’7 Haziran’da İl Başkanıyım’

Uzun, İl Başkanı Hamdi Uçar ve Milletvekillerine yönelik eleştirilerinin yanı sıra İl başkanlığını bıraktığı tarihten bugüne kadar Zonguldak´a çivi çakılmadığını, bakan getirilemediğini belirtti. Daha önce, uzlaşma sağlanması durumunda Hamdi Uçar´ın devam edebileceğini belirten Uzun; "Şimdi şartlar değişti" dedi.

Uzun´dan çarpıcı mesajlar: Devrek Belediye Başkanı Özcan Ulupınar, Hamdi Uçar´la bizi bir araya getirdi. Ulupınar, "Sen bu işe karışma" dese karışmazdım. Bana destek vermese de göreve geldiğim gün yetkilerimi Merkez İlçe Başkanı Celal Kazancı´ya devredeceğim. Milletvekillerini çalıştırmak il başkanının görevidir. Ben il başkanı olduğumda çalıştıracağım onları. Bana kızdıkları nokta da bu. Başbakanımız 8 Bakanımızı değiştirdi. Biz il yönetimimizden bazı insanları niye değiştirmiyoruz."

Ak Parti İl Başkanlığı´na aday olduğunu açıklayan eski İl Başkanı Celil Uzun, kendi döneminde ki bazı isimlerin yeni yönetimde olmaması durumunda Hamdi Uçar´ın yeniden aday olabileceğini belirtmişti.

Uzun, dünkü açıklamasında "O günkü şartlar bugün değişti. Başka gelişmeler oldu" dedi.

Kendisinin İl Başkanlığı´ndan itibaren Zonguldak´a bir tek bakanın gelmediğini ve çivi çakılmadığını söyleyen Celil Uzun; "Bu gidişle ilk seçimde 1 milletvekili zor çıkartırız" dedi.

Uzun, bütün kesimleri kucaklayan bir listeyle seçime gideceklerini belirterek, devletle iş yapan hiçbir ismi yönetime almayacaklarını söyledi.

İşte Celil Uzun´un açıklamalarından çarpıcı ifadeler.

Boynumuz bükük dolaşıyoruz

Yerel seçimlerimizi bitirdik. Fakat Ak Parti açısından Zonguldak´taki seçimlerimiz maalesef umduğumuzun da çok altında hatta Türkiye ortalamalarının da çok altında gelişerek iyi bir sonuçla neticelenmemiştir. Biz burada kesinlikle şahısları konuşarak, şahısları kötüleyerek veya bir takım kişileri konuşarak değil de genel hatalarımız üzerinde durarak bu toplantıyı yapıyoruz. Her ne kadar sorunlu olan kişiler bu öz eleştiriyi, alınan bu sonuçları pek fazla kaile almasalar da biz partimizin kurucuları olarak, bu olaylara ilgisiz kalamazdık. Biz seçimlerden önce, kongrelerimizde de çeşitli vesilelerle arkadaşlarımıza bu konularda uyarılarda bulunmuştuk. Baktık ki ortaya koyduğumuz konularda kimse bizi kale almadığı için seçimden aldığımız sonuçlara bakarak dedik ki; ´bakın arkadaşlar parti olarak bizim oy oranımız 2002´nin gerisine düştük. Oy ortalamamız yüzde 36´ dedik. Bazı arkadaşlarımız bunu başarı olarak bile göstermeye çalıştılar. Zonguldak Cumhuriyet Halk Partisi´nin kalesi haline gelmiş pozisyonda gösteriliyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi´nden tırnaklarımızla kazıya kazıya gece gündüz çalışarak seçimleri almıştık. O zamanki şartlarda taktiklerimizi geliştirerek, dayanışmalarımızı yaparak, bütün teşkilatımızla birlikte elimizi taşın altına koyarak bin 200 oy farkla seçimi kazanmışken şimdi çok rahat bir şekilde 6 bin farkla seçimi kaybetmiş bulunuyoruz. Geçen gün buraya hiç adı sanı geçmeyen, DSP´nin bile burada büyük kutlamaları mitingleri oluyor. CHP geliyor kutlamalar yapıyorlar. İşte bunlar bize dokunan şeylerdi. Çünkü biz 5 sene önce bu partiyi böyle bırakıp gitmemiştik. Biz burada Ak Parti´nin bayrağını dalgalandırarak, onurumuz yukarıda, alnımız dik olarak geziyorduk. Ama geldiğimiz noktaya baktığımızda bütün teşkilatımızla boynumuz eğik sokaklarda gezer hale geldik. İşte bizde bunun çaresini, sebeplerini konuşalım dedik. Ama bu çerçevede bile bazı kesimler bizi yanlış anladılar. İlk bu olaya çıkarken beni kavgacı, dövüşçü, milletvekilleriyle kavgası olan bir kişi olarak lanse etmeye çalışıyorlar. Siyasetçiler her zaman eleştiriye açık olmak zorundadırlar. Ben bu zamana kadar lehte ve aleyhte hatta daha çok aleyhte olan bir sürü eleştiriyle karşı karşıya kaldım. Ben hiçbir zaman kavganın içerisinde olmadım. Ben kimseyi mahkemeye vermedim. Kimsenin bayramda elini sıkmamazlık yapmadım. Herkese kapım açık oldu. Ben herkesin yüzüne karşı hataları konuştum. Omurgası dik insan olarak davrandım. Ama en azından biz Celil Uzun olarak, teşkilatımız olarak hiç kimsenin arkasından konuşmadık. Kimseye belden aşağıya vurmadık.

