Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Başkan Yardımcısı Şükran Karahasan, Atatürk´ün, Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkını tanımasının 75. Yıldönümü nedeniyle geçtiğimiz günlerde hazırladıkları ´Kadının Siyasetteki Yeri´ konulu konferansa gölge düşürmek isteyenlerin kendilerini üzdüklerini belirtti.
Bazı kesimlerin konferansa TBMM Başkan Vekili ve CHP İzmir Milletvekili Güldal Mumcu´nun konuşmacı olarak katılmasının CHP´nin hazırladığı program olarak gösterildiğini belirteren Karahasan; ´Yapmak istediğimiz olay görmezden gelindi ve buda bizi çok üzdü´ dedi. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık´ın konferansta kendi dertlerini anlatmasının kendilerini üzdüğünü belirten Karahasan, Posbıyık´ın derneklerinden ve kadınlardan özür dilemesi gerektiğini söyledi.
Amacının Türk kadının siyasetteki yerini ve erkek siyasetçilerin siyasette kadına bakış açısını göstermek olduğunu belirten Karahasan; "Atatürkçü Düşünce Derneği olarak, Atatürk´ün Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkını´ tanımasının 75. Yıldönümünde bu işi en güzel temsil eden konuşmacımızı Zonguldak´a davet ettik. Bizim düşüncemize göre bu işi en güzel temsil edenlerden biri de TBMM Başkan Vekili Sayın Güldal Mumcu´ydu. Güldal Hanım da bizim davetimizi kırmayarak teşvik etti. Biz bu konferansı hazırlarken amacımız, Türk kadının siyasetteki yerini ve erkek siyasetçilerin siyasette kadına bakış açılarını göstermek adına yaptık. Bu konuda Sayın Güldal Hanım&[#]8217;ı seçtik ve seçimimizde de yanılmadık" dedi.

´Halil Bey, bizi basamak olarak kullandı´
Ereğli Belediye Başkanı Sayın Halil Posbıyık´ın, kadınlarla ilgili toplantıda kendi dertlerini anlatmasının konferansı basamak olarak kullanmasına üzüldüklerini belirten Karahasan, şunları söyledi: "Ereğli Belediye Başkanı Sayın Halil Posbıyık, kadınların siyasi haklarıyla ilgili bir programda, kadın siyasetçileri veya kadınların siyasetteki yerini savunacak bir konuşma yapacağı yerde, kendi dertleri için bizim konferansımızı basamak olarak kullanması bizi çok üzdü. Kendisiyle bu konu üzerinde bir şey konuşmadık. Ama Halil Bey bunu düşünerek derneğimize ve kadınlarımıza özür borcu olduğunu bilmeli.
Biz kadınlarla ilgili bir toplantıya erkekleri davet etmeye bilirdik. Ama yapmadık. Biz ayrımcılık yapmadığımızı her seferinde göstermeye çalıştık. Bu inceliğimize karşılık kendilerinden de nezaket beklemek hakkımızdı. Ama her zaman olduğu gibi bu nezaketi göremedik. Atatürkçü Düşünce Derneği´nin hazırladığı böyle bir konferans sanki siyasi partinin toplantısı haline getirildi. Biz bunu hak etmedik.
Sayın Halil Bey&[#]8217;in yaptığı hareket çok ucuz bir hareketti. Haksızlığa uğramış olabilir ama yeri orası değildi. O bizim konumuz değil ve tartışacak olan bizde değildik. Oysaki Güldal Hanım ADD´nin davetlisi olarak geldi. Bu sadece Halil Posbıyık´ın değil, ilimizde bazı kimselerin bakış açısını göstermek açısından önemli. Yapmak istediğimiz olay görmezden gelindi ve buda bizi çok üzdü. Bazı yayın organlarımız bunu bu şekilde gördü. Tarafsız medya her zaman bize lazım."


