2009-2010 Eğitim-Öğretim Yılı okul öncesi ve ilköğretim birinci sınıfa başlayacak olan öğrenciler, adaptasyonlarının sağlanması amacıyla dün okullarıyla tanıştı. Öte yandan, devam eden lise kayıtlarında kayıt parası ve gönüllü bağış konusunda ciddi sorunlar yaşanıyor. Dün Atatürk Lisesi´nde yaşanan çarpıcı bir örnek, hem velilerin hem öğretmenlerin ne kadar zorda kaldığını bir kez daha gözler önüne serdi. Çocuğunu kayıt ettirmek için okula gelen bir bayan veliden yıllık 100 Liralık bağışın 50 Liralık ilk taksiti istendi. Bunun üzerine veli, kendisinin yeşil kartlı olduğunu; eşinin ise sigortasız günlük işlerde çalıştığını söyledi. Kayıtla görevli öğretmenler bu defa çocuğun hangi okuldan mezun olduğunu sordular. Veli ise aynı mahallede oturduklarını belirterek parasının olmadığını yineledi. Kayıt parası pazarlığı bir süre devam etti. Veli sonuçta çocuğunu kayıt ettirmeyi başardı. Türk Sağlık-Sen Şube Başkanı Abdurrahman Uysal da olup bitene tanıklık eden isimlerden biriydi.
Uysal, imkanı olduğunu belirterek bağışta bulunmayı reddetti. Bunun üzerine öğretmenler, öğrencinin hangi ilköğretim okulundan mezun olduğunu sordu. Tartışma üzerine Uysal, bir önceki bayan veliyi hatırlatarak; "Kadının durumu ortada. Ne diye eziyorsunuz? Olan verir, olmayan vermez. Kaldı ki kimse vermek zorunda değil. Neden böyle çifte standart uyguluyorsunuz?" dedi.
Okulun elektrik ve telefon parasını ödemekte, giderleri karşılamakta zorluk çektiklerini belirten öğretmenler şok bir yanıt vererek; "Bu ücreti ödemeyenlerin isimlerini okulun panosuna asacağız" dediler. Yaşadıklarını Pusula´ya anlatan Uysal, bağış konusunda itiraz etmeyen velilerin çocuklarının hangi okuldan mezun oldukları sorulmazken, durumu olmadığını belirten velilere ise bilerek değişik zorluklar çıkartıldığı söyledi. Yaşadıklarına şaşırdığını belirten Uysal; "Bağışta bulunamayan veliler vergi borçlusu mu ki isimleri panoya asılarak çocuklar refüze edilecek. Biz çocuklarımıza ne deriz?" dedi.
Editör: Pusula Gazetesi