Başbakan´a neden mektup yazdım?

Geçmiş dönemlerde Sayın Başbakanımızla konuşmalarımız sırasında, bir mektup olayları sırasında bile olsun bizi eleştirdiler. Hayır, ben milletvekillerimizi şikayet etmemiştim. Ben sadece, ´Allah rızası için Zonguldak için çalışalım. Milletvekillerimizi, hepimizi çalıştırın´ diye mektup yazmıştım. Ama geldiğimiz noktada 2007 yılından beri yeni bir tane yatırım yok. İşte bizim itirazımız burada. Ak Parti Zonguldak gündeminde yok. Ak Parti Zonguldak gündemini belirleyemiyor.

Özcan Ulupınar ´karışma´ dese karışmazdım

Bu şekilde gidersek biz önümüzdeki seçimlerde genel seçimlerde bir tane milletvekili zor çıkartıyoruz. En son seçimlerde aldığımız oy 168 bin, şuanda geldiğimiz nokta 140 bin artı Cumhuriyet Halk Partisi 62 binden 124 bine çıkmış. Birde yeni 88 bin seçmen yazılmasına rağmen. Burada bir başarı görüyorsanız bize de gösterin. Biz dedik ki; ´Gelin il başkanı olarak siz devam edin. Bütün teşkilatları topla, bir forum yap. Yeni yüzler, yeni heyecan, yeni arkadaşlarla bu işi yapabilecek insanları etrafına topla. Bizde sana destek olalım." Devrek Belediye Başkanı Özcan da buna şahittir. Peki, bu işin neresi kavgacı. Bana söylenen şey şu; ´Hayır, ben kabul etmiyorum.´ Niçin? Hatta ben Özcan´a, ´Ben dışarıya çıkayım. Sana anlatsın arkadaşımız niçin kabul etmediğini. Seni tatmin edebiliyorsa bana deki abi tamam ben tatmin oldum sen karışma. Bende karışmayayım.´ Ona da hayır. Bizden isim al falan da demiyoruz. Biz sadece teşkilatlarımızla forum yapıyoruz.

Şartlar değişti.

