Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a termik santrallerin neden Karadeniz Bölgesi ve Zonguldak’ta kurulduğunu sordu.

Genel Başkan Yardımcısı Tekin, Başbakan Erdoğan tarafından yazılı yanıtlanması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde, ülkenin içinde bulunduğu ulusal sorunların ağırlığı nedeniyle, maalesef bazı yerel sorunların göz ardı edildiğine dikkat çekti.

Zonguldak için durumun diğer bölgelere nazaran daha ileri safhada olduğunu ve “tehlike” arz ettiğini ifade eden Tekin, Zonguldak´ın önde gelen çevre sorunlarının Çatalağzı ve Muslu bölgesinde yer alan termik santrallerin faaliyetlerinden meydana geldiğini belirtti.

Tekin, soru önergesinde şu görüşlere yer verdi:

“İNSANLAR NEFES BİLE ALAMAYACAK DURUMA GELECEK”

“Mevcut santrallerin yanına yeni termik santraller yapılması söz konusu olup, bu durumda mevcut çevre sorunları daha da ağırlaşacaktır. Bu termik santral çılgınlığına ‘dur’ denilmediği sürece, Muslu ve Çatalağzı bölgesi yaklaşık 4000 MW gücünde termik santrallerle kaplanacak olup, bırakın çevre koşullarının bozulmasını, insanlar nefes bile alamayacak duruma geleceklerdir. Çatalağzı ve Muslu bölgesinden Saltukova ve Filyos Vadisi dâhil olmak üzere hükümetin birçok termik santral yapımına onay verdiği, vadide yeni bir termik santral projesi olduğu hem yerel, hem de ulusal basında yer almıştır. Hükümetin elektrik ihtiyacını karşılamak için termik santral yapımı ile ilgili politikası nedir? Termik santrallerin yerine alternatif enerji kaynakları olan rüzgâr ve güneş santrallerine teşvik desteğinin arttırılması düşünülmekte midir? Termik santraller neden doğal güzelliği olan Karadeniz Bölgesi’nde, bilhassa Zonguldak ve Filyos bölgesinde planlanmaktadır? Zonguldak bölgesinde kurulu olan ve kurulacak olan santrallerin toplam kurulu gücü ne olacaktır? Zonguldak bölgesinde planlanan bu termik santrallerin insan sağlığına ve çevreye olacak olan zincirleme zararı nedir? Mevcut Eren Limanı’na ilave olarak yapılmakta olan kömür stok sahası için denizin ne kadarlık bir bölümü doldurulacaktır? Bunun denizdeki yaşama etkileri nelerdir? Eren Enerji’ye ait kurulu bulunan santraller, insan sağlığını ve çevreyi hangi ölçüde etkilemektedir? Bu kurulu ve kurulacak santrallerin kaçı Eren Enerji’ye aittir? Eren Enerji, bu ekonomik ve siyasi gücü nereden almaktadır? Eren Enerji santrali bugüne kadar kaç defa denetlenmiştir? Bu denetlemelerde yasal her belgeyi sunmuşlar mıdır? Bilhassa sıvı ve katı tehlikeli kimyasal atıkların imhası ile ilgili belge sunulmuş mudur? Eren Enerji firması hakkında yapılan denetimlerde, bugüne kadar açılmış veya tamamlanmış soruşturma var mıdır? Termik santral yatırımlarının bu kadar yoğun olacağı Çatalağzı ve Muslu beldelerinin kentsel dönüşüm planı yapılarak başka bir yere taşınılması düşünülmekte midir?”
Editör: Pusula Gazetesi