Karadenizin en büyük liman projesi Filyos Limanının da yer alacağı, organize sanayi bölgeleri, barajlar ve enerji santrallerini kapsayan Filyos Vadi Projesiyle ilgili Danıştay önemli bir karara imza attı.
Taraf
Gazetesinden Billur Özgülün haberine göre, Zonguldakın Çaycuma ilçesi
sınırları içinde uluslararası bir ticaret ve sanayi alanı oluşturulması
projesiyle ilgili eksikliklere dikkat çeken Danıştay, verdiği ara kararda acele
kamulaştırma yapılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürütmesini
durdurdu. Danıştay, Serbest Bölge ilanıyla ilgili ise yürütmenin durdurulması
isteminde yerinde keşif yapılmasına karar verdi.
Filyosta
Serbest Bölge ilan edilmesi ve bölgenin kalkındırılması yeni bir proje değil.
Filyos Serbest Bölgesi, ilk kez 1994te oluşturuldu. Ancak yapılacak büyük
projeler için adım atılmadı.
ÇERÇEVESİ ÇİZİLMEMİŞ
Filyos
Vadisi Projesi ise, Başbakan Erdoğanın Zonguldak için planladığı çılgın
projeler arasında yer aldı. Filyos Serbest Bölgesi sınırları, 25 Şubat 2009 ve
5 Ekim 2010 tarihli Bakanlar Kurulu kararlarıyla yeniden belirlendi.
Filyostaki serbest bölge, Türkiyenin en büyüğü oldu. 2011de acele
kamulaştırma faaliyetleri başladı. Bu kapsamda, 90 milyon liraya yakın bir
kamulaştırma bedeli ödendi. Ancak projenin tam olarak neleri kapsadığı ve neler
yapılacağı net değil. Danıştay da acele kamulaştırma yapılmasına ilişkin
Bakanlar Kurulu kararının yürütmesini bu gerekçeyle durdurdu. Danıştay,
çerçevesi çizilmemiş projeyle ilgili acelelik halinin nedeninin somut olarak
belirtilmediğine vurgu yaptı.
Danıştayın
verdiği kararda, özellikle üzerinde durduğu bir başka husus ise, Filyos Serbest
Bölgesinin sınırları. Filyos Vadi Projesi 459,5 hektarlık alanı kapsıyor.
Ancak Bakanlar Kurulu, tam 1900 hektarlık bir alanı Serbest Bölge ilan etti.
Danıştay soruyor; Neden proje alanının üç katından daha fazla alan Serbest
Bölge ilan edildi? Projeyle ilgili bir diğer tartışma konusu ise, projenin
çevreye vereceği olası zararlar. Projeyle ilgili güncel fizibilite raporunun
bulunmadığını belirten Danıştay incelemesinde, Türkiyenin de taraf olduğu
Karadenizin Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesini (Bükreş Sözleşmesi)
dikkate aldı. Filyos Serbest Bölgesinin sınırları belirlenirken, yapılacak
faaliyetlerin doğuracağı çevresel etkilerin yeterince değerlendirilmediği
belirtildi.