Kimse bana aday olma demedi

Önceki gün Genel Merkezde yapılan toplantı Celil Uzun´un yaptığı tekliftir. Ona rağmen, sanki bu konuşmalar Genel Merkezde hiç konuşulmamış gibi, Celil Uzun´a sen aday olma demiş gibi bazı olaylar var. Ben bunlara hayret ediyorum. Ben genel merkezimizde genel başkan düzeyinde 5 kişi ile görüştüm. Milletvekillerimizle görüştüm. Hiç kimse bana kalkıp ´sen aday olma´ demedi. Ama Hamdi kardeşimize de hiç kimse aday ol demedi. Orada konuşulanları gelip arkadaşlarına bile anlatmadılar. Teşkilatımız üzülerek söylüyorum Hamdi kardeşimize bir umut ışığı göstermemiştir. Sanki bizim Hamdi Başkanı veya yönetimini görevden alınmasını bekler insanlar konumuna sokuyorlar. Bizim hiç böyle bir talebimiz olmadı. Eğer Hamdi Kardeşim İl Başkanlığı görevinden alınırsa bende aday değilim. Biz bize yakışmayan, etik olamayan bu olaylar içerisinde hiçbir zaman olmayacağız. Rakibimizse demokratik şartlar içerisinde mücadele ederiz. Kimse bize yakışmayan şeyleri yakıştırmasın.

Altı ilçe başkanından

üçü beni destekliyor, üçü de yolda

Şimdi diyorlar ki 6 tane ilçe başkanından 5 tanesi Hamdi kardeşimizi destekliyor. Bende söylüyorum, 6 ilçe başkanından 3´ü beni destekliyor, 3 tanesi de yolda diyorum. Ne oldu şimdi? O arkadaşlarımızı töhmet altında bırakmanın bir anlamı yok. Sedat Bey buraya geldi ve bize o söyledi dediler. Hatta Sedat Bey güya İl Başkanımıza demiş ki; ´Celil Uzun´u adaylıktan çektirelim mi?´ diye sormuş. O arkadaşların hepsini toplayıp Sedat Bey´e telefon açtım. Mikrofonu da açtım. Dedim ki; ´Sayın Vekilim sen burada böyle bir cümle kullandın mı?´ Bana ´hâşâ ben kimseye böyle bir cümle kullanmadım. O cümleyi kullanan arkadaşımız varsa kendisini kınıyorum´ dedi.

Her ay üç bakan getireceğim

Kongreden sonra ben söz veriyorum. Her ay buraya 3 tane Bakan getirelim. Bunlar kolay şeyler. Ama İl teşkilatımız, ilçe teşkilatımız, milletvekilimiz yok. Biz güçlüyüz, inançlıyız ve her şeyin ne olduğunu biliyoruz ve ona göre hareket ediyoruz. Dik insanlarız. Her ne kadar ´Sen Zonguldaklısın ama Zonguldak´ta bir evin dahi yok´ dese de bile onlar milletvekili ve onların bile evi yok. İl Başkanı Alaplı´dan oldu da ne oldu? Alaplı´dan İl başkanı oldum ve Zonguldak merkezde belediyeyi kazandım. Peki, onlar ne yaptılar. Zonguldak merkezde oturanlar ne yaptı? Bir zamanlar bana gelip ´Beni il başkanı yap´ diyen insanlar da Ereğli´de oturuyorlardı. Şimdi nasıl diyorlar ki Alaplı´dan il başkanı olmaz. Alaplı Zonguldak´tan başka bir yer mi? Bizim dönemimizden bir başarısızlık varsa onu söyleyin. Yoksa benim Alaplı´da oturmam çok önemli değil. Benim Zonguldak´ın bütün köylerinde mutlaka bir çakıl taşım vardır. Bu devlet parasıyla da değil. Burada kazandık burada harcadık. Şuanda benim bünyemde 200´e yakın insan çalışıyor. Sen partini yüzde 44´den yüzde 36´ya getirmişsin, 5 tane yerini kaybetmişsin ve sen onu konuş.

7 Haziran akşamı İl Başkanıyım

Biz bu arkadaşlarımızı da bünyemize katarak, hiç kimseyle bir problem yaşamadan 7 Haziran günü ben il başkanıyım. Onun için hedeflerimizi belirledik. Şimdiden Bakan Bakan gezmeye başladım. Çünkü 8 Haziran sabahı bu bakanlara burada ihtiyacımız olacağı için alt yapısını oluşturmaya başladım. Ben siyaseti Zonguldak´ta ve Zonguldaklılarla yapıyorum. Kongreyi de Zonguldaklılarla yapıyorum. Ben devletle, ihaleyle, belediyeyle işi olan arkadaşlarımızı yönetime almayacağız. Bunlar kötü bir şey yaptığından değil. Hepsi dürüst çalışkan insanlar. Ama etik olmayan şeylerin sıkıntısını geçmişte hep yaşadık. Bunlardan da ders çıkarttık.

