baktığımızda peyzaj projesinin de mimari proje kadar önemli olduğu farkedilecektir. Bu yüzden mimaride doğru bulduğumuz yöntem olarak olabildiğince mevcut durumu iyileştirme üzerine kurulu anlayışı peyzaj için de doğru buluyoruz. Yerel bitki ve ağaç dokusunun korunarak doğal olanın sürdürülmesinden yanayız.

Proje Ofisi: Nevzat Sayın Mimarlık Hizmetleri
Danışmanlar: Prof. Dr. Sedat Kabdaşlı İTÜ İnşaat Mühendiliği / Hidrolik Anabilim Dalı, Prof. Dr. Yalçın Yüksel YTÜ İnşaat Mühendiliği / Hidrolik ve Kıyı - Liman Mühendisliği, Yrd. Doç. Dr. Burcu Serdar Köknar Mimar, Permakültür Tasarımcısı, Doç. Dr. Meltem Erdem Kaya Peyzaj Mimarı, Dilek Yürük Peyzaj Mimarı, Permakültür Tasarımcısı, Selim İnsel (İTÜ) Yüksek Maden Mühendisi, Doç. Dr. Mücahit Taha Özkaya AÜ Ziraat Mühensdisliği

Editör: Pusula Gazetesi