Çaycuma TSO Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Sarsık, bölgesel kalkınmanın &[#]8220;kırsal kalkınma&[#]8221; ile birlikte mümkün olabileceğini vurgulayarak, &[#]8220;Biz Çaycuma TSO olarak, bu desteklerin kapsamına bölgemizi de dahil etmek üzere önemli bir adımı attık. Sıra şimdi de başta siyasilerimiz olmak üzere, kamu adına yetki almış olan sorumluluk sahibi herkesin de desteğine gelmiştir&[#]8221; dedi.

Başkan Sarsık, şunları söyledi:

&[#]8220;Şu an ülkemizde 42 ilde uygulanmakta olan ve olumlu sonuçlarını gözlenen Kırsal Kalkınma Destek Programı (IPARD) kapsamına bölgemizin de dâhil edilmesinin önemi büyüktür. Bu konuda gerekli girişimleri Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı nezdinde yaptık. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı&[#]8217;nın cevabi yazısında, 2014-2020 döneminin planlaması yapılırken ilimizin de IPARD Programına dâhil edilebileceğini bildirilmiştir. IPARD kapsamındaki mali destekler şartlı ve mükellef esasına dayanmakta ve karşılıksız hibe olarak verilmektedir. Bu destekler; süt üreten tarımsal işletmeler, et üreten tarımsal işletmeler (kırmızı et, beyaz et), süt ve süt ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, et ve et ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması (kırmızı et, beyaz et), meyve ve sebzelerin işlenmesi ve pazarlanması, su ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, çiftlik faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi ve geliştirilmesi, yerel ürünler ve mikro işletmelerin geliştirilmesi, kırsal turizm konularını kapsamaktadır. Bu alanlarda yapılacak yatırımlarda makine ve ekipman alımı/bilgi sistemleri alımı, yapım işleri, hizmet alımı ve proje görünürlüğü harcamalarına destek verilecek. Bu destekler de bölgemizde ahır, kümes, sera, bunlara dayalı üretim, işleme ve pazarlama firmaları, çiftlik, turizm, el sanatları vb. birçok yatırımı hayata geçirecektir. Zaten bölgemizde hem iklimi, hem toprağı, hem de diğer coğrafi imkânları ile bu yatırımların hepsine uygundur. Artık tarım ve hayvancılıkla ilgili yatırımların da aile işletmesinden daha bilinçli ve kârlı yatırımlara dönüşerek ekonomik birimler haline gelmesi ve ticari işletmeler olarak bölge ekonomisinde de hak ettikleri yeri almaları gerekmektedir. Zonguldak, ağır sanayinin merkezi olma sıfatını uzun yıllar taşımasına rağmen artık bu kimliğini yitirmiştir. Artık ilimiz ekonomik anlamda bir gerileme devrini yaşamaktadır. Kaldı ki, 1990 yılı nüfus sayımına göre 867 bin olan nüfus 2012&[#]8217;de 612 binlere düşmüş; artan işsizlik nedeniyle ciddi boyutlara ulaşan göç oranı yüzde 30&[#]8217;a ulaşmıştır. Bu arada köy nüfusu açısından yapılacak bir değerlendirmede 1990&[#]8217;da 497 bin olan nüfus 2012&[#]8217;de 326 bin olmuştur. Bu da gösteriyor ki, köylerdeki göçün toplam nüfusun yüzde 35 civarına ulaşmıştır. Bölge adına çalışan; resmi, özel ayrımı yapmadan tüm kurum ve kuruluşların yönetici ve temsilcileri olarak hepimizin el birliği yapmamız; yerinden yurdundan olan bölge insanımızın kendi topraklarına dönmesini ve toprağına sahip çıkarak, geçimini sağlayabilecek bir gelir elde etmesini, kendi işinin sahibi olabilmesini sağlamamız gerekmektedir. Biz Çaycuma TSO olarak, bu desteklerin kapsamına bölgemizi de dahil etmek üzere önemli bir adımı attık. Sıra şimdi de başta siyasilerimiz olmak üzere, kamu adına yetki almış olan sorumluluk sahibi herkesin de desteğine gelmiştir. Siyasilerimizin ve yetkililerin de bu desteği esirgemeyeceklerini düşünüyoruz.&[#]8221;
Editör: Pusula Gazetesi