Bana kimse ´aday olma´ demedi,

Hamdi´ye kimse ´aday ol´ demedi

Hamdi kardeşimize ´bu yapıyla bu iş olmaz´ dendi. Ben hiçbir zaman koltuk sevdasıyla konuşmuyorum. Ama beni yanlış anladılar. Diyorlar ya; ´Genel Merkez Celil Uzun´u çizdi. Celil Uzun gömüldü. Çöplüklerde horoz oldu´ deniliyor. Ben herkesle görüşüyorum. Hiç kimse bana bu söylenenlerdeki gibi ´hayır sen aday olamazsın´ demedi. Ama Hamdi kardeşimiz de gitti görüşmeleri yaptı ve hiç kimse de ona ´aday ol´ demedi. Çoğu il başkanına ´gidin listenizi hazırlayın ve aday olun´ dedi. Mesela Bartın. Bartın İl Başkanımıza ´kardeşim sen git listeni hazırla ve aday ol´ dendi. Peki, neden Hamdi´ye denmedi. Onu açıklasınlar. Bizim il teşkilatımız bu dönem içerisinde çalışmadı. Niye? Bizim sandıklarımızın yarısı boştu. Bunu genel merkez biliyor.

Geldiğim gün yetkilerimi

Celal Kazancı´ya devredeceğim

Merkez İlçe Başkanımız Aytekin Celal Kazancı çok değerli bir arkadaşımızdır. Hiç kimse arkasından bir tek cümle konuşamaz. Zaten onu il yönetimine getirende benim. Ama her nedense kongre sürecinde benim söylemediğim şeyleri söylüyorlar. Ben Celal´e neden karşı çıktım? Dedim ki; ´Hamdi, Celal kardeşimiz bu tecrübesiyle Merkez İlçe Başkanlığı´nı yürütemez. Daha doğrusu bu tecrübesiyle yürütemez. Seçim arifesinde yürütemez. Seçimi kaybederiz. Seçimden sonra Celal´i ilçe başkanı yap.´ Benim karşı olmamın sebebi tecrübesiyle ilgiliydi. Hepimiz yaşadık, gördük. Şimdi ilçe başkanlığını istediği kadar yapsın.

Ben Hamdi kardeşimizle çalışırken bütün yetkilerimi ona devretmiştim. Onu başka türlü yorumladılar. Ama çalıştığın kişilere güven duymak zorundasın. Ama o ne yaptı? Yetki vermedi. Celal Kazancı bana destek verse de vermese de hiç sorun değil. Ama geldiğim gün bütün yetkilerimi ona veririm. Teşkilatçılık budur.

Milletvekillerini çalıştırırım!

Benim milletvekillerimizle aramız çok iyi. Fazlı Bey beni mahkemeye verdi ben onu vermedim. Hatta Pusula Gazetesi´ndeki demecinde ´Celil Murat Sesli´nin tutuklanmasının her aşamasında rol aldı´ diyor. Avukatım ´bunu verelim mahkemeye, onu çok kötü duruma sokarız´ dedi. Ben ´hayır gerek yok´ dedim. Ben çalışmadıklarını söyledim. İl başkanı olduğumda da ben çalıştırırım onları. Bana kızdıkları noktada bu. Milletvekilini çalıştırmak il başkanının görevidir. Sen milletvekiline hiçbir program yapmazsan Milletvekili ne yapabilir. Ereğli´ye hastaneye adam koyulacak onlarla uğraşır.

