Çalışma Bakanı Faruk Çelik, torba yasanın çıkartılmasının ardından Zonguldaktaki maden şirketlerinin işletmeleri kapatacağı yönündeki açıklamaları değerlendirdi.
Bursa´nın İnegöl ilçesinde Sosyal Güvenlik Kurumu Sosyal Güvenlik Merkezi´nin açılışını gerçekleştiren Bakan Çelik, gündemdeki iş güvenliği kazaları ile ilgili açıklamalar yaptı. Türkiye´nin, her alanda gelişme gösterdiğini savunan Çelik, iş kazalarının bu durumu gölgelediğini kaydetti. Çelik, "Türkiye, böyle olumlu bir seyir içindeyken, geçtiğimiz hafta 10 kişinin hayatını kaybettiği asansör kazası ve yakın geçmişte Soma´daki maden kazası, bu başarıları ne yazık ki gölgeleyecek sorunlar olarak karşımıza çıktı. Bu başarıları elde etmiş olan Türkiye´ye bu fotoğrafların, bu tabloların yakışmadığını açık şekilde ifade ediyorum. Bu tablo, üç misli büyüyen milli gelire, 3-4 misli büyüyen ihracatımıza yakışan tablo değil. Avrupa Birliği´ne girme mücadelesindeki Türkiye´ye yakışan bir tablo değil." diye konuştu.
"TAŞERONLUK SİSTEMİ, UCUZ İŞÇİLİKLE MALİYETLERİ
KURTARMA YAKLAŞIMI VAR"
Kendisinin işverene, ´üretim zorlaması yapmayın´ yönünde açıklaması olduğunu hatırlatan Çelik, Kılıçdaroğlu´nun bunu eleştirmesi konusunda, "İnegöl´den de söylüyorum. Biz hem sorunları çözüyoruz hem de eksiklerimizi muhalefet anlayışı ile dile getirip muhalefet eksiğini dolduruyoruz. Bizim de eksiğimiz olabilir. Onu gidermek bize düşüyor. İktidar da muhalefet görevini de yapmaya devam edeceğiz. Bir kez daha söylüyorum, üretim zorlaması, kabul edilebilir bir durum değil. Yani bir maden ocağında 1,5 milyon ton kömür üretilecekse siz 3 milyon ton kömür üretiyorsanız, bunu yapmaya hakkınız yok arkadaş. Maliyet zorlaması var, bunun neticesinde, taşeronluk sistemi, ucuz işçilikle maliyetleri kurtarma yaklaşımı var. İşçi üzerinden para kazanma mücadelesi. Eğer işveren, karını işçinin ücretini düşürerek elde etmeye çalışıyorsa yazıktır. Bu kabul edilemez. Bunu 3 yıldır söylüyorum. İmar zorlamaları var. İmar zorlamalarının getirdiği sıkıntılar var. Bu eksiklikleri söylemenin neresi yanlış." ifadelerini kullandı.
"KEFENİN CEBİ YOK, YA İNSANI ÖNCELEYİN YA DA PİYASADAN
ÇEKİLİN"
İşverenlere seslenen Çelik, şu uyarıyı yaptı: "İşverenlere çok net söylüyorum, kefenin cebi yok. Ya insanı önceleyecek ya da piyasadan çekileceksiniz. Gelişmiş ülkelerde önce insanı korumak, sağlıklı ortamda çalışmasını sağlamak esastır. Maddi değerleri insanın önüne koyarsanız, bunun faturalarının nasıl ağır olduğunu görüyoruz. 76 milyonun yüreğine ateş düşürüyorsunuz, buna hakkınız yok. Kefenin cebi olmadığına göre, işverenler iş yerlerinde güvenli çalışma ortamını sürekli denetlemek zorundadırlar."
"ÇALIŞANLARA DA MÜEYYİDE UYGULANACAK"
Çelik, çalışanların da artık sorumlu tutulacağını belirterek, yapılacak yeni düzenlemeyi şöyle açıkladı: "Çalışanlar da orada çalışmama hakları olduğunu bilmeleri gerekiyor. Çalıştıkları yerde sıkıntı varsa Alo 170´e isim vermeden şikayet etme hakları var. İşveren diyor ki bu bareti takacaksın, bu ekipmanları kullanacaksın. Ama işçi teftiş olunca takıyor, gidince çıkartıyor. Bundan sonra işçinin üzerinde güvenlik açısından olması gereken sorumluluklar neyse işçi kardeşimiz de ona uymak durumundadır. Uymadığı an o da çeşitli müeyyidelerle karşı karşıya kalacaktır. İşverene teşvik eyvallah, ceza tamam, işçinin hakkını korumak tamam ama işçi de üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmezse ona da müeyyideleri uygulamak konusundaki ilave düzenlemeleri, Meclis´in açılmasıyla Meclis huzuruna getireceğiz."
"4 BİN 300 İŞÇİ İŞTEN ÇIKARTILDI MI BİLMİYORUM"
Çelik, bir gazetecinin, Torba yasanın çıkartılmasının ardından Zonguldak´ta 4 bin 300 maden işçisinin işten çıkartıldığını hatırlatması üzerine, şunları dile getirdi: "O çıkartıldı mı onu bilemiyorum. Torba yasasında maden işçilerin durumları, çalışma saatleri ve ücretleri iyileştirildi. Ne olacak yani, maden işinde, yerin bin metre altında çalışan işçiyi asgari ücretle mi çalıştıracaksınız. Nedir yani, böyle bir bakış açısı olur mu. Bununla ilgili bir düzenleme geldi. Bunun için iş bırakma olduğunu kabullenmek mümkün değil, böyle bir şey olduğunu zannetmiyorum. Hep al cephesinde herkes, ver cephesi yok. İşçinin ücreti ile iş yerinde kar edilmez. Yani bir işveren, işçinin ücretinden kısarak işini sürdürüyorsa, daha büyük bir felaketle karşı karşıyayız demektir."
