Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen "Stratejik planlama Çalışması Arama" konferansı Meclis salonunda yapılırken, konferansta konuşmacılar bir işletme ve şehir için önemli olan üç temel nokta üzerinde durdular.
Ticaret ve Sanayi Odası tarafından hafta sonu üyelerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenen Stratejik planlama Çalışması Arama" konferansı TSO Meclis salonunda yapıldı. Konferansa konuşmacı olarak Prof. Dr. Nazif Gürdoğan, Dr. Hasan Lök, Dr. Şaban Kızıldağ ve Dr. Erol Dinçkol katıldı.
Konferansın açılışında bir konuşma yapan TSO Yönetim Kurulu Başkanı Başkanı Pehlivan, bundan böyle TSO´nun üyelerini bilgilendirmek amacıyla iki ayda bir arama konferansları düzenleyeceklerini, 2010 yılında yapacakları etkinlikleri bir program dahilinde belirlediklerini söyledi.
İŞKUR ile yapılan ortak projeler konusunda da konuşan Baylan, işsizliğin çözümü noktasında İŞKUR´la ortak projeler geliştirdiklerini, bunu yakın zamanda kamuoyuyla paylayacaklarını belirterek, "Ağır sanayi kenti olan Karabük´te OSB´nin yetersiz olmasından dolayı ve İhtisaslı Organize Sanayi kurulması yönünde çalışma yapmak boynumuzun borcu" dedi.
Baylan´ın ardından ilk konuşmacı Dr. Erol Dinçkol söz aldı. Dinçkol, stratejik planlama üzerinde konuştu. Dinçkol, İşletmelerin başarılı olması için mutlaka stratejik plan yapmaları gerektiğini, son yıllarda yapılan değişikliklerle şirketlere stratejik plan yapma zorunluluğu getirildiğini, stratejik planlamanın şirketlerin bulunduğu nokta ile gideceği yolu, hedeflerine ulaşmasını belirlemede büyük rol oynadığını söyledi.
Prof. Dr. Nazif Gürdoğan ise Karabük için önemli olan konulara değinerek, ortak akıl, paylaşma, markalaşma ve kalite üzerine konuşan Gürdoğan, Dünyanın hızla büyüdüğünü, her şeyin saniyede değiştiğini, tüm bu değişimleri tek bir kişinin izlemesinin mümkün olmadığını, bu nedenle ortak aklın önemli olduğunu belirtti.
Artık dünyanın temsili demokrasiden, katılımcı demokrasiye geçtiğini, bununla birlikte bazı unsurların tamamen değiştiğini ifade eden Gürdoğan, "Demokratik kültürü geliştirmek gerektiğini söyleyerek, " Artık insanların globalleşen dünyada paralarını ve oylarını silah gibi kullanıyor. Oylarını silah gibi kullananlar siyaseti, paralarını kullananlar ise ekonomiyi dönüştürebiliyorlar. Para ve oyumuza güvenmek zorundayız. Artık sınırları olmayan, kapıları olmayan bir dünya var. Markaların savaştığı dünyaya hazırlıklı olmalıyız. Artık ordular değil markalar dünyayı işgal ediyor. Karabük´ün başarıyı yakalayabilmesi ayaklarının yere basabilmesi için marka kent olması, rekabet edebilir güce sahip olması için ortak hareket etme kültürünü geliştirmesi gerekli. Her gün yeniden doğmak zorundayız. Paylaşmayanlar, paylaşılırlar.Şirketler ailelere değil, aileler şirketlere hizmet etmeli. Başarı vizyon sahibi olmayı, farlı olmayı bilmektir.Bunları bilmeyen rekabet üstünlüğünü yakalayamaz.Sanayi Şehri Karabük´ü bilgi şehrine dönüştürmek lazım. Onun içinde ortak akıl, birlikte hareket etme kültürünü geliştirmek lazım. Markalaşmak, dünyaya kendinizi iyi tanıtmanız lazım. Safranbolu´yu NewYork´a taşıyamazsınız ama, iyi bir tanıtımla Newyork´u Safranbolu´ya taşıyabilirsiniz" dedi.
Ardından söz olan Dr. Şaban Kızıldağ ise "Mazeret Yok" başlıklı konuşmasında başarıda mazerete yerinin olmadığını belirtti.
Editör: Pusula Gazetesi