Kazancı Merkez İlçe´nin kaç köyüne gitmiş

Benim tek hedefim var. Ben bu şehirde ekmek parası kazanıyorum. Onun için benim tek hedefim bu şehre hizmet etmektir. Başka hiçbir derdim yok. Ban ´sen il başkanlığından vazgeçersen hizmet etmek olursun´ diyorlarsa buna da razıyım. Onun dışında hiçbir şeyi kabul etmiyorum. Celal Kazncı buranın ilçe başkanı. Ona soralım merkez ilçenin kaç tane köyüne gitmiş. Ama ben burada 52 köy var ve 52´sine de gitmiş adamım. Zonguldak´ın kaç mahallesi var bilmez diyorlar. Yazıklar olsun. Ben 19 mahallenin hepsinde miting yapmış insanım. Hangi vicdanla bunu söylüyorlar.

Başarısızlıkta herkesin payı var

Herkesin hataları var. Ama 2 sene önceden Secaattin Beyi kendi teşkilatı etkisiz hale getirdi. Her yerde Secaattin Bey yıpratmaya başlamışlardı. Hiçbir zaman bir etkinlikte veya başka bir şeyde arkasında duramadılar. Bunu da adaylık tespitinde de ortaya koydular. Hatta seçim akşamı sonuçlar geldiği zaman biz bu sonuçları biliyorduk diyorlardı. Madem bu sonuçları biliyorsan o zaman gerekli tedbirini alsaydın. Sen nasıl il teşkilatısın. Mazeret uydurmanın bir anlamı yok ki. Secaattin´in yüzünden oldu demene gerek yok ki. Ben hep ´Ereğli´yi kendi hatalarımız yüzünden kaybettik´ diyordum. Demek ki balık baştan kokar. Sorumlular gerekeni yapacak.

Ereğli Belediye Başkan Adaylığını

teklif ettiler

Murat Sesli Bey tutuklandıktan sonra yeni aday tespiti başlandı. Nusret Bayraktar ve Necati Çetinkaya şahittir. Bana ´sen Ereğli Belediye Başkanı Adayı olur musun?´ dediler. Bende ´burada Yüksel Balcı diye bir arkadaşımızı size tavsiye etmiştim. Şimdi bu nereden çıktı. Yüksel Balcı olmayacaksa diğer aday adaylarımız var´ dedim.

Bana verilen cevap; ´Murat Sesli tutuklandığı için onun karşısında aday adayı olan arkadaşların aday olması etik olmaya bilir. Bu arkadaşların aday olmasına sıcak bakmıyoruz. Onun için sana bu teklifi yapıyoruz´ dediler. Bende ´bunu teşkilatımızla il başkanımızla, milletvekillerimizle görüşmem lazım´ dedim. Ben Hamdi´ye bu konuyu açtım. ´Bana böyle böyle bir teklif geldi´ dedim. Kendisi bana ´biliyorum abi´ dedi. Ama bir baktım ki hiç alakasız bir şekilde temayül yapıyorlar, anket yapıyorlar. Hemen aradım Hamdi´yi. Dedim ki; ´Hamdi ben bu işte yokum. Kimi yapacaksanız yapın.´ Yüksel Balcı´nın o sırada adaylığa sıcak bakmama gibi bir durumu vardı. Ama söylenenler çok başka yerlere gitti.

Tek liste ile seçime gideceğiz

Sadettin, Mustafa, Halit, Muammer, Süleyman olsun hepimiz örgütçüyüz. Ben alt yapıdan başladık olaya. Daha doğrusu hamallar üzerinden başladık. Burada gördüğünüz insanlar her zaman teşkilatının hamalları da olmuştur. İnşallah bu hamal arkadaşlarımızla alt yapısını oluşturduğumuz çalışmaların üst yapıya doğru ilerliyoruz.

Kongrede birbirine rakip olacak, çarpışacak, 2-3-5 aday çıkacak diye bir olayla karşılaşmayacağız. Biz birlik beraberlik içerisinde tek liste ile seçimi götüreceğiz. Tek liste olması gerekiyor ki bu teşkilatı toparlayalım. Muammer Bey´in bir tek kızı delege. Ama 80 kişi olduğunda iş değişiyor. Kilimli´de seçim kazanıldı. Ama Kilimli Belediye Başkanı delege değil, Kozlu Belediye Başkanı delege değil. Kilimli´nin yüzde 60-70´i de Beycuma´dan.