´Kadınların siyasette yeri yok´
Erkek siyasetçilerin kadınların önünü kapattığını belirten Karahasan; "Kadının siyasetteki yerine baktığımız zaman acaba kadının siyasette yeri var mı? Şeklindeki soruyu her zaman kendi kendimize sormamız lazım. Ama bu sorunun cevabını bile kadınlardan önce erkekler veriyor. Bütün partiler bizim partimizde kadın erkek eşit diyor. Erkek siyasetçilerin savunmaları ´kadınlara yer veriyoruz ama gelmiyorlar´ şeklinde. Bu konuda çok yüklenildiği zaman ´Biz daha çok çalışıyoruz. Niçin hakkımızı kadınlara verelim´ şeklini dönüştürüyorlar. Bizde bunun yanlış olduğunu göstermek açısında bu konferansı basamak olması gerektiğini düşündük ama olmadı. Zonguldak 80´li yıllarında Cumhuriyete yakışır bir şehirdi. Türkiye´nin kültürel anlamda gelişmiş şehirlerinden biriydi. 80´li yıllardan itibaren Türkiye´de her şey gerilerken, Zonguldak´ta o gerilemeden payını aldı. Kadınlar 80´li yıllarda Zonguldak´ta Cumhuriyete yakışır bir yaşam sürüyorlardı. Ama bugün kadınların siyasette yeri yok" dedi.

´Kadının siyaset yapabilmesi için Süpermen olması lazım´
Kadınların partilerdeki, Kadın Kolları&[#]8217;ndaki görevlerinin neler olduğunu bile bilmediklerini belirten Karahasan; "Kadınlar sadece çay, kermes hazırlamak ve partinin ekonomik sorunlarına çare bulmak, erkekler, giremediği kadınlı toplantılarda yanlarına birer süs olarak kadınları alıp ev ziyaretlerine bulunmak için kullanılıyor. Aslında erkekler için ev ziyaretlerinde bulunmak önemli değil. Onlar kahvehanelerde ve içki masalarında siyasi çalışmalarını yapabiliyorlar. Ama kadınlar erkeklerin çalışma biçimi gibi çalışma ve o çalışma biçimini de kabul etmezler. O yüzden siyasete uzak dururlar. Kadın erkeğin bütün isteklerini sağlayacak ve 24 saat içine birde parti çalışması sığdıracak. Kadının bu şartlarda siyaset yapabilmesi için Süpermen olması lazım. Kaç erkek işten geldikten sonra evde durup eşinin geç saatlerdeki toplantılara katılmasını normal görecek. Erkeğin yaptığı bütün hatalar affediliyor ama o hatayı kadın yapsaydı yerden yere vurulurdu. Bunu önlemenin tek yolu kadına kota tanınmasıdır. Kadın ve erkeğin çalışma koşulları eşit oluncaya kadar kadına fırsat verilmeli. Biz bu kotaları gerektiği gibi uygulamadığımız için bugün Türkiye siyasette dünyanın en az gelişmiş ülkeleri içinde kadının siyasetteki yeri bakımından sondan 6´ıncı sıralarda yer alıyor. Kadınlar daha fazla yerlerde görev almalı. Bazen bu tavrım nedeniyle erkekler arasında çok sevimsiz olduğum düşünülüyor. Bu konuda ayrımcılık yaptığım düşünülüyor. Asla öyle bir durum yok. Erkeklerde aynı durumda olsaydı onlar içinde aynı konuyu savunurdum. Eğer haksızlık varsa bu haksızlık giderilmeli. Bu yüzden kota ve yüzde 50 fermuar sistemi uygulanmalı. Seçimlerde aday listeleri kadın erkek şeklinde dizilmeli. Bu siyasi parti liderlerinin keyiflerine göre de olmuyor. Çok iyi niyetli olabilirler ve birkaç kadını listelere süs olarak da koyabilirler. Biz böyle bir şey istemiyoruz. Biz hakkımızı istiyoruz. Bununda tek yolu, siyasi parti yasası ve seçim yasası değiştirilmesidir. 80 yıldır erkekler bizi yönetti ve hep hata yaptılar ki, Türkiye bu halde. Toplumsal olarak giderek çöküyoruz. Kadınlar hakkında erkekler karar vermesin. Artık kadınlar hakkını almalıdır" şeklinde konuştu.
Editör: Pusula Gazetesi