Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, hükümetin grev toplu sözleşme hakkını ciddi bir bedel ödeyerek tanıyacağını belirterek, "Bunu o kadar sempatik ifadelerle bize yansıtıyorlar ki, ´veriyoruz işte. Size grev toplu sözleşme hakkınızı vereceğiz´ diyorlar ama başbakanın kendi ifadesiyle söylüyorum, ümüğümüzü sıkarak verecekler. Onun için ne yapmak istediklerini bildiğimiz için direniyoruz" dedi.


Akyıldız, Türk-Enerji Sen Zonguldak Şubesi tarafından Memurlar Lokali´nde düzenlenen eğitim ve bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmasında anayasa değişikliği ve grevli toplu iş sözleşme görüşmeleri ile ülkede yaşanan ekonomik krize değindi. Kürsüde yaklaşık bir saat konuşan Akyıldız, grevli toplu sözleşme görüşmelerinden bahsederken sinirlenince kürsüdeki su dolu bardağa elini vurdu.


Ülkede yaşanan ekonomik krize değinen Akyıldız, "Ekonomik krizin ortaya çıkardığı en önemli sorun finans sorunudur. Fakat bu kriz bir finans krizi değildir. Eğer 75 bin işyeri kapanıyorsa, işsizlik yüzde 15.5´un üzerine çıkıyorsa, siz bunu sadece finans krizi olarak değerlendirmeniz mümkün değildir. Bu bir finans krizi olmadığı için ekonomik krizin finans boyutu vardır. Burada da finans sektörüyle, reel sektör arasındaki güvensizliğin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Yani bankaların reel sektöre kredi verebilmesi için reel sektöre güvenmesi gerekmektedir. Aksi taktirde o kredi verilmeyecektir. Nitekim bugün en önemli sorun budur. Bu güveni sağlayacak olan tedbirlerin sağlanması gerekmektedir. Reel sektörün güven sağlayabilmesi, üretiminin devam etmesine bağladır. Üretmeyen bir sanayiciye banka nasıl güvensin. İşçi çıkaran sektöre finans sektörü nasıl güvensin. Onun için üretimin devam etmesi noktasında tedbir alınması gerekmektedir. Yine işsizliğe çare üretimin devam etmesi. Yani hem finans sektörüne güvenin sağlanması hem işsizliğe çare bulunması için mutlak suretle tüketicinin desteklenmesi gerekiyor" dedi.


Bir takım indirimlere ihtiyaç olduğunu ve zamanında yapılması gerektiğini ifade eden Akyıldız, "Mesela doğalgaz indirimi. Şimdi yüzde 25 indirdiler doğalgaz fiyatlarını. Ama burada doğalgaz indirimini tüketici olarak dar ve sabit gelirli olarak da kınadığımı belirtmek isterim. Ben doğalgazı kışın kullanıyorum. Kış bittikten sonra evlerde kullanılan doğalgazın fiyatında yüzde 25 indirmişsin ne işe yarar. Bunu Şubat ayının başında yapacaksın hem bunu evde kullananlar istifade edecekti hem reel sektör istifade edecekti. Şimdi sadece reel sektörün istifadesine sundun. Burada zor durumda kalan dar ve sabit gelirli insanlar" şeklinde konuştu.


Çare IMF değil dar gelirliler


Ekonomik krizin atlatılması için IMF´den alınacak krediye bağlı olmaması gerektiğini anlatan Akyıldız, "Krizin atlatılması IMF´den alınacak krediye bağlı değildir. IMF programlarıyla bu krizi atlatmanız mümkün değildir. Bu krizi dar ve sabit gelirliyi, tüketiciyi desteklemekle ancak atlatabilirsiniz. Harcama çekin uygulamasına derhal geçilmesi, dar ve sabit gelirliye her ay 200 TL´ lik en az bir yıl süreli uygulamanın başlatılması gerekir. Çarenin IMF´de değil dar ve sabit gelirli de olduğunu söylüyoruz.


Kamu çalışanı, kamu hizmeti sunan devletin asil ve sürekli görevini yapan ve devlet adına daimi suretle çalışan iş güvencesine sahip memurdur, kamu çalışanıdır. İş güvencesi, kamu çalışanının memurun kara kaşı kara gözü için kendisine tanınmış bir hak değildir. İş güvencesi, kamu çalışanına devletin devamlılık ilkesinin bir sonucu olarak tanınmış bir haktır. Ama maalesef devletin devamlılığını zaafa uğratacak ve özellikle sözleşmeli statüde insan çalıştırılmasını esnek istihdamla istenildiği kadar istenildiği süre içerisinde personel çalıştırılmasını esas alan bir uygulama getirilmek istenmektedir. Yani bize öyle bir şey sunuyorlar ki grev toplu sözleşme hakkımızı çok ciddi bir bedel ödeyerek bize tanımak istiyorlar. Bunu o kadar sempatik ifadelerle bize yansıtıyorlar ki, ´Veriyoruz işte. Size grev toplu sözleşme hakkınızı vereceğiz´ ama Başbakan&[#]8217;ın kendi ifadesiyle söylüyorum, ümüğümüzü sıkarak verecekler. Onun için Kamu-Sen olarak ne yapmak istediklerini bildiğimiz için direniyoruz."

Editör: Pusula Gazetesi